Mustafa Bozbey, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğunda 1 yılı geride bıraktı.

Geçen süre zarfında Belediye Meclisinde çoğunluğu elinde bulunduran Cumhur İttifakı grubu, ‘yapıcı muhalefet’ tarzıyla ‘Bursa ve Bursalıların menfaatine olan her adıma destek’ verdi.

Hatta Meclis’te öyle konular oldu ki CHP’li üyelerin destek vermediği yerde Cumhur İttifakı üyeleri destekledi. Örnek Bursaspor’a yer tahsisi konusu…

Buna rağmen Sayın Bozbey, vaatlerine ve projelerine odaklanmak yerine Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin CHP tarafından politik bir aparat gibi kullanılmasına çanak tuttu.

CHP’li bir belediye yolsuzlukla gündeme geldiğinde hemen onu gölgelemek ve algı yönetmek adına Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin önceki yönetimine ilişkin karalama faaliyeti yürütüldü.

Esasında Sayın Bozbey, nasıl bir yönetim sergileyeceğini seçim gecesi ortaya attığı ve ispatlayamadığı ‘Belediyenin önüne tırlar yanaştı’ iddiasıyla göstermişti, sonrasında da şaşırtmadı.

Önce ateşe maşa uzattı. İddialarını, kendi partisinin değil bir başka partinin milletvekiline taşere etti. Sonra kendisi kamuoyunun önüne çıktı ama sunduğu ‘tasarlanmış’ olduğu anlaşılan ‘belgeler’ alay konusu oldu.

Üzülerek ifade etmeliyim ki 2024, Bursa adına kayıp bir yıl oldu. Sayın Bozbey, görev süresinin yüzde 20’sini bitirirken vaatlerinin yüzde 2’sini bile gerçekleştirememesi bir kenara devraldığı projeleri dahi bitiremedi. Örnek Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi Otoparkı…

Medyacılarla hemen her buluşmasında ‘mali tablolar’ odaklı konuşan Sayın Bozbey, önceki yönetime dair hukuki yollara başvurulacağından dem vurdu ama ortaya somut bir netice çıkmadı.

‘Hak, hukuk, adalet’ derken hesap sırası daha görevinin ilk yılında Sayın Bozbey’e geldi.

AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, dün Sayın Bozbey ve belediye yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu.

Bozbey ve sorumlulara yönelik ‘görevi ve güveni kötüye kullanıp kamuyu zarara uğratmak’ gerekçesiyle kamu davası açılması talep edildi.

Savcılığa başvurusu öncesi Bursa Adliye Sarayı önünde basın açıklaması yapan Sayın Gürkan, yalnız değildi. İl ve ilçe yöneticilerinin yanı sıra belediye başkanları ve milletvekilleri de oradaydı.

Suç duyurusu ile Başkan Gürkan, ‘Sayın Bozbey’in Temmuz 2024’te CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in kenti ziyaretinde Bursa Büyükşehir Belediyesi kasasından yaptırdığı 1 milyon 409 bin 805 TL tutarındaki resmî belgeli harcamanın’ hukuken incelenmesini istedi.

Bu harcamaların hem etik hem de hukuk yönünden tartışmalı olduğunun altını çizen Sayın Gürkan, “Söz konusu ziyaret kapsamında yapılan ödemelerin kamu menfaatine uygunluğu şüpheli olup, şeffaflıktan uzak bir yönetim anlayışını da gözler önüne sermektedir” ifadelerini kullandı.

Sayın Gürkan’ın, Sayın Bozbey başta olmak üzere CHP’li yerel yöneticilere yönelik kullandığı ‘kamu yararının gözetilmemesi’, ‘hizmet üretmekten uzak durulması’, ‘liyakat ilkesinin hiçe sayılması’, ‘partizan kadrolaşma yapılması’, ‘akraba atamaları’, ‘taciz iddiaları’, ‘adrese teslim işler’ gibi ifadeleri öne çıktı.

AK Parti tarafından bitirilen projelerin ‘açılış töreni’ adı altında yeni yapılmış gibi halka sunulmasını ‘algı belediyeciliği’ diye tarifleyen Sayın Gürkan, Sayın Bozbey’in devraldığı işleri tamamlayamamasını Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi’ndeki otoparkla örnekledi.

Bursa kamuoyunda gündeme gelen farklı iddiaların da aydınlatılması gerektiğini vurgulayan Başkan Gürkan, Cumhuriyet Savcılarını göreve davet etti.

Aynı gün bir açılışta konuşan Mustafa Bozbey’in Bursaspor’un şampiyonluğunu kendine mal etmesini kınayan AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Büyükşehir Belediye Meclisinde CHP’li üyelerin Bursaspor’a yer tahsisi konusunda ret oyu verdiği hatırlattı.

Başkan Gürkan, Cumhur İttifakı’nın en başından beri ‘Bursa’nın menfaatini’ gözeten bir yaklaşımda olduklarını ve Bursaspor’a da sonuna kadar destek verdiklerini vurguladı.

Açıkçası Cumhur İttifakı’nın ‘yapıcı muhalefet’ yaklaşımı dolayısıyla bugüne kadar Sayın Bozbey’e kente değer katması adına yeterli ölçüde sabır gösterdiğini ifade etmeliyim.

Dünkü suç duyurusuyla da AK Parti, Bursa’da beklenen etkin muhalefet sürecinin ilk fitilini de ateşlemiş oldu.

Şüphesiz her türlü hukuksuzluğun yargıya taşınması gerekiyor bu ve bundan sonraki süreç için de aynı yol izlenecektir fakat bu, muhalefet görevini hukukun üstüne yıkma kolaycılığına dönüşmemelidir.

Bursa kamuoyunda halkın tevdi ettiği görevi bihakkın yerine getirmek ve çarpıklıkları her bir vatandaşa en anlaşılır şekliyle ulaştırmak gerekiyor.

CHP ‘yerelde iktidar olmanın sancıları’ içerisinde kıvranırken Cumhur İttifakı’nın halka gerçekliği tarifleyen bir saha etkinliği göstermesi elzemdir.

Bu yönden Cumhur İttifakı ortaklarının ‘Ramazan Ayı’ boyunca dinamik bir görüntü verdiğine şahit olduk. Fakat bu, henüz yolun başı sayılır.

Öte yandan bugün, Büyükşehir Belediye Meclisi’nin nisan ayı toplantısının ikinci oturumunda görüşülecek ‘2024 yılı Faaliyet Raporu’ kapsamında Cumhur İttifakı üyelerinin tutumu da önümüzdeki döneme dair bir referans niteliği taşıyacak.

İzleyip göreceğiz, saygıyla…