Dikkat, köpek var!
Köpekler hayatımızın bir parçası.
Candırlar, dostlardır, sadıktırlar.
Vefalıdırlar.
Nankörlük nedir bilmezler.
Kediler ve köpekler hayatımızın birer parçalarıdır.
Evlerimizde, bağlarımızda, bahçelerimizde, çiftliklerimizde besleriz, severiz.
Afet zamanlarında can bulurlar.
Hayat kurtarırlar.
Ancak sokaklarda birlik içinde yaşarlarken gruplaşmaya başladılar.
Azgınlaştılar.
Saldırganlaştılar.
Son on yılda atmış insanın ölümüne neden oldular.
Köpek saldırılarından kurtulmak isterlerken kazaya uğrayıp sakatlananlar oldu.
Ben yaşamım boyunca iki kez sokak köpeklerinin saldırısına uğradım.
Eşim uğradı.
Kızım yedi sekiz köpeğin saldırısına uğradı ve hastanelik oldu, raporları var.
Saymakla bitiremeyeceğim kadar insan saldırıya uğradı sokak köpekleri tarafından.
Sokaklardaki başıboş köpeklerin sayısının on milyonun üzerinde olduğunu söylüyor ilgililer.
Yok kısırlaştırılıyormuş
yok barınakmış!
Geçin bunları.
İğdiş edilen köpek sadece çiftleşmiyor.
Saldırmalarına engel olmuyor.
Köpekler artık sokaklarda çeteleşmeye gittiler.
Herkes bunun böyle olduğunu hem söylüyor hem görüyor.
Ben hayatımda birçok yeri gezdim, gördüm, dolaştım ama Bursa Uludağ Üniversitesi bölgesinde ve Görükle’deki kadar köpeğin çokluğunu hiçbir yerde görmedim.
..Ve çok nahoş olarak Görükle sokaklarında ve ana kulvarlarda köpek dışkılarından geçilmiyor.
Bunların çevreye ne kadar mikrop saçtığını bilmemek olmaz.
İnsanlara, çocuklara, kadınlara, erkeklere, gençlere ve hemen herkese canları istediği zaman saldırıyorlar sokak köpekleri.
O saldırılardan kaçmak isterlerken insanlar maalesef kazalara uğruyor ya da canlarından oluyor ya da yaralanmalar, parçalanmalar, sakatlanmalar oluyor.
Bu gibi durumlar ve yaşananların bir kısmı kameralarla sabit.
Öyleyse ne yapalım?
“Dikkat! Köpek Var” diye levhamı asalım her yere?
Devlet bu konuda ne diyorsa, bilirkişiler ne diyorsa, yasalar ne diyorsa o yapılsın.
Ötesi yok.