Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Almanya ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk olarak Almanya’ya yaptığı ziyareti değerlendirerek, “Almanya Başbakanı Sayın Olaf Scholz'un davetine icabet ile Almanya seyahatini böylece tamamlamış olduk. Ziyaret çerçevesinde Cumhurbaşkanı Sayın Frank-Walter Steinmeier ve Sayın Şansölye Olaf Scholz’la etraflıca görüşmeler yaptık. Ayrıca heyetlerimizin de katılımıyla yemekli bir görüşme gerçekleşti. Türkiye-Almanya ilişkilerini çok geniş çerçevede ele alıyoruz. 60'lı yıllardan bugüne kadar devam eden bir süreç sonunda Almanya, 5 milyon’a yakın insanımızın bulunduğu bir ülke haline geldi. Şu anda Almanya ile ikili ticaret hacmimiz 45 milyar doları aşmış durumda. Bu yılsonu itibariyle 50 milyar dolar hedefini yakalamayı öngörüyoruz” dedi.
AVRUPA BİRLİĞİ
Avrupa Birliği’ne üyelik süreci ile ilgili de görüşmeler yaptıklarını belirten Erdoğan, “Muhataplarımızla Avrupa Birliği'ne üyelik sürecimizin yeniden canlandırılması, vize muafiyeti ve Gümrük Birliği’nin güncellenmesi yönünde de olumlu gelişmeler beklediğimizi paylaştık. Fakat Avrupa Birliği'nin ülkemize karşı ön yargılı tutumu maalesef sürüyor. Son olarak Avrupa Komisyonu’nun “2023 Türkiye” raporunda bir kez daha bunu gördük. Diğer taraftan karşılıklı yatırımların teşviki de gündemimizde yer aldı” ifadelerini kullandı.
"FİLİSTİN'İN DİRENİŞİNİ NEFSİ MÜDAFAA OLARAK GÖRMÜYORLAR"
Görüşmelerin ana gündem konusunun Gazze olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Görüşmelerimizde ağırlıklı olarak Gazze konusuda yer aldı. Bunu zaten basın toplantısında da sizler gördünüz. Bu noktada maalesef Sayın Cumhurbaşkanı’nın da, Sayın Şansölye’nin de takıldıkları nokta ağırlıklı olarak Hamas’ın durumu. Bu konuda 7 Ekim tarihinde Hamas'ın attığı adımdan dolayı işin failinin Hamas olduğunu düşünüyorlar. “Siviller öldürüldü, şöyle oldu, böyle oldu” diyorlar. Biz de aksini kendilerine ifade ettik. İsrail'in bir terör devleti olduğunu açık net olarak söyledik. “Ne yazık ki, Filistin’de 13 bin çocuk, kadın, yaşlı, öldürüldü. Bunları görmüyorsunuz. Bunları bir kenara koyuyorsunuz. Ama İsrail tarafındaki 100-200 ölümü,tablonun özeti olarak bize anlatmaya çalışıyorsunuz.” dedik.Maalesef tespitlerinde yanlış bir odaklanma var. Ukrayna politikasını aynen burada da uyguluyorlar. Ukrayna'da ne yaptılarsa İsrail'de de aynı şeyleri yapıyorlar. “İsrail haklı deyip, silahsa silah, paraysa para tüm imkanları sınırsız bir şekilde buraya aktardıklarını görüyoruz. Hatta Şansölye basın toplantısında da söyledi. “Bu bizim görevimiz, İsrail'e bu mali destekleri, bu silah desteklerini veriyoruz.” dedi. Bunu görüşmemizde de tekrar ederek “Bu destekleri vermek durumundayız. İsrail savunma konumunda.” diye konuştu. Neticede İsrail’in yaptığını nefsi müdafaa olarak kabul ediyor, Filistin'in direnişini nefsi müdafaa olarak görmüyorlar. Zaten orada ne kaldı? Gazze halkını kuzeyden güneye sürüklediler. Orada da havadan, denizden, karadan, her taraftan bombalıyorlar” diye konuştu.
"MAZLUMLARIN YANINDA YER ALMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan Gazze için atacağımız yeni adımlar nedir sorusuna şu yanıtı verdi, “Gazze için birçok adım atıyoruz ve bunların başında sağlık alanındaki adımlarımız geliyor. 27 kanser hastasının ülkemize getirilmesi bu işin sadece bir cüzü, yoksa hasta sayısı çok çok fazla. Cerrahi müdahale yapılacak olanlar, zaten yüzlerce ve onları henüz oradan çıkartamıyoruz. Biz diyoruz ki,“Bizim hastanelerimiz müsait. Yeter ki çıkartalım, yeter ki müsaade etsinler. Alalım onları, bizim hastanelerimizde tedavilerini yapıp gönderelim. Dünya Gazze’ye yüz çevirse de, Türkiye olarak mazlumların yanında yer aldık, almaya devam edeceğiz”
“121 ÜLKE İNSANİ ATEŞKESE ‘EVET’ DİYOR"
Avrupa Birliği ülkelerinin bundan sonraki tavrını Gazze konusunda özellikle nasıl değerlendiriyorsunuz sorusuna Erdoğan şu cevaba verdi: “Avrupa Birliği ülkelerinin tutumunu göreceğiz. Almanya Başbakanı Scholz’a da dedim. Berlin'de gösteriler vardı. Fransa'da var. İngiltere'de var. Amerika'da var. Beyaz Saray’ın önüne kefenleri getirip yerleştirdiler. Bunlar herhalde dünyaya bir mesaj veriyor. Scholz’a “121 ülke insani ateşkese ‘evet’ diyor. 40 ülke maalesef çekimserler arasında. Sizi de onların arasında gördük, buna da üzüldük.” dedim. Onun için bizim şimdi yeni yapacağımız tur çok önemli. Bu turda belki dolaşacağız belki telefon diplomasisiyle sürdüreceğiz ama bu takibi devam ettireceğiz.İsrail’in barbarlığı, orantısız güç kullanımı, pervasızlığı artık birçok ülke tarafından eleştiriliyor”
"EUROFİGHTER’I VERİRİZ VERMEYİZ NOKTASINDA YORUM YAPMADI"
Milli Savunma Bakanı eurofighter’lar ile ilgilenebileceğinizi söylemişti. Bugünkü basın toplantısından sonra görüşleriniz nelerdir şeklindeki soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu konuda Berlin’deki ikili basın toplantımızda medya mensubunun oradan bize ne dediğini gördünüz. Bunların bakışı o. Ama şansölye bu konuya hiç girmedi. Yani Eurofighter’ı veririz vermeyiz noktasında yorum yapmadı. Biz zaten cevabımızı açık bir şekilde verdik. Bu uçakları bize verirlerse verirler, vermezlerse çalacağımız kapı mı yok? Çok. İşte biliyorsunuz hava savunma sistemlerinde S400'den önce hangi adımlar atıldı? Amerika vermesi gereken hava savunma sistemlerini vermedi, biz de Rusya’dan S400 aldık. Şu anda S400’lerimiz var. Çok daha güçlü bir şekilde yola inşallah devam edeceğiz.Bizler kendi silahlarını üreten ve kullanan bir ülke olma yolunda ilerliyoruz.Savaş uçakları noktasında da ihtiyacımızı kalıcı olarak karşılayacak adımlar atıyoruz” yanıtını verdi.