Türkiye genelinde havalar kasım ayına girmemizle beraber iyice soğudu.
Antalya’da sonbaharı yaşamadan kış mevsimine sert bir giriş yaptık.
Kışa girdik ama yine de havalar bir sıcak bir soğuk gidiyor.
Mevsimlerde insanlar gibi bir öyle bir böyle anlayacağınız…
***
Tam anlamıyla hastalık havasındayız.
Gündüz sıcak diyerek ince giyiniyoruz ama güneş çekildiği andan itibaren soğuktan kaçamıyoruz.
İncecik üstlerimizle soğukta kalıyoruz.
Hastalıkların en sevdiği dönemdeyiz.
O yüzden evden çıkarken havanın sıcak olmasına asla aldanmayın.
En azından elinizde bir mont ya da ceket taşımakta fayda var.
***
Öyle ki bu havalardan Lider Medya Haber Merkezi olarak nasibimizi aldık.
Ben dahil birçok kişi hastalıktan kırılıyor.
Cumartesi günü sabah güne uyandığımda hiçbir şeyim yoktu.
Dışarı çıktım ince bir ceketle akşamüstü eve döndüm.
Eve döndükten sonra biraz temizlik işleri filan hafif de terledim açıkçası.
Sonra biraz dinlenmek için kafayı yastığı koydum ve kalktığımda boğazımda bir yumruk vardı sanki.
Soğuk soğuk terlemişim uyurken.
Üzerimde ağır bir halsizlik vardı.
***
Bir ılık duştan sonra geçer diye düşündüm ama hiç de öyle olmadı.
Gece saatlerinde Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yolunu tutmak zorunda kaldım.
Muayeneden sonra bir iğne vuruldum.
Üzerimdeki halsizlik iğnenin etkisiyle bir nebze gitse de hastalık maalesef vücudumu etkisi altına aldı.
***
Gelgelelim hastalık dönemlerindeyiz.
Dışarıya çıkarken mevsime uygun giyinmekte var.
Meyve sevmezinizde mandalina ve portakal mevsimindeyiz.
Hazır fiyatlar uygunken bol bol C vitamini yüklemesi yapın vücudunuza.
Kendinizi ihmal edip yatağa düşmeyin.
Cümleten geçmiş olsun…