Narin hayattan koparıldığında sekiz yaşındaydı.
Okula gitmesi oyun oynaması gereken yaşta küçük bedeni toprağa verildi.
Her çocuğun dünyasında en güvenilir çevresini oluşturan anne ve babası yoktu son vedasında...
Korkunç ki en büyük şüpheliler de en yakınlarıydı.
Belki de yaşadığı sekiz yıl boyunca en güvenli olduğu yer oldu bedeninin emanet edildiği toprak...
Katledildiği köye defnedilmesine kimsenin gönlü razı olmadı.
Minik Narin hayatının elinden alındığı acımasızca öldürüldüğü köyün mezarlığına defnedildi.
Medyada canının değerinden çok bölgenin sosyolojik, dini hatta etnik yanı konuşuldu.
Tek yaşan alanı sosyal medya olan çoğu kişiyse bir savcı hatta hakim rolünü üstlendi.
Bir toplumbilimciymiş gibi analiz yapmaya kalkışanlar etkileşim aldıkça daha da abarttı paylaşımlarını...
Aile içindeki çarpık ilişkiler tüm bölgede normal ve sıradan algısı oluşturulmaya başlandı.
Hatta "bazı şehirlerimizde gelenektir" bu durum denildi. Güneydoğu illeri işaret edilerek...
Tepki gösterilirken konunun özünden uzaklaşıldı.
Tavşantepe köyünde yaşayanlara yöneltilen suçlama ve eleştiriler anlaşılır ancak...
Bolca itham içeren söylemler ilerleyen günlerde Diyarbakır geneline hatta bölgeye dönüktü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Narin üzerinden toplumda ayrışmaya yol açan bu sanal paylaşımlara tepkisini geçtiğimiz günlerde katıldığı Mevlid-i Nebi programında şu sözlerle dile getirdi:
“Hiçbir vicdanın kabul etmeyeceği bu vahşet öne sürülerek aile müessesesi hedef alınıyor. Dini kurumlar hedef alınıyor hatta ve hatta Diyarbakır halkı ve Kürt kardeşlerimiz hedef alınıyor. Açık söylüyorum bu vicdansızlıktır, fırsatçılıktır, ikiyüzlülüktür.”
Tam da böyle oldu.
Sosyal medyada linç çalışması başlatıldı.
Belki de olaydan en fazla etkilenen Diyarbakır halkı hedef gösterildi.
Tıklanma izlenme ve etkileşim fırsatçıları ikiyüzlülük yaptı.
Sadece Kürtler değildi hiçbir suçu yokken karalananlar...
Narin'in bir amcasının imam olması da sonuna kadar kullanıldı fırsatçılar tarafından...
Dini kurumların güvenilirlik ve saygınlığına zarar vermek için nefret içerikli söylemler ortaya atıldı.
Bunu yapanların derdi Narin de değildi.
Neden cinayete kurban giden çocukları değil de Narin'i "dert" edinmişlerdi?
Çünkü Narin'in yaşadığı çevrenin muhafazakar, dindar görüntüsü ve Narin'in Kürt bir ailenin çocuğu olması fırsatçılar için son derece malzemeleştirilebilirdi.
Çocuk narin fırsatçı ve ikiyüzlülere malzeme oldu...
Çocuk Narin haberlere görsel oldu...
Çocuk Narin imamın yeğeni oldu...
Çocuk Narin Kürt oldu ama...
Çocuk Narin çocuk olamadı...