Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, dün Bursa’daydı.

Sabahın erken saatlerinde Valilik, Büyükşehir ve AK Parti İl Başkanlığı ziyaretleri yapan Bakan Bolat, Uludağ İhracatçı Birlikleri’nde (UİB) eylül ayı dış ticaret verilerini açıkladı.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) organizasyonuyla her ayın ilk günlerinde farklı illerde gerçekleştirilen program bu kez Bursa’da düzenlendi.

Bakan Bolat, programda yaptığı konuşmada “Türkiye’nin eylül ayı ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,3 artışla 22,7 milyar dolar oldu. Ocak-Eylül dönemindeki 9 aylık ihracat ise 187,5 milyar dolara ulaştı” bilgilerini paylaştı.

Bolat, “Geçen yıl aylık ortalama 8 milyar dolar civarında olan enerji ithalatımız bu yıl aylık ortalama 5,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Enerji hariç ithalatımızı karşılama oranı yüzde 95,3 enerji ve altın hariç ihracatımızın ithalatımızı karşılama oranı da yüzde 102 oldu. Burada ithalatımızda çok önemli bir gelişme var. 3 aydır ithalatımızda düşüşe eğilimi var. Temmuz ile eylül ayı içinde ithalatta 5 milyar dolarlık gerileme var. Özellikle ağustos ayından bu yana altın ithalatımızda 2 milyar dolarlık gerileme söz konusu oldu. Cari işlemler açısından eylül ayında bir fazla göreceğiz diye ümit ediyoruz” dedi.

Bakan Bolat, Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ni ziyaret etti. Ardından Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) organizasyonunda iş insanlarıyla bir araya geldi.

Bolat, Bursa’nın dış ticaret verilerini paylaştı: Bursa’nın ihracatı 2022’de 12,8 milyar dolar olarak yüzde 10’a yakın artışla yer almıştı. Burada işletme merkezi anlamında bu rakam veriliyor. Faaliyet bazında ise Bursa’nın ihracatı 16,7 milyar dolardır. İthalatta da 2022’de 10,2 milyar dolar işletme bazında, faaliyet merkezi bazında ise 14,7 milyar dolar ithalat yapmıştır. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 125,5’tur. Bursa’mız net ihracatçı pozisyonda bir şehrimizdir.

‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür’ mottosuna vurgu yapan Prof. Dr. Ömer Bolat, “Bursa'nın gelişmişlik düzeyini Türkiye'nin yarısına yayabilmiş olsaydık bugün kişi başına milli gelirimiz 2,5 katı, 25 bin dolar olabilirdi” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) ihracatçıya günlük reeskont kredi limitini 3 milyar liraya çıkardığı hatırlatan Bakan Bolat, “Finansmana ulaşma sorunu kalmadı. Finansman maliyeti konusunda da yarın güzel bir haber duyacaksınız. Piyasa şartlarından çok daha iyi bir şekilde finansman imkânı bollaşacak” müjdesi verdi.

Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’ın ifade ettiği üzere Bursa gibi şehirlerin sayısını artırmalıyız, ekonomik refah sağlayacağına şüphe yok. Bursa, kapasitesi ve potansiyeliyle her yönden model bir kent.

Ancak Bursa’nın ihracatçı kent kimliğinin ağırlaştığını görüyoruz. Önceleri en fazla ihracat gerçekleştiren ikinci kent konumundaki Bursa, bugün üçüncü sırada ki yakın gelecekte dördüncülüğe de gerileyebilir.

Ülke ihracatının cumhuriyet tarihi rekorları kırdığı dönemden geçerken Bursa’nın halen 2018 yılı performansının gerisinde kaldığını TİM’in açıkladığı resmi rakamlarda görüyoruz.

Elbette ülkemiz sınırları arasında tüm şehirlerin gelişmişliğini ve ekonomiye katkısını ayrım yapmaksızın ele almalıyız fakat Bursa’nın son 5 yıldaki seyrini özel olarak incelemeliyiz.

Şüphesiz 2020 yılındaki pandeminin etkisi var ama özellikle lokomotif sektörlerde rekabet içinde olduğumuz şehirler ihracatını artırırken Bursa’da gerileme yaşanıyor.

Nüfusu, ekonomisi, sektörel çeşitliliği ile Bursa’nın büyümesi için daha fazla desteğe ihtiyacı var.

Özellikle de şehrin planlı hale getirilmesi, lojistik imkanlarının geliştirilmesi, nitelikli insan kaynağının sürdürülebilir kılınması gibi başlıklarda ivedi adımlar atılması gerekiyor.

Büyümeyi yalnızca nicelik olarak değil nitelik olarak da düşünmeli ve küresel ticaretin yeni oyununa ayak uydurmak adına sanayide yeşil dönüşümü daha da hızlandırmalıyız.

Dünya Bankası finansmanıyla bu başlıkta birtakım adımlar atılıyor. Ancak Bursa’da sanayinin durumuna baktığınızda sorunun yalnızca finansman olmadığı görülüyor.

BTSO’daki programda Başkan İbrahim Burkay’ın ifade ettiği organize ticaret bölgelerini ve serbest ticaret bölgeleri fikrinin gerçekleşmesi halinde küçük ve orta ölçeklilere de bir çeki düzen vereceği aşikar.

‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür’ fikrini benimseyen ve ‘Bursa gibi şehirler oluşturmalıyız’ tespitini dile getiren Sayın Bakan Bolat’ın ve hükümetin Bursa’nın daha fazla desteklenmesi gerektiğini de görüp kabul etmesi gerekiyor.

Hava, deniz ve demir yolu ulaşımının Bursa’da ticaretin ihtiyaçlarına göre şekillenmesi gerektiği ve bu alanlardaki yatırımların artık nihayete eriştirilmesinin elzem olduğu yadsınmamalı.

Öte yandan Bursa’nın ihracatçı kent kimliğindeki sanayi payının büyüklüğüne kapılıp tarım, turizm ve hizmet sektörlerindeki gücünü de göz ardı edilmemeli. Bu alanlarda da kente mevcuttan daha fazla destek verilmeli.

Çünkü Bursalı müteşebbislerin girişim becerisi, uluslararası ticaret tecrübesini muhafaza etmek zorundayız.

Bursa’yı model alarak başka illerde bu seviyede bir gelişmişlik yakalama fikri güzel ama bu kentteki iş insanının iş yapma birikimine erişilmesi yıllar alır.

Bu gerçekten hareketle bizim bu tecrübeye yatırım yapmamız, iş yapan ve yapabilenin önünü daha fazla açmamız gerekmez mi?

Bursa’da finansal zorluklar nedeniyle üretimden çıkan sanayicilere her geçen gün bir yenisinin eklendiğini duyuyoruz. Oysa bu insanlar onlarca ülkeye ihracat yapıyor veya yapabilecek düzeyde işi biliyor.

Ama bugün bazıları üretimden çıkıp gayrimenkule dönmeyi daha karlı görüyor.

Bu durum, bir doğal ayıklanma mıdır? Yoksa zayıflama mı? İşin içindekiler daha iyi bilecektir. Fakat bizim gördüğümüz hem üretimde hem de istihdamda eski iştah yok…

BTSO’daki toplantı açılış konuşmaları sonrası basına kapalı devam etti. Sanki bizler, sorunları bilmiyor ve görmüyoruz.

Aksine iş insanının gözünden okunuyor hali… Öyle ki ‘mecburen, mecburiyetten’ süzülüyor yanaklarından…

Saygılarımla…