Toplumda sıkça rastlanan hemoroidal hastalığın, halk arasında basur olarak nitelendirildiğini dile getiren Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Serhat Doğan, hemoroidin büyük tuvaleti yaptıktan sonra ağrı, kaşıntı, kanama gibi belirtileri olduğunu söyledi. Hemoroidin özellikle yaşlı insanlarda daha fazla görüldüğünü belirten Dr. Doğan; “Hemoroidal hastalığı olan bireylerin en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalarını öneriyoruz. Çünkü kolon kanserleri ile çok fazla karışan bir hastalık. İyi huylu seyreden bir hastalık ama eğer araştırılmazsa kanserlerle karışabiliyor. Onun için en yakın bir sağlık kuruluşuna başvurup, bir profesyonelden yardım almamız lazım. Hemoroid bütün insanlarda bulunan insanların dışkılamasını sırasında harekete geçen bir yapıdır. Tuvalete gidip, çok ıkınmayla, kabız kalmakla, basıncın artmasıyla birlikte hemoroid pakeleri zamanla kendi normal hallerini bırakıp deforme oluyor ve bu şekilde de hemoroidal hastalık oluşuyor” diye konuştu. Hemoroidal hastalıkların 4 evreye ayrıldığını söyleyen Dr. Doğan birinci evrenin dışarıdan görünmeyen iç hemoroid evresi, ikinci evrenin gaitayla beraber hemoroid pakesinin dışarı çıktığı evre, üçüncü evrenin dışarı çıkan hemoroid pakesinin kendiliğinden içeri girebildiği evre ve dördüncü evrenin ise hemoroidal pakelerin artık makat dışında yerleşik halde gözlemlendiği evre olduğunu anlattı.
"HASTANIN YAŞAM TARZINI DEĞİŞTİRMESİ ŞART"
Hastalığın medikal ve cerrahi olmak üzere 2 tedavi yönteminin bulunduğunu belirten Dr. Doğan; evre 1 ve 2’de medikal tedavi kullanılırken, evre 3 ve 4’te cerrahi tedavinin tercih edildiğini dile getirdi. Hemoroidal hastalığın uzun süre tedavi gerektirdiğinin altını çizen Dr. Doğan, bu hastalıkta kısa tedavilerle çözüm aramanın mümkün olmadığını söyledi. Hemoroidal hastalıkta ameliyattan sonraki en önemli noktanın hastanın yaşam stilini değiştirmesi, kabız kalmaması ve çok ıkınmaması olduğunu vurgulayan Dr. Doğan; “Hemoroidal hastalıklar yaşla birlikte artar. Bu hastalık hastaların genel yaşam kalitesini azaltır. Ameliyatlarla bu kaliteyi düzeltebiliyoruz ve hayata dönüşünü sağlayabiliyoruz. Hemoroidal hastalığın kendiliğinden geçebilmesi için 1 veya 2’inci evrede olması gerekiyor. Medikal tedavi ile birlikte düzelebiliyor. Ancak evre 3 ve 4’de bu hastalığın kendiliğinden düzelmesi çok daha zor. Yani hemoroidal hastalığınız varsa, evre 4 ise hemoroidal pakeler dışarı çıkmışsa o pakelerin kendiliğinden içeri girmesi çok zor. Onun için cerrahi müdahale şart” dedi. Gelişen teknolojiyle birlikte ameliyat ağrılarının azaldığını, dikişsiz ameliyatların da yapılabildiğini sözlerine ekledi.
“EN AZ 3 LİTRE SU İÇİN VE SPOR YAPIN”
Lifli gıdalar ile beslenmenin hemoroidi önleyeceğine değinen Dr. Doğan; "İnsanların kabız kalmamaları önemlidir. Yediğiniz, içtiğiniz şeylerin iyi pişmiş olması önemli. Fast-food yerine iyi pişen, iyi kaynayan yemek yemeniz önemli. Günlük en az 3 litre sıvı almanız önemli. Spor yapmak gerekiyor. Çünkü hareket bizim için çok önemli. Atletiniz ıslanacak, kalp ritminiz artacak ki bu vücuda fayda sağlasın” dedi.
Dr. Doğan, hemoroid sorunu yaşayan hastaların utanıp çekindikleri için doktora geç başvurduklarına dikkat çekerek; “Komşularının kullandığı ilacı kullanarak tedavide sonuca ulaşmak istiyorlar. Böyle bir şey mümkün değil. Günümüzde teknolojinin gelişmesi, sağlık imkanlarının artmasıyla insanların doktora ulaşmaları rahatladı. Onun için en yakın doktorunuza ulaşmanızı istiyoruz. Çünkü hemoroid sanılan bağırsak ya da kanseri de olabilir” diye konuştu.