Geçtiğimiz hafta cumartesi günü Antalya’nın Kepez ilçesindeki Güneş Mahallesi’ndeydim. Burada Cumartesi günleri bitpazarı kuruluyor. Ağırlıklı olarak buradan Suriyeliler alışveriş yapıyor. Baktım bir kamyonetin kasasında bir Atatürk büstü de var. Satmak için getirmişler. 3 bin liraymış. Alüminyum malzemeden yapılmış. Cumhuriyetimizin kurucusu ulu önder Atatürk’ün büstünün bitpazarına getirilip 3 bin liraya satışa çıkartılması açıkçası içimi çok acıttı.

Nedenine gelince; Çünkü heykeller bir düzenin sembolüdür. Bizim ülkemizin düzeni de Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’tir. O nedenle her ilde, ilçede, meydanlarda okullarda Atatürk heykelleri ya da büstleri vardır. Resmi kurumların duvarlarında, yöneticilerin odalarında Atatürk’ün portresinin yer almasının da nedeni budur. Bütün ülkelerde de böyledir. Roma İmparatorluğu döneminden beri devam eden bir gelenektir. Bir savaş olduğu zaman ilk saldırıya uğrayan da o ülkenin meydanlarındaki heykellerdir Çünkü o heykellerin yıkılmasıyla düzene son verilmek istenir.

***

Atatürk’ün büstünün bitpazarında satılması belki suç değil. Ama üzücü bir durum benim için. Keşke görmez olaydım. Çok ağırıma gitti. Öte yandan burası Antalya’daki Suriyeli nüfusun belki de en fazla ikamet ettiği mahalle.  Nedenine gelince;  Antalya toptancı sebze ve meyve halinin dibindeki bu mahallenin çoğu gecekondulardan oluşuyor. Ancak tapusuz bir yer değil. Mahalledeki gecekondu sahiplerinin çoğu bundan 20 yıl önce MHP’li Mehmet Atay’ın Belediye Başkanlığını yaptığı dönemde tapularına kavuştular. Mülkiyet sorunu çözümlendi diye sevinmişlerdi. 

Ancak aradan geçen çeyrek asra yakın süreye rağmen bu bölgede parsellerin çoğunda halen kentsel dönüşüm gerçekleştirilemedi. Çünkü üzerinde gecekonduların olduğu parsellerin çoğu ada bazlı. Her bir parsel ortalama 10- 15 bin metrekare. Her birinde yüz kadar hissedar var. Belediye de hissedar. Ama hissedarlar bir araya gelip arsalarını müteahhide veremiyorlar. Bazılarına ulaşılamıyor da. Nerede oldukları bile belli değil. Zaten bu kadar büyük ölçekli arsaları altından kalkabilecek müteahhit de bulunamadığı için gecekondular öylece orada kalmış durumda.

***

Yaşanan bu problemden dolayı mahalledeki gecekondular Suriyeli düzensiz göçmenlere teslim edilmiş durumda. Suriyelilerin oturdukları evlerin elektrik ve su abonelikleri de başkalarının üzerinde. Çünkü Antalya’da ikametgah verilmiyor.  Kayıt dışı yaşadıkları için üzerlerine abonelik alamıyorlar. Bir suç işlemeleri halinde ara ki bulasın. Yaşadıkları adreslerde görünmüyorlar çünkü.

Bu durumdan rahatsız olan mahallede yaşayan hissedarlar bir an önce bu bölgenin kentsel dönüşüme tabi tutulmasını istiyor. 27594 adanın hissedarları bu konuda defalarca belediyeye başvuru yaptıklarını ancak bir sonuç alamadıklarını söylüyorlar. Hissedarlar “Acaba bu bölgeyi Suriyelilerin barına bilmesi için mi çözüme kavuşturmuyorlar” diye düşünmeye başlamışlar. Çünkü burada kentsel dönüşüm yapılırsa bölge Suriyelilerden de temizlenmiş olacak. Onların kayıt dışı barınma imkanları ortadan kalkacak. 27594 ada 1 No’lu parseldeki hissedarlar şimdi de ortaklığın giderilmesi davası açılıp arsalarının yok pahasına satılmasından endişe ediyorlar. Kurdukları sosyal medya gurubu üzerinden bu konunun dillendirilmeye başlaması üzerine endişelerini dile getiren hissedarlar geçmişte müstakil parsellerden oluşan mahalledeki imar planının belediyenin yaptığı plan değişikliği ile ada bazlı hale dönüştürülerek çok hisseli içinden çıkılmaz bir hale getirildiğini söylüyorlar.

***

Mahalleli bu sorunun çözülmesi için ada bazlı parsellerin ya yeniden planlanıp eskisi gibi küçük parsellere dönüştürülmesini ya da Kepez Belediyesi’nin Kültür Mahallesinde gerçekleştirdiği gibi kentsel dönüşümüne tabi tutulmasını istiyorlar. Arsaları Müstakil parselden ada bazlı parsele dönüştürerek mülkiyet sorununa neden olan imar planını yapan belediyenin çözümü de üretmesi gerektiğini söylüyorlar.  Bu taleplerinde haksız da değiller.

SON SÖZ

Şimdi önümüzde 31 Mart seçimleri var. Mahalleye her partiden aday oy istemek için gelecektir. Birçok söz de verilecektir. Mahalleliye tavsiyem gelenlerin yaptığı konuşmaları kayda alın. Verdikleri sözleri cep telefonu kamerası ile kameraya çekin. Seçimden sonra da kapılarına dayanın. Seçildikten sonra sözünü tutmayanları da o videolarını yayınlayıp ifşa edin.