Şampiyonluk adayı Fenerbahçe’yi konuk ettiğimiz maçta, ilk yarıda yediğimiz 2 golle mağlup olduk ve haftayı puansız kapattık. Öncelikle bundan bi ay önceki yazımda 3 maçlık zor bir periyoda girdiğimizi, bu periyottan ligin ilk yarısında 1 puan aldığımızı hesaplayarak 1 puanın üzerindeki her şey bizim için iyidir demiştik. Zorlu rakiplerle oynadığımız ve doğrudan rakibimiz olan hedef maçlarımız olmayan bu 3 karşılaşmayı 6 puanla kapattık. Başakşehir ve Göztepe galibiyetleri sonrası Fenerbahçe yenilgisi ile ligin ilk yarısına oranla 5 puan fazla topladığımız bir seri oldu. Bu durumdan memnun olmalıyız. İyi yönden bir kere daha bakacak olursak, Fenerbahçe gibi çok güçlü bir rakibe karşı gayet iyi futbol oynadık. İlk yarıda başa baş geçen bir mücadele vardı. Ön alan presini mükemmel yaptık ve sahaya da çok iyi dizildik. 4-2-3-1’in savunma yönünden en iyi halini gösterdik diyebiliriz. Yalnız ilerideki 1 olan Ui-Jo yine çok kötü maçlarından birisini çıkardı. Ayrıca orta alandaki Fatih pas hataları, top kayıpları ve gereksiz faulleri ile yine sahanın en kötülerindendi. Sami Hoca elbette bir plan doğrultusunda Fatih’i oynattı ama o da keşke Makouto’yla başlasak demiştir. Bu iki isim hariç diğer oyuncularımızın elinden geleni yaptığı Fenerbahçe’nin sadece 3-5 kez gelebildiği ve ikisinde gol bulduğu şanssız ilk yarı sonrası ikinci yarıya çok daha iyi başladık. İkinci yarı Augusto’nun sola geçmesi ve arkasına Yusuf’u alması ile o kanadı tarumar ettik. Fenerbahçe gibi bir rakip karşısında, ikinci yarı da 8 şut çektik rakip sadece 2 şut çekebildi. Topla oynama, gol beklentisi ya da rakip ceza sahasında topla buluşma gibi bütün parametrelerde rakipten çok da iyiydik. Ancak bir türlü son pasları ya da son vuruşları yapamadık ve gol bulamadık. Bir gol bulsak işin rengi değişebilirdi ama olmadı. Skora rağmen güzel oyun için takımı, yerinde değişiklikler ve en azından bir planı olduğu için Sami Hoca’yı tebrik etmek lazım. Sahaya girip golü de hocanın atacak hali yoktu. 

Şimdi yeni bir periyod başlıyor. Hatayspor, Adana Demirspor ve Çaykur Rizespor gibi nispeten kolay üç maçımız var. Ligin ilk yarısında bu üç maçtan tam 7 puan almıştık. Şimdi 7’de değil 9 hedefi ile bu maçlara odaklanmalıyız.