Okyanuslarda ve denizlerin derinliklerinde dip dalgaları olur. Aniden oluşur ama şiddeti etkili olur.

Sarsar.
Silkeler.
Sahilleri döver.
Dipten gelir.
Aniden yüzeye çıkar.
Kimse ne olduğunu anlamadan kıyıya ulaşır.
Dalgaların sesi duyulduğu anda herkes sesin geldiği yöne bakar.
Dalgaların şiddeti merak edilir.
Ses öyle güçlü gelir ki kimse ne olduğunu anlamadan herşey olup biter.
Dip dalgası muradına ermiştir.
Kıyılarda bulunan herkes kulak kabartır.
Neler olup bittiğini anlamaya çalışırken dalga kumsalı hallaç pamuğu misali savurur.
Altını üstüne getirir.
Büyük gemiler alabora olur.
Küçükler kıyıya savrulur.
Sandallar kendini dibe çeken dalgalara direnmek ister.
Oysa dip dalgası öyle aniden ortaya çıkmış...
Öyle büyükçe yükselmiş...
Öyle büyük yankı uyandırmış...
Öyle güçlü sesle karaya ulaşmış...
Öyle olmayacak büyük bir kum yığınını kıyıda darmadağın etmiştir ki
dalgaların rüzgârı herkesi şaşırtmış...
Sersemletmiş...
Öyle çaresiz bırakmıştır ki martılar uçuşmuş...
Limanlar dağılmış...
İskeleler paramparça olmuştur.
Dalgalar durulunca herşey ortaya çıkacak.
Denizin dibinde dip dalgalarının hırçınlığına yakalanan midyeler ne olup bittiğini anlamaya çalışıyor şimdi.
Balıkların tümü alık.
Şaşkın.
Kulaklarına kum kaçmış durumda.
Dip dalgasını oluşturan büyük sismik deprem hareketi şimdi karadan gelecek rüzgârın etkisini ölçüyor.
Denizler ve karalar birbirinin ayrılmaz parçalarıdır.
Kara hareketleri de dip dalgaları da gelse sonuçta her ikisinin birleştiği yer kıyılar ve sahillerdir.
Denizlerin ve karaların ayrışmaları söz konusu olamaz.