Bazı grupların maaşlarına yapılan zamlar sonrası orda, burada ne konuşuyorlar bir dinleyelim.

Halkın içinde olanlar bunları duyarlar.
"Bu nasıl bir ücret artışı?"
"Yüz de otuz asgari ücretliye işçiye Bağkur'luya yüzde on beş"
"Memur ve emekliye yüzde on bir buçuk"
"Ne bu Allah aşkına?"
"Piyasanın durumunu gören yok mu?"
"Bu Maliye bakanı çarşıya çıkmıyor mu?"
"Ev alışverişini hizmetliler yapıyorsa hiç sormuyor mu" şu kaça, bu kaça" diye"
"Oluyor mu bu şimdi?"
"Toplu taşıma araçlarına yüzde atmış"
"Taksilere yüzde atmış"
"Ev kira kiralarına yüzde elli"
"İş yeri kiralarına yüzde atmış civarı"
"Çalışanlara yüzde otuz"
"Yüz de on beş"
"Yüz de on bir buçuk"
"Harca harca bitmez"
"Oooohhh, ne âlâ ne âlâ"
"Ayrıca, trafik cezaları yüz de yüz arttı"
"Ehliyet veya birçok kaleme yüzde atmış, yetmiş zam geldi"
"Tek tek sayalım mı gelen zamların yüzdelerini?"
"Çarşı pazar ortada"
"Yiyeceklere elimizi uzatamıyoruz bile"
"Zamlar dur durak bilmezken maaşlara gelen zamlara bak"
"Oluyor mu böyle?"
"Üç  yıldır "Enflasyon düşecek" ayağına gıdım gıdım ve korkarak maaşlara zam yapıldı"
"Yetti mi?"
"Yeterli geldi mi?"
"Bu mümkün mü?"
Parklarda, metrolarda, toplu taşıma otobüs ve minibüslerde biraz tepkili ve asabi bunlar konuşuluyor.
Herkesin sabrı taşmış.
Homurdanmaları ancak kulaklarını tıkayanlar duymaz.
Halk, asgari ücretli, sabit ve az gelirli, dar gelirliler, emekliler büyük bir üzüntü içindeler.
Konuşurken kin bürümüş haldeler.
Gerçekten halkın bu kesimleri özellikle emekli kesimi çok sıkıntıda.
Yapılan cüzi miktarda ki zam normalin altında bile olsa hiç yeterli değil.
O nedenle küskünlük oldu hükümete.
Kırgınlar Erdoğan'a.
Kızgınlar maliye bakanı Şimşek beye.
Ve Bahçeli'ye sitemliler.
"Hükümet ortağı konumundalar ama zamlar konusunda suspuslar" diyorlar.
Sözün kısası: Zamlar bir kesime refah getirmemiş, üzmüştür.