2023 yılıyla ilgili ne hayallerimiz vardı. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını bile ağız tadıyla kutlayamadık. Şubat ayında meydana gelen deprem başta olmak üzere acı üstüne acı yaşadık. Yılın son haftasındaysa kendi ülkemiz dururken Cumhuriyetimizin ve Türkiye Futbol Federasyonu’nun 100. yılını yurtdışında da kutlamak amacıyla, Galatasaray ve Fenerbahçe arasındaki Türkcell Süper Kupa maçını 29 Aralık akşamı Krallıkla yönetilen Suudi Arabistan’da yapmaya karar verdik.

***

Galatasaray ve Fenerbahçe, cuma akşamı Riyad'daki Al-Awwal Park'ta karşı karşıya gelecekti. Ama Suudi Arabistan,  İstiklal Marşı'nın okunmasına, Galatasaray'ın Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafının yer aldığı tişörtlerle çıkmasına ve Fenerbahçe'nin Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözünün yer aldığı pankartla çıkmasına izin vermedi. Şaşırdık mı? Hayır. Krallıkla yönetilen bir ülke cumhuriyetin reklamını yaptırır mı kendi toprağında?

***

Elbette Atatürk’ü ve onun sözlerini siyasi buluyorlar. Çünkü Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet kendi rejimleri için bir tehdit. Atatürk gibi bir liderin çıkmasından saltanatlarına son verilmesinden dolayı ödleri kopuyor.  Atatürk’ün gölgesinden bile korkuyorlar. Ama ÜLKEYİ idare eden hanedan ailesi yurt dışında gittikleri kapalı yerlerde saltanatın sefasını sürüyor. Buna Türkiye de dahil.

***

Daha önce de örnek vermiştim. 2009 yılında Antalya’ya gelen Arabistan prenslerinden birini beraberindeki arkadaşlarıyla Mardan Otelin diskosunda çilingir sofrasında yakalamıştım. Locadaki masaya alkollü içki taşıyan garsonların biri gelip diğeri gidiyordu. O yıllarda çalıştığım Akşam ve Güneş Gazetesinde Arabistan prensinin diskodaki eğlencesiyle ilgili yaptığım haber  “Arabistan’da Allah, Antalya’da yallah başlığıyla yayımlanmıştı.

***

Elbette hepsi böyledir demiyorum. Ama içeride başka, dışarıda başka olanları da çıkabiliyor. Böyleleri savundukları rejimin tam tersini yaşıyorlar. İçi başka, dışı başka.  O prensin Antalya gezisine Büyükelçilik çalışanları da eşlik etmişti. Maç konusuna gelince; Arabistan Atatürk posterlerine bile tahammül edemeyince, Olayın krize dönüşmesi üzerine Galatasaray ve Fenerbahçe sahaya çıkmadı.  Maçı iptal edip ülkemize döndüler. Özetle Atatürkçülük galip geldi. Sancılı bir 2023 geçirdik. Ama Atatürk’ün önderliğinde ilan edilen Cumhuriyetimiz artık 101 yaşında. Yeni yılımız kutlu olsun.

***

Öte yandan gazetecilik hayatımda siyasetten, turizme, polis- adliyeden ekonomiye, magazinden kültür sanat haberlerine kadar her türlü haberin takibini ettim.  Ancak Futbol haberleri hiç ilgimi çekmedi. Çünkü takımlarımızda yığınla yabancı oyuncu var. Ben seyrettiğim maçta Türkiye’nin yetiştirdiği sporcuları görmek istiyorum. Transfer edilen yabancıların oynadığı maçtan zevk almıyorum. O nedenle ben her spor kulübünün kendi futbolcusunu kendisinin yetiştirmesi taraftarıyım. Parayla sporcu transferlerine sıcak bakmıyorum.

***

Örneğin Antalyaspor’da Antalya’nın yetiştirdiği futbolcuların oynamasını isterim. Ama ne yapıyoruz? Dışarıdan futbolcu transfer edip oynatıyoruz. Yığınla para harcıyoruz. Onlara ödediğimiz paraları bu topraklarda yetişen çocuklara harcasak daha iyi olmaz mı? Yıllar önce bir belediyemiz basket takımına yurtdışından birçok yabancı sporcu almıştı. O yıllarda bir bankacı tanıdığım bu yabancı basketçilerin hesaplarına yatırılan paraları kuruşu kuruşuna dövize çevirip ülkelerine gönderdiğini anlatmıştı.

***

Bir zamanlar fırtına gibi esen o basketbol takımından bugün liglerde yok? Niye? Çünkü o basketçiler ülkelerine döndü. Dökme suyla değirmen dönmüyor çünkü. Şayet bu paralar Türk sporcuları için harcansaydı,  belki de Türk sporu belki de bugün çok daha iyi noktalara gelecekti. Yeni yılda sporda da millileşmek dileğiyle. Yaşasın tam bağımsız Türkiye.