AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Terör devleti İsrail'in Gazze'deki hastane katliamına tepki gösteren Çelik "Bu insanlık tarihinin gördüğü en büyük katliamlardan biridir. Modern tarihin en büyük katliamıdır. İsrail tüm insani değerleri sistematik biçimde katlediyor" dedi. Çelik hastaneyi hedef alan füzenin İsrail tarafından atıldığını söyledi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, işgalci İsrail'in Gazze'deki hastane katliamı sonrası gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.

Çelik, İsrail'in Gazze'deki saldırılarını lanetlediklerini vurgularken, "Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 3 gün yas ilan edilecektir. Bu masumlara dayanışmanın, onlarla birlikte olduğumuzun ifadesidir. Bu kayıp aynı zamanda bizim kaybımızdır.' dedi.

İŞTE ÇELİK'İN AÇIKLAMALARI;

İnsanlar son olarak en azından herhalde bu kadarını da yapmaz diyerek hastaneye sığınıyorlar orayı da bombalıyorlar.

Bu insanlık tarihinin gördüğü en büyük katliamlardan biridir. Modern tarihin en büyük katliamı.

Hayatını kaybeden şehitlerimize Cenabı Allah'tan rahmet diliyoruz.

"İSRAİL TÜM İNSANİ DEĞERLERİ SİSTEMATİK BİÇİMDE KATLEDİYOR"

Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından bu çerçevede ulusal yas ilan edilecektir. Filistin'deki masumlarla birlikte olduğumuzun ifadesi olarak.

Aynı acıyı paylaşıyoruz. Bu kayıp aynı zamanda bizim kaybımızdır. Bir kere daha bu saldırıyı lanetliyoruz.

İşgal sona ermeden çözüme ulaşılması söz konusu olmayacak. İsrail tüm insani değerleri sistematik biçimde katlediyor.

Günlerdir sivillerin öldürülmesi karşısında uluslararası kurumların nasıl sessiz kaldığını hep beraber görüyoruz.

Bunun çatışmayı körükleyeceğini görmezden geliyorlar. Ortada bir durum vardır ki Batılı devletlerden bir diplomatik performans görülmemiştir. Yaptıkları tek şey İsrail'in kendini savunmaktan bahsetmektir. Bölgeye savaş gemisi göndermek bir barış perspektifi değildir.

Tabii günlerdir Gazze'nin bombalanması karşısında uluslararası kurumların nasıl seyirci kaldığını hep beraber görüyoruz.

Her iki taraftan da masum insanların hayatını hedef alan eylemler birkaç yıl arayla tekrarlanıyor. Bunun çözümü politiktir. Bu işgal sona ermeden çözülemeyecektir.

Sayın cumhurbaşkanımız, buradan başka denklemler çıkarmaya çalışanlara karşı bölge barışından yana bir perspektifi ortaya koymuştur. Maalesef ABD'nin ve batı ülkelerinin ilk yaptığı eylem ise bölgeye savaş ve uçak gemisi göndermek oldu.

Biden'ın ziyareti ile gözlerin üzerinde olduğu ülke ABD olmuştur. Çatışmaları sürükleyen, kural tanımaz hale gelmiştir.

Bazı demokratik ülkelerde kitap fuarlarında Filistinli yazarların etkinliklerinin iptal edilmesine kadar uzamıştır. Bunu Nazi dönemi uygulamalarında dünya çok iyi hatırlamaktadır.

"İSRAİL'İN KENDİNİ SAVUNMA HAKKI KADINLARI ÇOCUKLARI YOK ETME HAKKI MIDIR?"

ABD'nin olay başladığından beri diplomatik perspektif ortaya koyamadığı bir duruş sergilediği görülmüştür. ABD Dışişleri Bakanı Blinken'ın 'Burada bir Yahudi olarak bulunuyorum.' şeklinde tarafgirlik üretmesi diplomatik açıdan basiretsizliğin bir ifadesi olmuştur. Çatışmaların körüklendiği Orta Çağ zihniyeti yürürlüğe girmiştir. Hala çıkıyorlar 'İsrail'in kendini savunma hakkı var.' diyorlar. İsrail'in kendini savunma hakkı kadınları çocukları yok etme hakkı mıdır?

"FÜZE İSRAİL TARAFINDAN ATILDI"

Nitekim dün atılan ve hastaneyi vuran füzenin Hamas tarafından atıldığı söylendi. BD başkanı da burayı İsrail'in değil başkasının vurduğunu söylüyor.

Halbuki bütün uzmanlar tarafından açıkça ortaya konuyor ki bu füze İsrail tarafından hastane hedef alınarak vurulmuştur. İnsanlık dışı cümlelerle bu saldırılara sahiplenilmiş ve daha sonra hesaplarından silinmiştir.

Gazze'de günlerdir küçücük bir bölgede milyonlarca insanın bu bombalamaları tabi tutulmasının karşısında uluslararası kurumlar sadece seyirci pozisyonundadır.

İsrail'in kendini savunma hakkı dedikçe bu saldırılar karşısında sessiz kalanlar bu eylemlerin parçası olarak anılacaktır.

"ULUSLARARASI KURUMLAR SESSİZ KALMIŞTIR"

Gazze'de küçük bir alanda bu soykırıma karşı karşıya kalması karşısında uluslararası kurumlar sessiz kalmıştır. Olay ilk olduğu andan itibaren İsrail başbakanı çıkıp haritayı değiştireceğiz, dedi. Savunmadan değil, bölgeyi daha büyük ateşe atacak planların hayata geçirilmesinden bahsediliyor. Bunun başka ne manası olabilir.

Sayın cumhurbaşkanımız bu sorunun bütün derinliklerini bilen, en önde gelen devlet adamıdır. Politik çözüm için iradesini ortaya koymuştur. Askeri eylemlerle Gazze'ye kara harekatı ile seyirci kalmak değil Filistinli çocukların da rahat uyuyabildiği perspektifin çıkarılmalıdır. 67 sınırlarında bu çözümün sağlanması mümkündür.

"BİZE TARAF SEÇTİRECEK YER YÜZÜNDE GÜÇ YOKTUR"

Birileri çıkmış, Erdoğan tarafını seçsin diyor. Kimsenin bize taraf seçtirmeye yetkisi yok. Bize taraf seçtirecek güç yer yüzünde yoktur. Türkiye Cumhuriyeti kendi kararlarını kendisi verir. Türkiye Cumhuriyeti kendi kararlarını kendisi verir. Cumhurbaşkanımızın ve Türkiye'nin tarafı bellidir. Adil bir barıştan yanayız. İnsanların topluca katledilmesine hastanelerin vurulmasına karşıyız. Tarafınızı seçin diyenler kendi taraflarının ne olduğu konusunda değerlendirmeler yapmalı.

Şu an yapılması gereken diplomasiyi işletmek olmalıdır. Yoksa bunun kazananı olmayacaktır. İsrail'in eylemleri karşısında bunun parçası haline gelecektir. Aşırı eylemlerin daha da cesaretlendirilmesinden başka bir işe yaramayacaktır.

"TÜRKİYE CUMHURİYETİ GÜVEN DEVLETİDİR"

Filistin ile dayanışma için vatandaşlarımızın meydanlarda olması şükranla karşıladığımız husustur. Devletimiz oraya insani yardım götürürken insanlarımız da meydanlarda olmaktadır. Hassasiyet gösteren tüm vatandaşlarımıza, tüm parti teşkilatlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz. Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir güven devleti olduğunu unutmamak gerekiyor. Güvenlik güçlerimize vatandaşlarımızın yardımcı olmasını istiyoruz.

Yahudi vatandaşları hedef alan paylaşımlar da görüyoruz. Bunlar yanlıştır. Gazze'deki bu lanetli eylemler karşısında talebimiz can kaybının önlenmesidir. Arkasından da politik çözümün sağlanması gerekir. Her iki taraftan sivillerin güven içinde yaşayabilmesi için tek yol budur.

Bakan Fidan, Polonya Meclis Başkanı Holownia ile görüştü Bakan Fidan, Polonya Meclis Başkanı Holownia ile görüştü

"MODERN TARİHİN EN UZUN SÜRELİ İŞGALİ"

Herkes öncelikle Gazze'ye dönük kara harekatına karşı çıkması gerekir. İsrail'in Gazze'yi insansız toprak parçası haline getirmek istemesi kabul edilemez. Vahim sonuçların ortaya çıkmasına yol açacaktır. Modern tarihin en uzun süreli işgali olduğu unutulmamalıdır. Uluslararası toplumun bunun dünyayı etkileyecek mesele olduğunu hesap etmelidir.

"İNSANLARI MISIR'A GÖNDERME TEKLİFİ AHLAKSIZ TEKLİFTİR"

Ya burayı terk edin ya sizi öldürürüz şeklindeki yaklaşım sadece vahşet olur. Ayrılmaya çalışanları da öldürüyor. Hastaneye sığınan insanları da vuruyor. İsrail'in insanlara ölümden başka bir şey sunmuyor. Uluslararası toplumun insan hakları çerçevesinde bir irade ortaya koymalı. İnsanları Mısır'a gönderme teklifi ahlaksız tekliftir.

Batılı medyan son günlerde Nazi bülteni gibi yayın yapmaktadır. Bu yayın politikasının prestijli yayın organından gelmesi bu zihniyetin nasıl dibe vurduğunu göstermekte.

Sayın cumhurbaşkanımız bütün mesaisini bu konuya sarf etmiştir. İnşallah biz şu anda çeşitli eylemleri ile bölge savaşı çıkarmaya çalışanların ekmeğine yağ sürenler yerine barış perspektifine destek vermeye davet ediyoruz.

Hangi taraftan olursa olsun tüm sivillerin ölümüne karşıyız. Herkesi devlet aklı ile hareket etmeye davet ediyoruz.

Editör: Emre Gündoğdu