Pandemi dönemi ile birlikte karekod kullanımı da oldukça yaygınlaştı. Sokakta yürürken karşılaşılan bir afişte, herhangi bir kafe ya da restoranda karekodlar aracılığıyla kolayca işlem yapılabiliyor ancak karekod kullanımı bir tehlikeyi de beraberinde getiriyor. Karekodların dolandırıcılar tarafından değiştirilmesi sonucu vatandaşların sahte bir siteye yönlendirilerek dolandırıldığını söyleyen Bilişim Uzmanı Doç. Dr. Ali Murat Kırık, “Siber dolandırıcılar, çok kolay bir şekilde sahte karekodlu menüler oluşturabiliyor. Bu kodlar masaya yapışık bir şekilde kaldığı için kodu değiştirerek vatandaşları sahte sitelere yönlendirebiliyorlar. Bu tarz dolandırılma vakaları son dönemlerde giderek artmaya başladı. Oluşturulan sahte sitelerdeki arayüzler ve içerikler gerçek site ile birebir aynı oluyor. Dolayısıyla vatandaşlar kolay bir şekilde yanılıp açılan site üzerinden onay verebiliyor. Bu durum da şifrenizin ele geçirilmesine sebebiyet verebiliyor veya otomatik olarak telefonunuza casus bir yazılım yüklemesi ile sonuçlanabiliyor” diye ifade etti.
KRİMİNAL ZAMAN DİLİMİNE DİKKAT
Gece saat 2 ile 5 aralığının bilişim dünyasında kriminal zaman dilimi olarak ifade edildiğini belirten Kırık, “İnsanların derin uykuya daldığı bu saatler siber suçların en yoğun olarak işlendiği zaman dilimini oluşturuyor. Özellikle kişi, bir de internetini açık bıraktı ise casus yazılımlar aracılığıyla telefona uzaktan erişim sağlanabiliyor. Bu sayede kullanıcıların banka hesaplarının boşaltılması, sosyal medya hesaplarının ele geçirilmesi ya da e-posta erişimi ile sahte e-postaların gönderilmesi sonucu başka kullanıcıların da dolandırılarak mağdur edilmesi söz konusu olabiliyor. Dolayısıyla aslında kullandığımız karekodlar ciddi derecede başımızı belaya sokabilecek potansiyele sahip. Burada dikkat edilmesi gereken şey karekodları kameramıza okuttuktan sonra hangi siteye yönlendireceğini bilmemiz gerekiyor. Bu işlemleri söz konusu mekanlarda çalışan garsonlar ve yetkililer ile beraber gerçekleştirmemizin son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Ek olarak mekandaki müşterilerin güvenliğini sağlamak konusunda da ilgili kafeteryanın da sorumluluk sahibi olduğunun da altını çizmek gerekiyor. Dolayısıyla işletmelerin masaya basılı menüler yerine taşınır karekodlu menüler getirmesi ve sipariş verildikten sonra tekrardan karekodu alıp götürmeleri bir nebze de olsa dolandırılmamızın önüne geçecektir” dedi.
“ALT TARAFI BİR LİNK” DEMEYİN!
Karekod üzerinden yaşanan dolandırılma vakalarında casus yazılımların yüklenmiş olması ihtimaline karşın telefona format atılması gerektiğini söyleyen Kırık, “Eğer banka bilgilerinizin çalındığını düşünüyorsanız ilgili bankayla iletişime geçerek hesapları acilen bloke ettirmek oldukça önemlidir. ‘Alt tarafı bir link tıklasak ne olur’ demememiz gerekiyor. Bilgi girmekle de bir şey olmayabilir. Ama bilgiyi girdikten sonra uygulama başımızı derde sokabilir. Telefona yüklenen casus yazılım, telefona uzaktan erişimi sağlayabilir dolayısıyla dolandırıcıların hedefi haline gelebiliriz” diye sözlerini sonlandırdı.