Türk’ün yarenidir.
Türlüğün sembolüdür.
Bozkurt yapanlar, milletini sever.
Vatanperverdir.
Güven verir.
Güçlü hissettirir.
Yüzleri güldürür.
Zaferler yaşatır.
Sevince boğar.
Bu uğurlarda yeri gelir can verir. Yeri gelir kan…
Bozkurt’u ve bozkurt yapanı hor görenlerin tarihteki yeri belli, gelecekteki akıbetleri de malumdur.
***
Avrupa Futbol Şampiyonası’nda ‘Bozkurt’ işaretini yasaklayan Avusturya’ya karşı verdiğimiz mücadelede Milli Takımımız destan yazdı.
Tüm futbolcularımız kusursuz oynadı. Turnuvanın başından beri en beğendiğim oyuncu Ferdi oldu.
Arda’da bir sihir yeteneği olduğu Avusturya maçında bir kez daha görüldü.
Kaleci Mert, adeta devleşti.
Merih Demiral ise gönülleri fethetti.
Hem oyunuyla hem attığı iki golle bizi sevince boğan Merih, gol sonrası yaptığı ‘Bozkurt’ ile de gönüllere girdi.
Maç sonrasında ‘Ne mutlu Türk’üm diyene!’ mesajıyla birlikte ‘Türk olduğum için gurur duyuyorum’ diyen Merih, milli bilince mührünü vurdu.
***
Merih, büyük karakteri ve oluşturduğu temsille bizi gururlandırırken elbette Türk ve Türkiye düşmanlarını da kudurttu.
Her yönden saldıranlar görüyoruz. Bilsinler ki Merih, yalnız değildir! Arkasında milyonlarca Türk milliyetçisi vardır.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), peş peşe açıklamalarla Merih’e destek verdi.
MHP’nin Bilge Lideri ve Türkmen Beyi Devlet Bahçeli, UEFA’nın Merih’e açtığı soruşturma hakkında şunları söyledi:
“Dün akşam attığı gol ve oynadığı futbolla milletimizin takdirini ve haklı övgüsünü kazanan Merih Demiral evladımızın, gol sevincini Bozkurt işaretiyle paylaşması anlaşılan içimizde ve dışımızda pek çok hastalıklı çevreyi rahatsız etmiş, bu suretle farklı arayış ve açıklamaların bahanesi olmuştur.
Türk ve Türkiye husumeti aşikâr olan dâhili odakların yanı sıra UEFA’nın da bu şer kervana iştiraki son derece yanlı ve yanlıştır.
Merih evladımızın fileleri havalandırmasını müteakiben yaptığı Bozkurt işareti Türk milletinin dünyaya mesajı olup UEFA’nın bu kapsamda soruşturma başlatması hem maksatlı hem de son günlerde tehlikeli şekilde mesafe alan zincirleme provokasyonların bir ara istasyonudur.
UEFA’nın başlattığı soruşturmayı kınamakla birlikte sahadaki mücadelemizin masa başında heder edilmemesi için herkesin, her insanımızın sağduyulu ve soğukkanlı davranması milli bir zarurettir.
Her zeminde ülkemizin önünü kesmek, iç huzur ve barış ortamımızı bulandırmak isteyen fırsat düşkünlerinin tahrik ve tacizlerine kapılmamak ortak sorumluluğumuzdur.”
MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman da Merih’e destek vererek UEFA’yı şu sözlerle kınadı:
“Ne kadar milli şuur yoksunu varsa görüyoruz ki; milli maç sonrası galibiyet sevincini Bozkurt işareti yaparak gösteren milli futbolcumuzu hedef alıyor.
Kirli bilinçaltlarında saklayamadıkları Türk düşmanlığını bu vesile ile kusuyorlar.
Kalemi yabancı sermayeden fonlanan alçaklar, sözde sanatçı bozuntuları, Türk varlığına düşman terörün siyasi uzantıları, firari teröristler koro halinde Bozkurt işaretinden rahatsızlıklarını arsızca ifade ediyorlar.
Milli takımımızın karşısında yabancı takımları destekleyen bu şuursuz nankörlerin söyledikleri aziz milletimizin gönlünde yok hükmündedir.
Türk milleti milli maç sonrası zafer sevincini tek yürek olarak Bozkurt işareti ve milli marşlarımız ile göstermiştir.
Bozkurt’tan ve Türkiye’nin ortak sevincinden ancak Türk milletinin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin düşmanı olan payandalar rahatsızlık duyar.
Bir milli sporcunun, milli maç sevincini kendi milletinin sembolü ile kutlaması kadar doğal bir şey yoktur.
Bu sebeple UEFA’nın milli sporcumuz ile ilgili soruşturma başlatmasını da şiddetle kınıyorum.
Bu skandal soruşturma bütün Türk milletinin sevincini hedef almaktadır.
Bozkurt Türk’ün sembolü, Türklüğün ortak değeridir!
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE”
***
Bitirirken bu sevincimizi kursağımızda bırakmak isteyenlere Akif’in sözleriyle seslenmek istiyorum:
Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım;
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Bozkurtlara saygıyla…