Üniversiteye giriş sınavı sonuçlarının açıklanması ile birlikte tercihler için geri sayım başladı. Adayların tercih yapmadan önce ÖSYM’nin yayınladığı tercih kılavuzu gibi güvenilir kaynakları dikkate almaları gerektiğini söyleyen Tercih Uzmanı Nurhan küçük, “İnternet üzerinden yapılan araştırmalarda bazı sitelerde yanlış tercih sıralamaları olduğunu görüyoruz. Bu da öğrencileri hatalı bir tercihe sürüklüyor. Adaylar, tercih kılavuzu ile beraber YÖK atlas gibi güvenilir tercih sihirbazlarından faydalanmalılar” ifadelerini kullandı.

“İNSANIN EN İYİ DANIŞMANI KENDİSİDİR”

Adayların ise tercih yaparken en çok dikkat etmeleri gereken noktanın sevdikleri bölümleri tercih etmeleri olduğuna değinen Küçük, “Tercih yaparken kalplerindeki sesi dinlesinler. Çevrelerindeki herkes onlara bir fikir sunacaktır ancak burada önemli olan kendilerinin ne istediğidir. Zor bir süreçte bulunuyorlar. İyi bir şekilde araştırmalarını yapsınlar ve yeteneklerini göz önünde bulundurarak hangi mesleğe yatkın olduklarına baksınlar. Bu süreçte karar vermeden önce uzmanlardan destek almaları da faydalı olacaktır. Ve şunu unutmamalılar: İnsanın en iyi danışmanı kendisidir” diye ifade etti.

“TERCİH YAPARKEN ŞEHİR ODAKLI OLUNMAMALI”

Adaylar, tercih yaparken üniversitenin niteliğinden ziyade şehir odaklı bir tercihte bulunduklarına dikkat çeken Küçük, “Öğrenciler, daha çok üniversite yerine şehri tercih ediyor. İstanbul, Ankara, İzmir gibi popüler şehirlerde okumak istiyorlar. Üniversite seçerken iyi bir araştırma yapmalılar. Akademik kadroya dikkat etmeliler ve tercih edecekleri üniversiteden mezun olanların hangi imkanlarla mezun olduklarına dikkat etmeleri gerekiyor. Bunların yanı sıra tercih edilecek şehirlerin imkanlarıyla mesleğin olanaklarının uyuşması da önem arz ediyor. Örneğin eğer gazetecilik bölümünü okumak istiyorsanız İstanbul ve Ankara gibi şehirler size staj ve iş açısından daha fazla olanak sağlayacaktır” diye konuştu.

“VELİLER, ÇOCUKLARINA DESTEK OLMALI”

Velilerin tercih döneminde öğrencilere destek olmalarının da son derece önemli olduğuna değinen Nurhan Küçük, “Tercih edecekleri bölümü okuyacak olan ve bu mesleği yapacak olan çocuklarımızdır. Dolayısıyla seçimlerinden dolayı mutlu olacak ya da hüsrana uğrayacak olan da onlar. Öncelikle söz hakkı bu noktada adaylarındır. Anne baba olmak çocukların doğrusu ve yanlışıyla yanında olmak demektir. Tabi ki onlar da fikirlerini söyleyecekler ancak manevi anlamda bu konuda çocuklarına destek olurlarsa daha iyi olur” diyerek sözlerini sonlandırdı.