Herkesin malumu olduğu üzere CHP İstanbul İl Başkanlığı’na bina alımı nedeniyle ÇANTA DOLUSU PARA görüntüsü epeyce bir konuşuldu. Cumhuriyet Savcılığı soruşturma açtı. Para kulelerinin 250 bin dolar olduğu iddiası gündeme geldi. Açılan dava halen devam ediyor. Kimin bu paraları ne için saydığı, kime gittiği ise hala belirsizliğini koruyor!
Ancak bu olay CHP yöneticilerinin aklını başına getirmiş ve ihtiyatlı davranmaya başlamışlar. Başlarına İstanbul’daki olay gibi bir şeyler gelmemesi için. CHP Antalya İl Başkanlığı, Memurevleri Mahallesi'nde 90 metrekarelik arsa üzerinde bulunan il binasının yanındaki 47 metrekarelik alanı bir süre önce satın almıştı.
Burada inşaata başlanacak ama elde avuçta bir kuruş yok. Zaten belediyelerin durumu belli: Ya tasarrufu bahane ediyorlar ya da batıyoruz edebiyatı yapıyorlar. Hal böyle olunca finans için arayışlar devam ediyor. Bunun için de çıkış yolu aramak amacıyla CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı, eski milletvekilleri Bekir Kumbul, Feridun Baloğlu, Yusuf Öztop, Tuncay Ercenk ve önceki dönem İl Başkanı Nuri Cengiz ile bir araya gelmiş.
Kamacı, vekillere ve eski başkana hem inşaatla ilgili bilgi vermiş. Hem de para bulmak için 19 Şubat’ta Hilton Otel’de ‘YARDIM GECESİ’ için destek istemiş. Biletler 50 BİN LİRA! Tabi biletler bu rakama satılır mı, satılırsa kimler alır bu ayrı bir muamma! İşin sırrı burada gizli olacak sanırım. Biletlerin satılması ve fiyatından çok kimlerin alacağıdır.
Bir tarafta PARA KULELERİ diğer tarafta KERMES GİBİ düzenlenen gece! Diğer yanda CHP’DEKİ RANT tartışmaları, bunu yazan gazetecilere CHP İl Başkanı’nın attığı FIRÇA! Kimin ne yaptığına bakmıyorum da ortaya çıkan fotoğrafa bakıyorum. Yerelde iktidar olan bir partinin düştüğü ve düşürüldüğü hallere! Sonuçta SÜTTEN AĞZI YANMIŞ bir CHP...
Neymiş efendim ‘Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer (Bir davranışı kendisine pahalıya mal olan kişi, benzeri durumlar karşısında çok ihtiyatlı davranır) meseliymiş!
İşte CHP’nin düştüğü hal de bu değil mi?
------------------
GÜVENSİZ GÜVENLİK AĞLATTI
Oldum olası statlarda özel güvenlik sistemine karşıyım. Çünkü neyi, ne zaman, nerede ve nasıl davranacaklarını asla bilmiyorlar. Hele hele insan psikolojisini hiç bilmiyor ve anlamıyorlar.
Çünkü bu işlerde görev alanların çoğunluğu açılan kurslarda para karşılığı sertifika almış kişiler. İçlerinde birkaç da emekli polis, asker ve uzmanlıktan ayrılmış işi bilen gençler var.
Hafta sonunda Antalyaspor-Beşiktaş maçı vardı. Öylesine sıkı (gevşek) güvenlik önlemleri alındı ki sormayın gitsin. En büyük sıkıntıyı da o bölgede yaşayanlar çekiyor zaten.
Tribünlere girişlerde üst aramasından özel güvenlik şirketinin personeli sorumlu. Resmi üniformalı polisler ise onlara refakat ediyor, zorluk çıkaranlar olursa müdahale ediyor.
Özel güvenlik her zaman olduğu gibi kafasına göre takılıyor. İstediğini içeri alıyor istediğini almıyor. İstediği malzemeye sakıncalı sayıyor istemediğini görmezden geliyor.
Yok öyle bir şey demeyin! Var var, yaşandı çünkü. Antalyaspor-Beşiktaş maçı sırasında misafir takım tribününden aşağıya seyircilerin üzerine YANAN MEŞALE atıldı. Çoluk çocuk ve ailelerin üzerine düştü bu ALEV TOPU!
Büyük bir paniğe yol açan olay sırasında herhangi bir yaralanma olmaması büyük bir facianın önüne geçmiş oldu. Maça ara verilmesi ise işin cabası. Polis, meşaleleri stadyuma sokan ve atan kişilerin tespit edilmesi için çalışma başlattı. Güvenlik kameraları inceleniyor.
Ama bir de bardağın öbür tarafı var. Gelin ona da bir bakalım. Bu meşaleleri görmezden gelen o boylu poslu izbandut gibi güvenlik görevlileri güya GÖREVLERİNİ TAM yapmışlar!
ANTALYASPOR FORMASI giymiş, sırtında çantası, içinde suluğu ve yedek kıyafeti. Babasının elinden tutup stada gelmiş minik kızımız. Sevimli mi sevimli.
Ancak kapıda birdenbire “DUR. GİREMEZSİNİZ. SULUĞU BIRAK” diye ısrar edilince minik bir kızımızın iki gözü iki çeşme. “BIRAKMAM” diye feryat ediyor. Dinleyen yok, baba ise çare arıyor.
Sonuçta kimse ikna olmuyor küçük BEBİŞİMİZİN gözyaşlarına. Zar zor ikna oluyor çantası ve suluğundan ayrı maçı izlemeye gidiyor. Bir taraf ağlıyor öbür taraf GÖREVİNİ TAM YAPMANIN gururu ile böbürleniyor.
Yahu; madem çok HASSASTINIZ da BEŞİKTAŞ TRİBÜNÜNE o ALEV TOPUNU kim nasıl soktu, kimler göz yumdu? Acaba GÜNAH KEÇİSİ olarak bu minik BEBİŞİ mi seçtiniz?
Birincisi; Antalya Emniyet Müdürlüğü’nün bu çelişkiye yol açan özel güvenlik görevlileri hakkında gerekeni yapmalı ve savcılığa intikal ettirmeli. Gerekirse sertifikalar iptal edilmeli.
İkincisi; Eyy Antalyaspor yönetimi! Allah aşkına 7’den 70’e kırmızı beyaz sevgisini böylemi kalplere kazıtacaksınız? Bu işler minik beyinlerde TRAVMALAR bırakarak olmaz. Siz de bu firma ile sözleşmenizi bir daha gözden geçirin ki böyle olaylar yaşanmasın.