Dün bir gazetede ‘Son dakika… Ümit Uysal CHP Genel Başkan adayı mı oluyor?’ başlıklı bir haber yayınlandı. Haberin detaylarını okuyunca ‘İSTEMEM SAĞ CEBİME KOY’ mantığını açık ve net görüyorsunuz.
Haberde, “CHP’de bir grup partili Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın genel başkan olması için imza kampanyası başlattı. CHP delegelerine gönderilen mesajda, “Ümitli yarınlar için, devrimci tüzük için, parti içi demokrasiyi sağlamak için, güzel günler için CHP Genel Başkan Adayımız Ümit Uysal” denilmiş.
Eeee ne olacak kardeşim ‘PERŞEMBENİN GELİŞİ ÇARŞAMBADAN BELLİ OLUR’ derler ya bu mevzu da aynen öyle olmuş. CHP’nin Tüzük Kurultayı’nda NAR SUYU (Belediye bütçesinden) dağıtıp bir tek o değişim için imza toplamıştı!
Konuya döneyim. Ümit Uysal’ın BİLGİSİ DAHİLİNDE amma söz de HABERİ OLMAYAN mesaj CHP içinde BOMMMMBAAA etkisi yaratmış. Yahu önergesi kabul görmemiş birinin SÖZDE ADAYLIĞI nasıl BOMBA etkisi yaratır ki? Etki olsa olsa CHP’lilerin ve Başkan Muhittin Böcek’in KAHKAHA sesinin etkisidir.
Mesajın tam metnine bir göz atalım isterseniz, “CHP'li yürekli, büyük ailem; gözümüz aydın! CHP Türkiye’nin umudu olmaya devam edecek. Gerçek CHP'liler yönetime geliyor. Değişimin şimdi tam zamanı. CHP'nin yürekli delegeleri; olağanüstü seçimli kurultayın yapılması CHP'nin Türkiye’nin ve çocuklarınızın yarınları için imza veriniz. Ümitli yarınlar için, devrimci tüzük için, parti içi demokrasiyi sağlamak için, güzel günler için CHP Genel Başkan Adayımız Ümit Uysal. Güçlü örgüt örgütlü toplumları var eder. Birlikte güçlüyüz. Birlikte başaracağız” denmiş.
Mesajı da Ankara’dan KAZIM isminde biri atmış. Hiç inanasım gelmedi. Çünkü acemice bir operasyon girişimi. Tıpkı BAMBUS’ta olduğu gibi. BAMBUS Uysal’ın elinde nasıl patladı ise bu da öyle olacak gibi!
Tabi bu mesajdan sonra Uysal, “Bilgim oldu tabii ama onayım olmadı. Kendiliğinden işleyen bir süreç. Genel olarak parti tabanındaki istenilen ivmeyi görememekten kaynaklanan bir huzursuzluk sonucu ortaya çıkan arayışlar. Ankara'dan Kazım Bey diye bir partili 3 kere, 3 gün üst üste beni aradı. Biz böyle şeyler düşünüyoruz dedi. Şu an bu konuda ben bir şey söyleyemiyorum, Kurultay da yeni bitti zaten dedim. Ama Kazım Bey geçen cumartesi günü kendiliğinden öyle bir yayına girişti. Mesaj yazdım, ben yaydım zannediyorlar bunu yapmayın diye. Ben yayıyorum, benim kendi iradem dedi. Yayınları bana gönderdiler bilgim öyle oldu. Kazım bey ile ömrümde hiç karşılaşmadım. Tanımıyorum. Bilgim var ama TEŞVİKİM YOK. Ben de işime gücüme bakıyorum. İşim de yoğun” diye açıklama yapmış.
Şimdi burada aklıma şöyle sorular geliyor; “Uysal böyle bir girişim yapacak ve ona sen çekil BÜYÜKŞEHİR’e aday olacak diyecekler veya sen bunları bırak MİLLETVEKİLİ ol diyecekler veya sen kendini aştın, 3 dönemde çok yoruldun ÇEKİL kenara diyecekler.”
Derler mi, demezler mi bilmem. Amma bir siyasetçi önce aşağıdan başlar ve tepelere tırmanmak ister. Kimi kademe kademe gider kimi de ZİRVEYE oynar. Tabi çıkarken bastığı dallara bakmakta fayda var.
Bu hareket Ümit Uysal’ın önünde KARPUZ sattığı BAMBUS’a ÇÖKMESİ misali önünde NAR SUYU dağıttığı CHP’ye de EL KOYMA girişiminin başlangıcının ayak sesi.
Tabi bu olay BAMBUS’a batıp çıkmaya benzemez. Benden söylemesi.
----------------------
ÇALGI ÇENGİDEN DE TASARRUF EDİN!
Hükümetin TASARRUF GENELGESİ’nden en çok şikayet edenler CHP’li belediyeler oldu! Sanki bu genelge bir onlar içinmiş ve hiçbir ödenek verilmeyecekmiş gibi bir algı oluşturuldu.
Aslında öyle değil. İller Bankası’ndan alacakları ödenekler tıkır tıkır ödeniyor. Tabi önceki borçlardan kaynaklanan taksitler kesilerek. Sadece ıvır zıvır harcamalar ve lüksten kaçınılması için yayınlanan bir geneldeydi bu.
Dün KONYSİAD toplantısına katılan CHP’li Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, “Damacanayı (su) kaldırdık arıtma yaptık, meyve suyunu kestik, 130 araç yerine 30 araç kiraladık ve buna benzer konfor tasarrufu yaparak geçmiş dönemin biriken borçlarını ödemeye başladık. Hizmetlerimizden de geri kalmadık ama hükümetin tasarruf tedbiri elimizi kolumuzu bağladı” demiş.
Yahu sen kendi ağzınla “KONFORDAN TASARRUF YAPTIK” demişsin Başkan. Demek ki bu kadar araçla işler yürütülebiliyormuş ve LÜKS geliyormuş. Hatta geçmiş dönem (CHP’li) borçlarını ödediğinizi beyan etmişiniz! Senden önce har vurup harman savrulmuş o zaman.
Sen göreve gelince ne yaptın? Ben aklımda kalanları söyleyeyim, “Babalara bez bağlama yarışı, Yarbaşçandır Yayla Şenliği, Gün Batımı Dansları, Yaz Konserleri, Yoga Hayat Park etkinlikleri!”
Vallahi Konyaaltı için 6 aylık görev sürenizde elle tutulur bir çalışmanız yok. Siz ve bu işten şikayetçi olan CHP’li belediyeler çalgı çengi işinden tasarruf etseniz sıkıntınız kalmayacak gibi.