Dün yayınlanan köşe yazımızda okulların açılması ile birlikte olabilecek muhtemel tehlikelere karşı sorumluluk alması gereken kurumları uyarmıştık. Bugün de uyarılması gerekenleri şimdiden uyaralım ki bazı şeyler sadece aklımızda kalmasın. 
***
Görevini yapması gerekenler eğlence, şenlik, festival konser peşinde koşarken unutabilirler. O yüzden biz uyarı görevimizi yapalım hem de erkenden yapalım ki sonra tarih tekerrürden ibarettir demeyelim. 
***
Malum havalar artık yavaş yavaş normal seyrine dönüyor. Aşırı sıcaklar gitmeye, eylül ayı ile birlikte sonbahar mevsimi de ülkemize hakim olmaya başladı.
***
Sonbahar aylarının gelmesiyle birlikte bazı bölgelerimizde aşırı yağışlar da tehlike çanlarını çaldırıyor. İşte sorumluluk makamında olanlar ki bazıları daha ilk kez o koltuklara oturdukları için henüz kış tecrübesi yaşamadılar. 
***
Allah kötü bir şekilde tecrübe kazandırmasın elbette. Hiç istemeyiz öyle bir durum olmasını ama görünen köy de kılavuz istemez. İklimlerin değiştiği bir dönemde yazı aşırı sıcak geçiriyorsak kışı da aşırı yağışlı geçirebiliriz. 
***
Bu sebeple şimdiden ilgili kurum ve kuruluşlar görevlerini titiz bir şekilde yapmalı ve olabilecek felaketlerin önüne geçmeli. 
***
Mesela rögar kapaklarının temizlenmesi, ağaçlardan dökülen kuru yaprakların mazgalları tıkaması, sera ve bitki artıklarının dere yataklarındaki şu geçişlerine engel olması yapılacak çalışmalarla sona erdirilmelidir. 
***
Eğer bu dediklerimiz yapılmaz, bazı bölgelerde hiç olmayan alt yapı ivedi bir şekilde çözülemez ise dünya kenti dediğimiz yerler Venedik gibi olur ve şehrin içerisinde araçlarla değil gondollar ile gezilmek durumunda kalınır. 
***
Bu bağlamda hem DSİ bölge müdürlüğü ekipleri hem de belediye başkanlarına büyük sorumluluk düşüyor. İnşallah onlar da üzerine düşen sorumluluğun farkındadırlar.