O reklam panosunu gördüm ve oraya takılı kaldım.
Reklamda şöyle yazılı:
“YENİ DESTEKLERLE GEÇİNEN BURSA
24.089 öğrenciye okula başlama desteği.
10.000 öğrenciye162 milyon TL eğitim desteği.
Kurban bayramı ve yeni yılda emeklilere2000’şer bin lira destek çeki”
Reklamın karşısına geçtim uzun uzun seyrettim.
Öyle güzel vaatlerki.
“Demek ki Bursa bunlarla geçiniyor” dedim kendi kendime.
Beni orada reklamı izlerken görenler demişlerdir ki “Şu adam bu reklamı çok sevdi galiba”
Demek öğrenciler bu parayı harçlık yapıyorlar.
Demek Kurbanımızı bu parayla alacağız.
Demek yeni yılda bu parayla geçineceğiz.
Reklam öyle diyor.
Binlerce öğrenciye, emekliye, dar gelirlilere para verecekmişBBB.
Ben bu paraları geçtim.
Aşağıdaki yazıları, rakamları, destek verilen grupları da geçtim.
En baştaki kelime beni cezbetti.
O kelimenin hemen altındaki iki kelimeye takıldım.
Hani derler ya “Kafana toka’dan başka şey takma” diye.
Ama ben taktım.
O iki kelime hafızamda yer etti.
Ne yazıyor o reklamın en başında?
YENİ DESTEKLERLE GEÇİNEN BURSA
İşte orada kalakaldım.
Demek büyük şehir belediyesi olmazsa Bursa perişan olacakmış!
Hani, orada YENİ DESTEKLERLE GEÇİNEN BURSA yazıyor ya.
Eğer o iki bin lira olmazsa kurbanımızı kesemeyecekmişiz.
Çocuklarımıza okula giderken harçlık veremeyecekmişiz.
Allah razı olsun BBB’den.
Desene, Hızır gibi yetişti.
Hem kurbanımız kesebileceğiz hem bayramımızı bayram tadından kutlayacağız.
Öyle mi?
Reklam panosundaki kelimelerden bu anlam çıkmaz mı?
Yapmayın Allahaşkına!
Bu nasıl bir reklam?
Başkan Bozbey’i övelim derken yermişsiniz farkında değilsiniz.
İyilik yapalım derken başkana kötülük yapmışsınız.
İşte, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan beyin bu reklamlar için söylediği sözler.
Bu daha en basiti.
Bir de o reklama gözleri takılıp, okuyup, başlarını sağa, sola döndürüp gülenler var.
Neden gülüyorlar dersiniz?
Bu reklamda yazılanlara bakarsak Türkiye’nin en büyük ve en gelişmiş sanayisine sahip birinci ili Bursa’yı, halkını Belediye’ye muhtaç haline getirmişsiniz de ona gülüyorlar.