Atatürk’ün kurduğu parti.
Demokrasiye geçişimizin ispatı olan bir parti.
Cumhuriyet Halk Partisi.
İsmi halkın partisi olsa da yüz yıldır, kuruluş amacıyla, 1946 seçimleri hariç, bir türlü
halkın büyük çoğunluğunun beğenisini kazanamayarak sürekli ana muhalefet partisi konumunda kalan bir parti.
1946 yılında ise “Açık oy gizli tasnif“ yoluyla seçim kazanılmış.
Daha sonraki yıllarda ise koalisyonlar ile çoğunluk sağlanarak kısa süreli hükümet olunmuş.
Ya da azınlık hükümetleri olunmuş.
Yüz yıldır hiçbir seçimi çoğunlukla kazanamamış, hükümet olamamış bir parti.
Yüz yıllık bir hasreti var CHP’nin.
Daha dün yüz yıllık bir parti oluşları kutlandı.
Legal yapısıyla bir parti olmasına rağmen halkın tercihine bir tülü yaklaşamıyor.
Genel seçimleri çoğunluk olarak kazanamıyor.
Yerel seçimlerde istenen büyük başarıyı bir türlü sağlayamıyor.
Güçlü isimlerden İsmet İnönü, Bülent Ecevit ile dahi genel seçimlerde ezici bir çoğunluk sağlanmamış.
Başarı kazanılmamış.
İktidar olunmamış.
Sürekli muhalefette kalınmış.
Halkın partisi adıyla meydanlara çıkmasına rağmen bir türlü halkın yüreğine girememiş, sandıktan çıkamamış bir parti konumunda kalınmış.
Neden halkın çoğunluğu CHP’ye oy vermiyor?
Milli ve manevi değerlerle zaman zaman ters düşmeler yaşanması…
Atatürk’ten sonra Kur’an okunmasının yasaklanması…
Ezanın Türkçe okunmaya kalkışılması…
Bayanların başörtüsüne uzanan ellerin tutulmaması…
Siyasi görüş olarak ‘Ortanın Solu’nda olunması…
Kırk yıldır ülkenin başına bela edilen terör olaylarına ses çıkarmayan siyasi ve fakat legal olan partilere ses etmemesi…
Onlardan destek beklenmesi...
Seçilen kimi vekillerinin zaman zaman terörist cenazelerine gitmesi...
Askeri ve milleti tahkir eden söylemlerde bulunan vekillerinin olması…
Ve halkın büyük çoğunluğunun seçtiği cumhurbaşkanı veya devlet başkanına zaman zaman “Tek adam” veya “Diktatör” diyerek dışlamaya kalkışılması... Türk halkı CHP’yi iktidar yapmıyor.
Hükümet olma yetkisini vermiyor.
Kısaca özetlemeye çalıştığım nedenler devam ettiği sürece, yüz yıl daha iktidar olurlar mı orasını bilmiyorum.
Gidişat yüz yıllık hasretin süreceği yönünde.