Bolat, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının 2025 yılı bütçelerine ilişkin sunum yaptı.
Sunumunda Filistin ile ticaret ve İsrail'e uygulanan ticaret ambargosuna da yer veren Bolat, İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Filistin'de soykırıma ve vahşi katliamına devam ettiğini söyledi.
Bolat, Türkiye'nin, İsrail'in durdurulması, ateşkese zorlanması ve oradaki Filistinlilere yardım etme noktasında en önde gelen ülke konumunda olduğunu bildirdi. İsrail'in saldırıları sonucunda 50 bine yakın kişinin şehit olduğunu ifade eden Bolat, 100 binden fazla kişinin de yaralandığını söyledi. Bakan Bolat, Türkiye'nin zor şartlarda Filistin'e 85 bin ton yardım ulaştırmayı başardığını ve bu alanda dünyada birinci olduğunu bildirdi.
Ticaret Bakanı Bolat, 1993 Oslo Barış Anlaşması gereği Filistin Devleti'nin, İsrail toprakları içinde bir ada konumunda kaldığına işaret ederek, "Bir kara sınırı, deniz sınırı ve limanı, gümrüğü bulunmamaktadır. Dolayısıyla ticaretini İsrail'in 2 limanı üzerinden ancak yapabilmekte, ticaretinin yüzde 98'ini oradan gerçekleştirmektedir. İsrail ile Türkiye arasında Serbest Ticaret Anlaşması Mart 1996'da imzalandı. AK Parti hükümetleri de 2005'te Filistin Devleti ile serbest ticaret anlaşması imzaladı. Yatırım teşvik anlaşması ve çift vergilendirmenin önlenmesi anlaşması imzalandı." diye konuştu.
Bu çerçevede 2022'de toplam 9,5 milyar dolarlık Filistin'i ve İsrail'i kapsayan toplam bir ticaret olduğunu anımsatan Bolat, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Filistin hükümetinin ifadesi ve bilgileriyle Filistin'in toplam 7,7 milyar dolar ithalatı vardı. Bunun büyük kısmını İsrail toprakları üzerinden yapmakta, Türkiye'den de 2 milyar dolara yakın bir ithalat yapmaktaydı. Ama daha kolay geldiği için tüccarlara gümrüklerden geçişte kolaylık sağlamak için varış yeri İsrail olarak gösteriliyordu. Dolayısıyla bizim Filistin'le yaptığımız 2 milyar dolar civarındaki ticaret, Filistin kayıtlarında görünmüyordu. Ancak ateşkes konusunda dünyanın baskıları, bizim baskılarımız konusunda bir mesafe alınamayınca hükümetimiz, 9 Nisan 2024'te 54 gümrük faslında toplam 1019 üründe ihracatımızı durdurdu. Burada hemen aynı gün 'İsrail'e jet yakıtı satıyor' diye bir karalama kampanyası yapıldı. Bunu da aynı gün belgeleriyle ortaya koyduk. 2024'te en ufak bir satış yok. 7 Ekim'den sonra çok az bir 88 bin dolarlık var. 6-7 tane İsrailli tur şirketlerinin charter şirketlerinin turist getirirken havalimanından aldığı uçak benzini ihracat kaydedildiği için gerçekleşen rakam bu ve olay bu. Ama bu, sanki 'Türkiye İsrail'e jet yakıtı satıyor' diye bir karalama kampanyası yapıldı."
"İSRAİL'LE TİCARETİ DURDURAN YEGANE ÜLKE TÜRKİYE OLDU"
Ticaret Bakanı Bolat, 9 Nisan'a kadar olan süreçte yapılan ticarette, ürünlerin varış yerinin İsrail olarak alınmasından dolayı "ticaretin İsrail ile yapılıyormuş gibi göründüğünü" söyledi.
2 Mayıs'ta hükümetin bir karar daha aldığını anımsatan Bolat, "Dedik ki, ihracat, ithalat İsrail'le tamamen durdurulacak ve bu kararımız dünya kamuoyunda büyük bir yankı uyandırdı, büyük takdir gördü. Buradaki amacımız diğer ülkelerin de benzeri bir yasak, sınırlama kararını almasını sağlamaktı. Bu konuda en büyük gayreti gösteren ve İsrail'le ticareti durduran yegane ülke Türkiye oldu." değerlendirmelerinde bulundu.
Bolat, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bütün uluslararası zirvelerde çekinmeden İsrail'in sıkıştırılması, baskı altına alınması, kalıcı ateşkese zorlanması çabalarında önde geldiğini vurguladı. Hükümet olarak bu konudaki tedbirleri net bir şekilde uyguladıklarını ifade eden Bolat, "2 Mayıs'tan sonra İsrail'e yönelik olarak gümrüklerimizde hiçbir beyanname tescil edilmemiştir. İsrail'e yönelik olarak ihracat, ithalat sıfırdır. " dedi.
Filistin hükümetinin kendilerine geldiğini anlatan Bolat, "Bize dedi ki; 'Bizim Türk mallarına ihtiyacımız var. Filistin topraklarında 6 milyon insan yaşıyor. Nablus, Beytüllahim, Doğu Kudüs, Eriha, Ramallah. Bu insanlar ne yiyip ne içecek? Ekonomi nasıl dönecek? İsrail baskısı altındayız.' Bunun üzerine bir mekanizma kurduk. Orada hiçbir inşaat yapılmıyor. Hiçbir bakım, onarım, yeni inşaat yapılmıyor. 6 milyon insandan bahsediyoruz. Birçok Avrupa ülkesinin nüfusundan daha fazla." şeklinde konuştu.
Bakan Bolat, bunun üzerine Filistin'e "625" gümrük koduyla kapı açtıklarını, aynı zamanda ilave bazı tarım ürünleri için taviz verdiklerini söyledi.
"KARALAMA HABERLERİ SADECE İSRAİL'İN ÇIKARLARINA HİZMET EDİYOR"
Amaçlarının, Filistin ekonomisinin ayakta kalmasını sağlamak olduğunun altını çizen Bolat, şunları kaydetti:
"Dedik ki, Filistin Milli Ekonomi Bakanlığının koordinasyonunda, kontrolünde size gelecek siparişleri bize ulaştıracaksınız ve bu anlamda kontrol mekanizmasıyla biz Filistin'e, varış yeri Filistin, ithalatçısı Filistinliler olmak kaydıyla bu ürünlerin girişine izin vereceğiz. Ve bu mekanizma 7 Haziran'da onlarla varılan mutabakattan sonra uygulanıyor. Biz 2 Mayıs'ta İsrail'le ticaret ambargosu koyduktan sonra şu yalan uydurulmaya başlandı; üçüncü ülkelerden zaten gidiyor. Bütün dünyaya 220 ülkeye ihracat yapıyoruz. 262,5 milyar dolar ihracatımız var, 340 milyar dolar da ithalatımız. Toplam 605 milyar dolar civarında toplam dış ticaretimiz var ve bu dış ticaretimizde dünyanın her tarafına var. Ticaretimizin yüzde 40'ı Avrupa Birliği ülkelerine. Bu anlamda Filistin'e yapılan ticaret doğrudur ve Filistin hükümeti bundan memnundur. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, 16 Ağustos tarihinde TBMM'de bütün milletvekillerinin gözlerine bakarak dedi ki; 'Türkiye'ye minnettarız, şükran borçluyuz. 9,5 milyar dolar ticareti feragat ettiniz, feda ettiniz Filistin için ve Filistin'le ticaret noktasında destek alıyorsunuz.'"
Bakan Bolat, Filistin Milli Ekonomi Bakanı'nın Türkiye'yi ziyaretinde, "Biz Türkiye'den ihtiyaçlarımızı karşılamak için destek istedik. İhracat noktasında yardımcı olun. Ekonomimiz başka türlü ayakta kalamaz ve bu konudaki asılsız iddialar ve karalama haberleri sadece İsrail'in çıkarlarına hizmet ediyor." ifadelerini kullandığını aktardı.
Bu konuda iftira atmanın, Filistin'in en büyük savunucu olan Türkiye'nin çabalarını boşa çıkarmak olduğuna işaret eden Bolat, Filistin'in, kutsal bir dava olduğunu ve Filistin ekonomisini ayakta tutmak için bütün güçleriyle yanlarında yer alacaklarını vurguladı. Bolat, İsrail'in, bu barbarlığını durdurma konusunda dişe diş mücadele ettiklerini ifade etti.
Ömer Bolat, uluslararası taşımacılığın yüzde 80'inin deniz yoluyla yapıldığını ve bu alanda dünyada 7-8 egemen şirket olduğunu bildirerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gemi acenteleri bu şirketlere konteynerlerini, yüklerini koyarlar ve gemiler bu yüklerini çeşitli limanlardan alırlar. Farklı konteyner, farklı acentelerin konteynerleriyle boşaltacakları limanlara sırayla giderler, boşaltırlar. Ambarlı Limanı'nda, bahsedilen konuda Ulaştırma Bakanlığımız bilgilendirdi. Türkiye'nin en büyük ithalat limanı Ambarlı'dır. İthalatımızın yüzde 20'si Ambarlı'dan yapılmaktadır. Bu çerçevede bahsedilen konteynerler Güney Kore, Çin limanlarından alınmıştır. Ambarlı'ya ve diğer ülkelere boşaltılmış, daha sonra da Ambarlı'dan alınarak tekrar Güney Kore ve Çin limanlarına gitmiştir. Haydarpaşa Limanı ile alakalı bahsedilen Kathrin isimli gemi de santrale ekipman, santral cihazlarını getirip boşaltmıştır. Daha sonra Ambarlı'dan, Antalya Serbest Bölge Limanı'ndan ve daha İzmit Derince Limanı'ndan alarak ülkemizden ayrılmıştır. Bunlarla alakalı olarak da hala 'Yok savunma ürünü götürdü, şunu yaptı, bunu yaptı' gibi hezeyanlar ayıptır. Filistin gibi bir milli meselede iktidar muhalefet birlikte hareket etmelidir."