Bu köşeyi ve yazılarımı takip edenler kimse ile bir kuruşluk göbek bağım olmadığımı iyi bilir. Bu nedenle hatalı gördüğüm bir konuda kimseye ana baba adı sormam. Yapılana bakarım.
Çünkü benim gibi kendini ülkesine, yaşadığı şehre ve mesleğine adayan çok az gazeteci vardır. Hal böyle olunca da memleket menfaati ön plana çıkınca yazmamak gibi bir lüksümüz olamaz!
Ana konuya girmeden önce film şeridini birkaç ay öncesine saralım. Şehri katletme adına bir imar cinayeti olarak karşımıza büyük bir rant kavgasının verildiği eski Real AVM’nin yerine yapılmak istenen rezidans inşaatı çıkar.
Burayla ilgili yapılmak istenen plan tadilatının altında kimin imzası vardı? Çok yorulmayın ben söyleyeyim; Antalya Şehir Plancıları Odası Başkanı ve Akdeniz Planlama Bürosu’nun sahibi Funda Yörük.
Bu olay kamuoyunda epey tartışıldı ve gündem oldu. Mimarlar Odası başta olmak üzere birçok STK karşı çıkmıştı Real AVM’nin yerine yapılmak istenen inşaata. Sonra ne oldu?
Tek tek anlatayım da akılda soru işareti kalmasın.
Sözde şehri her manayla koruduğunu iddia eden ancak katledilmesi için elinden geleni yapan Funda Hanım, kamuoyu baskısına dayanamayıp imar planı tadilatı işinde geri vites yaptı. Planlama işinden çekildi. Yerine başka şehirden bir firma geldi.
İş soğutuldu ama kamuoyunun tepkisi dinince kaldığı yerden devam etti. Seçim süreçlerine denk getirilen meclis ve askı süresiyle araya kaynatılan plan tadilatı onaylanmıştı.
Peki, bugün ne oldu? Çok detaylarına girmeyeceğim geniş ayrıntısı LİDER GAZETE’de var. Antalya’da yeni bir imar cinayeti işlenmek üzere. Yine şehrin orta göbeğinde.
Bayındır Mahallesi’nde yer alan ve herkesin çöp-moloz döktüğü 20 bin metrekarelik alan. Burası Başkent Üniversitesi’ne ait. Antalya’da eğitime dair bir tek hizmeti dahi yok!
Fakat bu alan için yıllardır özel hastane yapımı için uğraş verir Başkent Üniversitesi! Her dönem imar planı tadilatı istenir lakin kabul görmez, reddedilir.
Ne hikmetse seçim öncesi yine düğmeye basmışlar. Ancak bu kez Başkent Üniversitesi Vakfı olarak! Amaç plan tadilatını yaptırıp devasa bir özel hastane inşa edebilmek.
Özel hastane diyorum. Nedeni ise Antalya’da özel hastane açılması için devlet ruhsat vermiyormuş artık! Hal böyle olunca kamu yararına çalışan Başkent Üniversitesi Vakfı devreye sokularak kafalar karıştırılmak, yapılacak Ali Cengiz oyununa kılıf uydurulmak isteniyor.
Buraya kadar normal başvuru gibi görünen ancak özel olacağı gizlenen hastane talebi için yapılan imar planı tadilatını kim yapıp hazırlıyor dersiniz? Ne yalan söyleyeyim evrakları karıştırınca çok şaşırmadım desem yeridir.
Plan tadilatını yapan kişi yine Antalya Şehir Plancıları Odası Başkanı ve Akdeniz Planlama Bürosu’nun sahibi Funda Yörük. 14 sayfalık plan tadilatı başvurusu ve raporunda onun imzası var.
Tıpkı Real AVM’nin yerine yapılmak istenen devasa inşaatla ilgili hazırlanan imar planı tadilatında olduğu gibi. Birçok hayati konu göz ardı edilerek, nüfus ve trafik yoğunluğu yok sayılarak, mevcut hastanelerin günümüz teknolojisine uygun olmadığını ima eden bir rapor!
Hele hele yapılacak hastanenin özel bir hastane olduğu gerçeği raporun her satırında gizlenmiş. Sanki özel hastane yapılınca Antalyalılara direkt ücretsiz hizmet verecekmiş gibi bir algı yaratılmış.
“Bu kadarına da pes dedirtecek” bir rapor! Niye mi? Hemen söyleyeyim. Haberde de yer aldığı üzere, Jeolojik-Jeoteknik Esas Raporu’nun BAC MÜHENDİSLİK tarafından hazırlandığı ibaresi olmasına rağmen etüdün tam aksine Şahin Mühendislik tarafından yapıldığı! Yani copy paste (kopyala yapıştır) ile hazırlandığı!
Son dönemde böylesine önemli bazı STK başkanlarının ülkenin ve şehrin menfaatinden çok kendi menfaatini (cebini) düşünmesi beni de çok düşündürmüyor değil yani!
Yahu; bu şehir adına çalışması gerekenlerin, yapılacak her hatalı işe karşı koyması gereken insanların planlama adına şehri kurban etmeleri rant düşüncesi değil de nedir? Böyle değil diyen varsa beri gelsin.
Allah aşkına Başkent Üniversitesi Hastanesi özel mi kamu mu? Önce bu açıklansın. Eğer özel değil kamu hastanesi olacaksa bu yazdıklarımı yırtıp bir bardak su ile içmeye hazırım.
Yapmayın, etmeyin. Bu hastanenin bir benzeri Alanya’da var, Konya’da var. Acil hastalar dışında normal muayene ve ameliyatlardan tonlarca para alınıyor mu alınmıyor mu bunlara bir bakalım.
Bu hastane bu gerçekler ışığında Bayındır Mahallesi’ne yapılırsa o bölge nefes alamayacak, trafik içinden çıkılmaz bir hal alacak. Üstüne üstlük oraya giden insanlar birer para kaynağı olarak görülüp vakıf adı altında para kazanılacak.
Tabi devlet özel hastaneye ruhsat vermediği için diğer hastane alanlar enayi yerine bırakılıp, vakıf kılıfı ile devlete çalım atılacak. Vallahi de billahi de bu veballe verem olursunuz, sonra da kendi paranızla bu hastanede tedavi görecek duruma gelirsiniz.