YÜREĞİMİZİ YAKTILAR

Dayanılacak gibi değil bu acı. Yürekler yandı. İçimiz acıdı. Çaresiz kaldık.

Abone Ol

Tatil için gelecekler, kayak yapacaklar, yiyip, içip eğleneceklerdi.

Geceliğine bilmem kaç bin lira ödeyerek tatil yapacaklardı.

Güya.

Olmadı.

Yangın öyle bir sarmışki etraflarını, kaçacak yer bulamamış ve maalesef yetmiş altı can yanarak yok oldular.

Aileler, anneler, babalar çocuklarıyla yanarak öldüler.

Feci şekilde can verdiler.

Şu veya bu şekilde yangın çıkmış.

Çıkmaz olsaydı keşke.

Ama nasıl olurda böylesine turistik bir yerde bir değil birkaç yangın merdiveni olmaz?

Nasıl olurda, yangın anında su fışkırtacak düzenekler olmaz?

Odalar iç içe, koridorlar dar.

Öylesine çok sorular akla geliyor ki…

İçimizi yaktılar.

Otel değil, yanan yüreklerimiz oldu.

Allah rahmet etsin hepsine ve mekânları cennet olsun.

Şimdi bakıyorum da dünden beri ülkenin, özellikle turistik yerlerinde ki oteller alelacele, hemen eksikliklerini gidermeye, yangın tedbirlerini artırmaya, yangın merdivenlerine vurulan köçekleri açmaya, gerekli önlemleri almaya başlamışlar.

“Bir musibet bin nasihatten iyidir” derler ya hani, aynen öyle.

İlgi bakanlıklar şu andan itibaren çok sıkı denetimlerle ülke genelindeki tüm otelleri hertürlü afete karşı kontroller artırılmalı, eksiklikleri tespit edilip tümü uyarılmalı.

Bu gün yangın olur, yarın sel, birgün deprem.

Herşey olabilir.

Otel sahipleri geceliğine nasıl beş, on, hatta yirmi, otuz binlira almayı biliyorlarsa ona göre de en ince teferruatına kadar tedbirleri almayıda bilmeliler.

Bir daha yüreğimiz yanmasın.

Allah göstermesin.

Milletimizin başı sağ olsun.

{ "vars": { "account": "G-2WKLC3DMKW" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }