Bu hafta Türkiye Büyük Millet Meclisinde son derece yoğun mesai vardı.
Çarşamba günü gerçekleşen Ak Parti Grup Toplantısında, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ile ayaküstü sohbet imkânı bulduk. Bakan Bayraktar’a Gabar Petrolü ile muhalefetin eleştirilerini sordum. Bayraktar, eleştirileri ciddiye bile almadığını sözleriyle de, mimikleriyle de ortaya koydu.
Bayraktar Lider Haber’e özel değerlendirmesinde, yılbaşında, Zonguldak’taki Sakarya Gaz Sahasında yaptığı açıklamaları hatırlattı. Türkiye’nin en büyük ithalat kaleminin enerji olduğunu dile getirdi ve hedefin, enerjide sıfır dışa bağımlılık olduğunun altını bir kez daha çizdi. Bu arada, önümüzdeki süreçte hem Karadeniz’deki Sakarya gaz sahasında arama yapan sismik araştırma gemilerimizden, hem de Gabar’daki petrol kuyularımızdan yayınlarımız olacak. Tam bağımsız Türkiye yolunda, bir gazeteci olarak ülkemiz için ne gerekiyorsa yapacak ve katkı vermeye çalışacağım.
ERDOĞAN: ÖCALAN’A EV HAPSİ MEV HAPSİ YOK
Enerji Bakanıyla özel sohbetimizin detaylarının ardından, terörsüz Türkiye yolunda bu hafta yaşanan gelişmelere geçelim. DEM Parti temaslarının ardından bu haftayı sessiz geçirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’sa, salı günü milletvekilleriyle buluştu. Milletvekillerinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a en çok yönelttiği soru teröristbaşı Öcalan’a ev hapsi iddiaları oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan Öcalan’a ev hapsi konusuna noktayı koydu. Erdoğan “Ev hapsi, mev hapsi diye bir şey yok. Adamın kendisi de çıkmak istemiyor. Bunlar nereden çıkıyor? Af diye bir şey yok. Bebek katiline af yok” ifadelerini kullanarak milletvkillerine konuya ilişkin yanıt verdi. Hedefin Terörsüz Türkiye olduğunun altını bir kez daha çizen Erdoğan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’tan da bunların halka aktarılmasını istedi.
Öte yandan planlanan adımların şehit ailelerinin hassasiyetlerinin düşünülerek atıldığı da belirtildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehit aileleri ve gazileri rahatsız edecek hiçbir şeye izin vermeyiz diyerek sürece ilişkin soru işaretlerini gidererek milletvekillerinin de detaylara hakim olmasını sağladı.
Bu hafta içerisinde ise Dem Parti İmralı heyeti ikinci kez İmralı adasına gidecek. MHP lideri devlet Bahçeli, ikinci ziyaret sonrası “silahları bırakın” çağrısının gelmesi gerektiğini ifade etmişti.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SON DERECE KEYİFLİYDİ
AK Parti grubunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündeminde bu konunun olacağını biliyorduk. Neler söyleyeceğini merakla bekliyorduk. Grup konuşmasındaki başlıkları anlatacağım ama bunca zamandır Ak Parti grubunu takip ediyorum, Cumhurbaşkanını bu kadar keyifli ilk kez gördüm. Konuşması sürekli tezahüratlarla kesildi. Özellikle Bartın ekibi, çok heyecanlıydı. Sürekli sözünü kestiler. Hele izleyicilerden bir kadın Abdurrahman Önül’den “Şafakta vuslat var” ilahisini söylerken, Cumhurbaşkanı konuşmayı bırakıp, kadının ilahiyi bitirmesini bekledi. Erdoğan’ın yüzünde hep bir tebessüm vardı. Hele CHP’nin kırmızı kartını yorumlarken bırakın tebessümü gülmemek için kendini zor tuttuğu anlara şahit oldum.
ÖZGÜR ÖZEL’İN KIRMIZI KARTI
Özgür Özel’in büyük projesi kırmızı kart Erdoğan’ın üzerinde en çok durduğu başlık oldu. Bilmeyenler için konuyu biraz özetleyeyim.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Mersin'de geçtiğimiz günlerde yaptığı açılış töreninde, saat 15’te çok önemli bir açıklama yapacağını söylemişti. Saat 15’i gösterdiğindeyse kelimenin tam anlamıyla şapkadan tavşan çıktı. Özgür Özel, herkese kırmızı kart gösterme çağrısında bulundu. “Bu kartı cebinizden eksik etmeyin” diyen Özgür Özel, “canı sıkılan yolda bunalan kartı çıkarsın” ifadesini kullandı.
Heyecanla bekleyen CHP’liler sinir harbi yaşadı. Yaşananları görmezden gelmek isteyen CHP’liler olabilir düşüncesiyle, Genel Merkez bir hamle daha yaptı. Türkiye genelindeki 1,5 milyon üyesine, kırmızı kart indirebilecekleri bir kısa mesaj gönderdi. Böylece üyeler gönderilen kısa mesajdaki linke tıklayarak kartı telefonlara indirebileceklerdi.
CHP üyeleri kampanyanın şaşkınlığını yaşarken, CHP grubu da Genel Kurulda bir anda ayağa kalkarak, hep birlikte kırmızı kart gösterdi. Bu anlarda oturumu yöneten Sırrı Süreyya Önder bile tıpkı Erdoğan gibi gülmemek için kendini tuttu.
GELELİM ERDOĞAN'IN YORUMUNA
Az önce Erdoğan'ın keyifli olduğunu anlatırken, en keyif aldığı, hatta gülmemek için kendini zor tuttuğu anların, Özgür Özel'in Kırmızı kartını yorumladığı anlar olduğunu belirtmiştim.
Türkiye’de yıllardır muhalefet sorunu yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, futbolculuk günlerinden de esinlenerek, Özgür Özel’in bu asistini gole çevirmekte zorlanmadı. “Daha bunun puzzleı pişpiriği pokeri iskambili var” sözleriyle yanıt verdi.
“Dumura uğradık” yorumu yapan Erdoğan, muhalefet edebilme konusu üzerinden yine CHP’ye yüklendi. “Ana muhalefet mi ilkokul müsameresi mi belli değil” yorumunu yaptı. Erdoğan kırmızı kart olayı hakkında konuşurken tüm salonun yüzünde tebessüm vardı.
ESED Mİ ESAD MI TARTIŞMALARINA NOKTA!
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündeminde iç gelişmelerin yanısıra dış politika da yoğun şekilde yer aldı. Suriye’nin geçiş döneminde Türkiye oldukça aktif rol oynuyor. Partisinin MYK’sını ve kabineyi toplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan 8 Aralık’tan sonra bakanları görevlendirmiş, Suriye’nin yeniden inşası için gerekli incelemelerin yapılmasını istemişti. Erdoğan grup toplantısındaki konuşmasının büyük bölümünü de Suriye’ye ayırdı. Erdoğan CHP’nin sürece bakış açısının da değiştiğini söylerken geçtiğimiz dönemlerdeki ifadeleri anımsattı. Asıl çelişki içinde olanın muhalefet olduğunu, CHP’nin olayları okumayı beceremediğini ifade etti.
“Esed ile birkaç kez görüştüm” diyen Erdoğan Esad’ın 2011’den itibaren süreci yönetemediğini söyledi. Esad’ın reform yapacağını söylediğini, ancak sözünü tutmadığını kaydetti Erdoğan. Olayların farklı bir boyuta gittiğini, Esad’ınsa demokratik taleplere bile şiddetle karşılık verdiğini, kendi halkını kanlı yöntemlerle bastırmaya çalıştığını söyledi. Sözlerinin devamında ise “Aslında bunun adı Esed değil Esad. Bizi bile böyle alıştırdılar” diyerek Esed mi Esad mı tartışmalarına da nokta koymuş oldu.
SURİYE’DEN TÜRKİYE’YE İLK HEYET
Tüm bu gelişmeler yaşanırken, Suriye’den Türkiye’ye tarihi bir ziyaret de bu hafta gerçekleşti. Şam’dan Ankara’ya yeni dönemin ilk üst düzey ziyareti olarak gerçekleşen bu gelişme oldukça kritikti. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye Dışişleri ve Savunma Bakanları ile İstihbarat Başkanını kabul etti. Kritik ziyarette 3+3 formatında heyetlerarası görüşme de gerçekleşti. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın da eşlik etti. Söz konusu ziyaret Ankara’da, Türkiye ile Suriye arasındaki diplomatik ilişkilerdeki uyumun yansıması olarak tarihe geçti. Benim de, başından sonuna takip etme şansı bulduğum toplantının ana gündem maddesi Suriye’ye yönelik ekonomik yaptırımların kaldırılması ve uluslararası toplumun Suriye’nin yeniden inşasına destek vermesi oldu. Suriye’nin yeniden inşası için yaklaşık 600 milyar dolarlık bir fon gerekiyor. Yeni yönetim, yaptırımların kaldırılmasının bu süreci hızlandıracağını belirterek, uluslararası toplumdan destek bekliyor. Öte yandan Ankara her kritik görüşmede olduğu gibi burada da terörle mücadele vurgusu yapıldı. Türkiye bir kez daha Suriye’nin terörden arındırılması için destek vermeye hazır olduğunu dile getirdi.
Görüşme sonrası kameralar karşısına geçen Hakan Fidan ve Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan Şeybani, Suriye’de yeni bir sayfa açıldığını belirterek, bölgenin teröre yuva olmayacağını bir kez de kameralar karşısında dile getirdi.
GÜLER: DÜZEN KURMAYA ÇALIŞAN YENİ YÖNETİME SAYGI DUYMALIYIZ
Grup toplantısı öncesinde bakanlarla sohbet etme fırsatı da buluyoruz. Gündem Suriye iken Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’e de grup toplantısı öncesi “Suriye’ye sınır ötesi operasyon hazırlığı var mı?” sorusunu yönelttik. Bakan Güler, Türk Silahlı Kuvvetlerinin daima her türlü göreve hazır olduğunu söyledi. “Zaten halihazırda her şey devam ediyor” dedi.
Güler. Suriye’deki yeni bir yönetim olduğunu, onlara saygı duyulması gerektiğini ifade etti. Güler yeni yönetimin de PKK/YPG’yi istemediğini, Suriye’de devam eden bir süreç olduğunu, yeni yönetimin de bir düzen kurmaya çalıştığını, biraz daha bekleyip görmek gerektiğini kaydetti.
Her hafta Perşembe günleri gerçekleşen Milli Savunma Bakanlığı haftalık basın bilgilendirme toplantılarında da, hem basın müşaviri ve Bakanlık sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk’e hem de Bakanlık kaynaklarına yönelttiğimiz bir soru olan Suriye’ye sınır ötesi operasyon konusu, AK Parti grup toplantısı öncesinde Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in verdiği bu cevapla netleşmiş oldu.
