Evlilik bir iletişim ve etkileşim sürecidir. Uyumlu evlilik her şeyden önce sağlıklı bir iletişimle gerçekleşir. Sağlıklı iletişimin bulunmayışı eşler arasındaki sorunları kavrayamamaktan ve iletişim bozukluğundan kaynaklanır.
Eşler arasındaki tartışmalara bakıldığında tartışma konularının çoğunun önemsiz olduğu görülür. Çünkü eşler ana sorunu görmezden geldikleri veya farkında olmadıkları için ufak sorunlarla uğraşırlar. Bu da taraflar için zarar verici, yıpratıcı sonuçlar doğurur. Bu nedenler eşler ana sorunlar üzerinde konuşup uzlaşma sağlamalıdırlar. Yani taraflar ayrı ayrı birer dünya değil, “ortak bir dünya” kurmalı ve bu ortak dünyadaki problemleri aralarında etkili bir iletişimle çözebilmelidirler.
***
Başarı bir evlilik uyuşma, karşılıklı sevgi, saygı ve paylaşma ile mümkün olur. Evliliğin mutluluğu ve sürekliliği ise eşlerin kişisel sorumluluklarını kabul ederek, beraber yaşamak için istekli olmaları ve çaba sarf etmeleri ile sağlanabilir. Bu konuyla ilgili şu temel ilkelerin hatırlanması fayda sağlayacaktır:
1. Saydam Olunuz ve Duygularınızı Paylaşınız: Eşlerin olumlu ve olumsuz duygularını açıkça ifade etmeleri sağlıklı bir iletişim için oldukça önemlidir. İnsanlar çoğu zaman olumsuz duygularını bilinçaltına atarak bastırır ve bu duygularını görmezden gelir, ne var ki bu duygular daha sonra tehlikeli biçimde su yüzüne çıkacaklardır. Olumsuz duygular baskı altında tutuldukça büyür ve gelişiler, sonra da beklenmedik bir zamanda su yüzüne çıkarak tatsız tartışmaların yaşanmasına neden olurlar. Bu nedenle sorunları en baştan açığa çıkarıp büyümeden çözümlemek gerekir.
Kırgınlıklar, kuşku ve korkular açık yüreklilikle, dürüst olarak sıcağı sıcağına konuşulmalıdır. Mutlu bir evlilik sadece eğlenceli sosyal faaliyetleri paylaşmak değil, aynı zamanda üzüntüleri, gözyaşlarını, hıçkırıkları da paylaşmak demektir.
***
2. Eşinizin Duygularını Anlamaya Çalışın: Eşinizin içinde bulunduğu duygusal bir durumda kendinizi onun yerine koyabilirseniz, onu daha iyi anlar ve ona yardımcı olabilirsiniz. İnsanın kendini bir başkasının yerine koyabilmesi ve olaya onun açısından bakabilmesi ve duygularını paylaşabilmesine empatik anlayış denir. Evlilikte empatik olarak duyguların paylaşılması evlilik ilişkisini olumlu kılan önemli bir faktördür. Eşinizin sadece söyledikleri ile değil, ses tonu, yüzündeki ifade ve vücudundaki gerilimleriyle onu anlamayı öğrenebilirsiniz.
***
3. Sevgi ve Şefkatte Bonkör Olunuz: Bazı eşler eşim zaten kendisini sevdiğimi biliyor ya da kendisini çok sevdiğimi söylersem şımarır gibi düşüncelerle, eşine sevdiğini söylemekten kaçınır. Halbuki sevgi bolluğunun zararı değil yararı vardır. İnsan yaşamının başlangıcında ne kadar çok sevgiye ihtiyacı varsa yaşamının sonrasında da evlilikte de sevgiye ve sevildiğini işitmeye ihtiyacı vardır.
***
4. Hoşlandıklarınızı ve Hoşlanmadıklarınızı Açıkça Belirtiniz: Evlilikte ve özellikle de yeni evliler bazen kendilerini eşlerine beğendirme çabasına girerler ve oldukları gibi görünmekten kaçınırlar, istek ve beğenilerini açıkça ifade etmezler. Bu durum eşlerin birbirlerini tanımalarını ve birbirlerine uyum sağlamalarını güçleştirir. Eşler birbirlerine nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığını ifade etmezlerse uyum sağlama gerçekleşmez.
***
5. Karar ve Sorumlulukları Paylaşın: Bazen eşler kendi ailesi içinde olması gereken her şeyi, kendi ana-babalarına danışmak isterler, kendileri karar vermekten çekinirler. Danışma ve bilgi toplamanın yararı vardır ancak eşlerin birinci derecede kendi yuvalarını düşünmek, önemli kararlar alırken önce eşlerine danışmak, mutluluğu ve güveni eski çevrelerde değil yeni yuvalarında aramak zorundadırlar. Örneğin çocuk yapma zamanı, çocuk sayısı, çocukların nasıl yetiştirileceği önemli kararlardandır, bu kararları eşlerin birlikte konuşarak karar vermeleri daha uygun olacaktır.
***
6. Hayalci Değil Gerçekçi Olunuz:Araştırmalar her yönden mükemmel ve kusursuz bir evliliğin olmadığını göstermiştir. İnsanların hayal ettikleri, romanlarda okudukları pembe bir evliliğin gerçekleşme olasılığı pek mümkün değildir. Eşler birbirlerinin eksik yönlerini karşılıklı olarak değiştirmek için birlikte çaba harcamalıdırlar. Bekledikleri ve istedikleri gerçekleşmiyorsa da birbirlerini olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmelidirler.
***
7. Cinsel Yaşamınızı Canlı Tutunuz: Evlilik uyumunu etkileyen önemli faktörlerden biri cinsel yaşamdır. Eşler arasında meydana gelen cinsel uyumsuzluklar diğer alanlara da yansıyacaktır. Eşler birbirlerinin cinsel istek ve beklentilerine duyarlı olmalıdır. Ülkemizde cinsellikle ilgili konular tabu olarak algılandığı için, kızların cinsel duygu ve isteklerini bastırmaları ödüllendirildiği için evlilikte bazı eşler cinsel ilişkinin erkek için bir zevk ve hak, kadın için ise bir görev olduğu şeklindeki geleneksel tutumdan kendilerini kurtaramamaktadırlar. Cinsellik sadece yatak odasında gerçekleşen bir eylem değil, farklı düzey ve içerikte tüm evlilik yaşamınca süren güçlü bir duygudur.
Unutmayın anlaşmak için öncelikle iletişim kurmak gerekir!
Mutlu, sağlıklı bir hafta geçirmenizi diliyorum…