CHP’de “değişim” isteyenlerin en başından gelen E.İmamoğlu kurduğu internet sitesinden Kılıçdaroğlu’nun istifası için bastırıyor.

Kılıçdaroğlu, seçimin ertesi gününden beri aynı şeyleri söylüyor:

“Bırakmayacağım” diyor.

“Gitmeyeceğim” diyor.

“İstifa etmeyeceğim” diyor.

“Çekilmeyeceğim“ diyor.

“Ayrılmayacağım “diyor.

“Bu-ra-da-yım” diyor, masaya vurarak.

“Partimin oyunu yüzde kırk sekize yükselttim” diyor.

Öyle veya böyle.

Buna kendini inandırmış.

“Bir yere gitmiyorum” diyor.

Diyor ama  belediyelerin başına getirdiği Başkanlar “Bırak git artık” diyorlar.

İmamoğlu böyle diyor.

Bolu beyi Tanju’dan yükselen ses öyle diyor.

Kılıçdaroğlu tüm baskılara direniyor.

Kaftancıoğlu, Kılıçdaroğlu’ndan yana tavır koyuyor.

CHP öyle bir kaynıyor ki fokurtusu her yerden duyuluyor.

Bu gidişle artık İmamoğlu’nu İstanbul’a aday yapmazlar.

Manifesto ayarındaki açıklamaları ipi koparmış, kendi eliyle ipini çekmiştir.

CHP kurultaya giderken öyle bir iç kargaşa yaşıyor ki bu gidişle büyük güç kaybediyor.

Kılıçdaroğlu, çevresinden kendine destek veren bir kaç kişi ile yola devam edeceğini sanıyorsa yanılıyor.

Salı günkü grup toplantısına bakarsa gidişatın iyi olmadığını görürler.

*                                 *                                 *

CHP’de bunlar olurken İP rahat mı sanki!

Partide yönetim değişirken seçimde büyük oy kaybının hesabı sorgulanıyor.

Parti içinden gelen eleştiriler İP’te de her şeyin yolunda olmadığını gösteriyor.

CHP öyle, İP öyle olur da HDP veya YSP’de işler yolunda mı?

Tabi ki hayır!

Yalnız onlardaki disiplin ve otorite, oy kaybının nedenlerini ve iç huzursuzluğu bastırıyor.

Ser veriyor sır vermiyorlar.

En rahatları Cumhur ittifakı.

İktidarı kaptılar, işlerine bakıyor, kaldıkları yerden yollarına devam ediyorlar.