Ortalık toz duman.

Karma karışık.

Her şey ortada ama kimse olanlara anlam veremiyor.

Görüyor, izliyor ama bir şey yapmıyorlar.

Kimi zaman sinirleniyor...

Kimi zaman asabileşiyor...

Kimi zaman hop oturup hop kalkıyor...

Kimi zaman ağlıyor...

Kimi zaman "Bu karda da olmaz artık" diyor, haykırıyoruz.

Peki sonra?

Oturup kalkıyoruz.

Çaresiziz.

Ne için böyle diyorum?

İsrail'in soykırım yapmasına diyorum.

Orta Doğu toz duman.

Sonra?

Güzellik salonu açıp milyonlarca para ile oynayan...

Videolar çeken...

Lüks arabalara binen...

Kamyonlar dolusu güllere boğulan...

Saçına başına dolarları saran...

Altın kahveler içen medya şovmenlerinin sonu ise tıka basa dolu olan cezaevleri oldu.

Var mı öyle har vurup harman savurmak!

Garip gurebanın gözünü gönlünü yakmak!

Lüks hayat sürmek!

Kara para, haram para aklayacak; sonra "Ne oldum delisi" olacaksın!

Peki ya sonra?

Koğuşlarda hüngür hüngür ağlayacağınızı göremediyseniz, sonunuzun nereye gittiğini bir aklı başında büyüğünüzde mi söylemedi?

Medya şu ara medya şovmenlerinin kelepçelerini gösteriyor.

Orada ortalık toz duman.

Sonra?

Siyaset arenasına bakıyorum.

İyi Parti fokur fokur.

Ne oluyor kimse kestiremiyor.

İstifaların ardı arkası kesilmiyor.

Hani merkez parti olacaklardı?

Güçleneceklerdi!

Demek ki olmuyormuş.

Güçlü bir muhalefete ihtiyaç var.

Bu gerçek.

CHP bu işi yüklenemedi.

Kılıçdaroğlu gitti.

Onunla da CHP hükümet olamadı.

Getirildi Özgür Özel.

Özel ile olur mu?

Olmaz.

Daha ilk dakikalarda milletin büyük çoğunluğunun hoş bakmadığı adamlara selam çakmak ile hükümet olunmaz.

Bir de "Emanetçilik" konusu çıktı.

Boşuna mı çıktı acaba?

Velhasıl ortalık içeride de, dışarıda da toz duman.