Günlerdir hem gazetedeki köşemde hem de Lider Haber TV’de her cuma yaptığım “Z Raporu” isimli programımda değerli gazeteci ve akademisyen arkadaşlarımla birlikte dile getiriyorum. Seçim yaklaştıkça provokasyonların artacağına, dikkatli olunması gerektiğine dikkat çekiyordum.

İşte, sonunda seçimlere 7 gün kala malum provokatörler sahneye çıktı! Hem de tam Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın milyonlarla buluştuğu günün akşamında. Zamanlama manidar falan değil düpedüz planlı bir hareket. Tüm haber kanallarının ‘Büyük İstanbul Mitingi’ni konuşmaları gerekirken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ne yaptı etti, tüm gündemi değiştirdi.

Şöyle bir bakalım: Ekrem İmamoğlu, liseyi bitirene kadar Trabzon’da yaşadı. Trabzon - Erzurum arası 261 km. İki kent insanı da çoğu zaman komşu kentte zaman geçirirler. Birbirlerini çok iyi tahlil ederler. Bu yüzden İmamoğlu boşuna Erzurum’u seçmedi.

Ayrıca bakmayın şimdi İmamoğlu ailesinin HDP’ye şirin gözükmek için zafer işareti yaptığına, Ekrem İmamoğlu lise yıllarında Ülkü Ocakları’na giderdi. Dili geçmiş zaman kullanıyorum çünkü onun en yakın arkadaşlarını çok yakından tanıyorum.

Şimdi hem ülkücülerin hassasiyetini bileceksin hem de Erzurum’u sosyopolitik olarak çok yakından tanıyacaksın. Sonra da “ben bir şey yapmadım; Erzurum’da ülkücüler bana saldırdı” diyeceksin. Hadi oradan!.. Bir kere sen “Ülkücüler beni taşladı” cümlesini değiştir. “Ben kendimi taşlattım” de...

Gelin şimdi devletin valisi, belediye başkanı ile CHP de dahil olmak üzere; tüm siyasi partilerin açıklamalarını okuyup yorumlayalım.

Ben okudum, kendi yorumumu sizlerle paylaşıyorum.

Bir kere bu kaosa sebebiyet veren Cumhuriyet Halk Partisi Erzurum İl Başkanlığı’nca, “Ekrem İmamoğlu’nun İl Seçim Kurulu Başkanlığı’na miting için başvurusu yok. İlde esnaf ziyareti yapılacaktır” deniliyor. Sonra CHP trolleri, “Ekrem Başkan miting alanına sokulmuyor, miting alanını belediye başkanı vermiyor” diye Twitter atıyor. Bir kere artık son 10 gün ve seçim propagandaları başladı. Bu süreçte siyasi partilerin toplantı ve gösteri izinlerini valilik değil, YSK veriyor. Yani Miting alanlarının tespiti, miting izinlerinin verilmesi, her türlü seçimle ilgili yönetim, İl Seçim Kurulu’nun emrindedir. İl Seçim Kurulu da Erzurum’da miting alanlarını belirlemiş, Ekrem Bey’in metazori otobüsünü çekip de konuşma yaptığı yer miting alanı değil. Zaten görüntüler de açık; taşlamaya başlayan grubun CHP İl Başkanlığı ile ilişkileri var...

Şimdi koskoca devletin valisini savunmak bana düşmez ama valiyi de “görevini yapmadı” diye suçlamak, provokasyonun başka boyutu.

Bence, bu provokasyonların nelere mal olabileceğini Ekrem İmamoğlu gitsin de Temel Karamollaoğlu abisine sorsun. Sivas’ta Madımak Oteli yakıldığında, Karamollaoğlu Sivas Belediye Başkanıydı. Yıllarca herkes “belediye başkanı itfaiye göndermedi” diye eleştirdiler.

Ben biliyorum, o olayda Karamollaoğlu’nun en ufak bir dahli veya ihmali yok ama yıllarca bu suçlamayla karşı karşıya kaldı. Evet, ama o alanda provokatörler halkı galeyana getirdi. Sonuçta iş mağdur insanların omzuna yüklendi. Şimdi de Erzurum’da aynı oyun oynandı. Provokatörler halkı galeyana getirmeye çalıştı ama kolluk güçleri olayların büyümesine engel oldu.

 HDP SAHNEDE!

Bugün Van’da seçim çalışmalarını tamamlayıp akşam üzeri Adıyaman’a geçmek için yola çıkan Sinan Oğan’ın seçim otobüsü de Silvan’da HDP’liler tarafından saldırıya uğramış.

Aslında HDP’lilerin hedefinde Sinan Oğan varmış. Sinan Oğan son dakika karar değiştirip uçağa binmese o da seçim otobüsünde olacakmış.

Olana bakın, Cumhurbaşkanı adayını destekleyen bir parti militanlarıyla yol kesip, aday otobüsünü durdurmaya çalışıyor.

Aman dikkat, son bir hafta herkes çok dikkatli hareket etmeli! Provokatörler devrede…