Cumhurbaşkanlığı İletişin Başkanı Fahrettin Altun'un paylaşımı şöyle:
"CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel'in bugünkü konuşmasında, Dezenformasyonla Mücadele Merkezimiz tarafından farklı tarihlerde 3 kez yalanlanan, 'Almanya'dan Türkiye'ye uçaklarla sığınmacı gönderiliyor/gönderilecek' şeklindeki iddiaları yeniden dile getirdiğine şahit olduk.
Öncelikle Almanya'da yasal oturma hakkı bulunmayan üçüncü ülke (Suriye, Afganistan vb.) vatandaşlarının, Türkiye'ye gönderilmesine ilişkin bir anlaşma kesinlikle söz konusu değildir.
Türkiye’nin, iddia edildiği gibi 'Eurofighter uçak alma karşılığında"' üçüncü ülke vatandaşlarının kabulüne onay verdiği iddiaları külliyen yalandır.
Bununla birlikte, 'Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Almanya Şansölyesi Sayın Scholz'un, her hafta yasal oturma hakkı olmayan 500 Türk vatandaşının Türkiye'ye gönderilmesi konusunda anlaştığı' ileri sürülmüş, bu iddia da 27 Eylül 2024 tarihinde Dışişleri Bakanlığımız ve Merkezimiz tarafından kesin bir dille yalanlanmıştır.
Aynı iddialar, Türk kamuoyunu manipüle etmek amacıyla, "Türkiye'ye uçaklarla sığınmacı gönderiliyor" şeklinde yeniden servis edilmiştir. İddiaya dayanak olarak Türkiye karşıtı sosyal medya hesapları tarafından paylaşılan bir görüntü kullanılmış ve iddianın asılsız, görüntülerin kurgu olduğu 29 Eylül tarihinde Merkezimizce detaylı bir biçimde kamuoyuna açıklanmıştır.
Dezenformasyonları ifşa edilen Türkiye karşıtı propaganda hesapları, 'Almanya'daki sığınmacılar uçaklarla Türkiye'ye gönderiliyor' iddiasıyla bu kez farklı bir kurgu görüntüyü yaymaya çalışmışlardır. Bu görüntülerin de Türkiye'ye sığınmacı gönderilmesiyle herhangi bir ilgisinin bulunmadığı, sesin görüntülere sonradan eklendiği Merkezimizce tespit edilmiş ve 15 Ekim'de iddialar belgeleriyle yalanlanmıştır.
Sayın Özel'in böyle bir dezenformasyon faaliyetine aracılık etmemesi ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına tekraren ifade ediyoruz.
Türk vatandaşlarının 'toplu halde' üçüncü ülke vatandaşlarının ise toplu veya ferdi olarak Türkiye'ye gönderilmesi, Türk makamlarının böyle bir uygulamayı kabul etmesi, buna yönelik bir anlaşmanın imzalanması kesinlikle söz konusu değildir."