Hani bir hikâye vardır. Büyük ve irice bir ağacı kesmeye başlamışlar.

Ağaç üzülüyor, acı çekiyormuş.
Yan tarafında bulunan diğer ağaçlar onun üzüldüğünü görünce sormuşlar:
Neden bu kadar üzülüyorsun ki bizim kaderimiz bu.
Ağaç cevap vermiş:
Ona üzülmüyorum, bana darbe vuran baltanın sapı bizden biri, ağaçtan.
Balta bunu duyunca o'da üzülmüş çünkü sapı ağaçtanmış.
*. *. *.
CHP genel başkanı Özgür Özel:
"Bazı meczuplar ..." diyerek parti içinden birilerinin savcılığa (gerçek veya iftira) ihbarlarda bulunduklarını ima etti.
CHP öyle bir çıkmaz sokağa girdi ki ne tarafa yönelse o taraftan önüne bir çıkmaz sokak daha çıkıyor.
Özgür Özel İmamoğlu'nu mu düşünsün?
Aldığı olağanüstü kurultay'ı mı düşünsün?
Parti içindeki bölünmeleri mi düşünsün?
Bunca olanların içinde delegeleri nasıl toparlayacağını mı düşünsün? Kurultayı tekrar nasıl kazanacağını mı düşünsün?
Alelacele aldığı kararla dün ortaya koyduğu iki sandığın sonuçlarını mı düşünsün?
Kurultay'da güçlü şekilde aday olacak olan rakibi Kılıçdaroğlu'nu mu düşünsün?
Tutuklu İmamoğlu'na nasıl destek vereceğini mi düşünsün?
Kurultay gününe kadar İmamoğlu ya aklanır gelir kendine rakip olursa diye onu mu düşünsün?
Bir buçuk yıl önce yapılan ve kendisinin CHP genel başkanlığına seçildiği Kurultay'da yapıldığı iddia edilen "Delegelere paralar dağıtıldı" şaibesi ile ilgili olarak ya kendisine suçlama yapılırsa bunları mı düşünsün?
Özgür Özel ne yapsın?
Trafik o kadar yoğun ki ne tarafa yönelip bu kadar çıkmazın içinden nasıl çıkacak bilinmez.
Ve bir de gelecek kaygısı var.
Partisini içine düştüğü bu çıkmazlardan nasıl kurtaracak?
Can simidi ne, nasıl , kim olacak?
Sokağa çağırdığı insanlara ne denecek?
"Hepsi yalan ve iftira hepsi kumpas" mı denecek?
"O zaman o yurt dışına kaçanlar niye kaçtılar" diye sorarlar.
Tüm bunlardan önce Özel dönüp parti içine bakmalı ve...
Büyük ve iri ağacın hikayesini hatırlamalı.
Suçu dışarıda, başkalarında değil içeride aramalı.
Çünkü baltanın sapı kendilerinden.