Suriye'nin kuzeyindeki Halep ilinin batı kırsalında 27 Kasım'da Esad rejimi güçleriyle rejim karşıtı silahlı gruplar arasında çatışma başlamıştı.
30 Kasım’da Halep’in büyük bir kısmı rejim karşıtı grupların kontrolüne geçti ve aynı gün, İdlib genelinde de hakimiyet sağlandı.
5 Aralık’ta ise Hama kent merkezine de rejim karşıtı gruplar hakim oldu.
Rejim karşıtı silahlı grupların başkente hakim olmaya başlamasıyla Esad rejimi 8 Aralık sabahı kısa sürede başkentin tüm kontrolünü kaybetti.
Beşar Esad'ın Şam'ı terk etmesi ile birlikte 61 yıllık Baas rejimi son bulmuş olurken muhalifler Suriyelilere 'Suriye Artık Özgür, Ülkenize Dönebilirsiniz' çağrısında bulundu...
***
Türkiye’de yaklaşık 12-13 yıldır bulunan Suriyelilere devletimiz tarafından birçok imtiyaz tanınmıştı bilindiği üzere.
Suriye iç savaşının başladığı 2011 yılından bu yana savaştan kaçan Suriyeliler en yakın ve güvenilir coğrafya olarak Türkiye’ye geldiler.
Sınır kapılarımız onlar için ardına kadar açıldı.
Türkiye, bir anne-baba şefkatiyle bu sığınmacılara kol kanat gerdi.
İnsani açıdan yapılması gereken, tüm şartlar zorlanarak yerine getirildi.
Birçoğuna sığınmacı statüsünden çıkarılarak Türk vatandaşlığı bile verildi.
***
Yıllar geçti, olanlar oldu, yaşananlar yaşandı.
Suriye’deki Baas rejimi son nefesini verdi.
Muhalif gruplar 61 yıllık Baas rejimi 10 günde devirdi.
Akabinde ise Muhaliflerin 'Suriye Artık Özgür, Ülkenize Dönebilirsiniz' çağrısında sonra ise Türkiye’deki Suriyelilerin bir bölümü zafer nağraları atarak ülkelerine dönmeye başladı.
***
Türkiye sığınmacıların dönüşü konusunda ikiye bölündü.
İşveren kesimi Suriyelilerin gitmesine karşı çıkarken, vatandaş ise gayet anlaşılır şekilde sığınmacıların ülkelerine dönmelerini istiyor.
İşveren kesimi özellikle tarım, inşaat gibi beden işçiliği gerektiren sektörlerde Suriyelilerin gitmesiyle birlikte oluşacak iş gücü açıklığından yakınıyor.
Haklılık payları var mı? Tabi ki de var.
Ama ben bu duruma duygusal yaklaşarak vatandaşın gözünden bakmayı tercih ediyorum.
Milyonlarca Suriyelinin Türkiye’den gitmesiyle ekonominin üzerindeki yükü biraz da olsa atacağını düşünüyorum.
Elbette özellikle Antalya gibi bir yerde tarım sektöründe ucuz iş gücü gerekli ancak bu duruma asla dar bir çerçeveden bakamayız.
Geniş bir çerçeveden olayın bütününe bakarsak Suriyelilerin ülkesine dönmesiyle birçok toplumsal sıkıntının düzeleceğini göreceğiz.
***
Evet, Türkiye’de düzenini kuran Suriyelilerde var.
Ticaretini yapan, işini ve aşını burada kazanan birçok aile var.
Bunlar doğal olarak gitmek istemiyorlar.
Savaştan yeni çıkmış bir ülkede sıfırdan bir düzen kurmak zor geliyor onlara.
Bu da kabul edilebilecek bir şey…
O yüzden bu konuda ince düşünüp sık dokumaya gerek yok.
Yazımın başlığında da dediğim gibi ‘Giden Gider Kalan Sağlar Bizimdir.’