Sıcak çok sıcak... 

Antalya’nın bunaltıcı sıcaklığından herkese merhabalar. Antalya hiç şüphesiz ki dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Lakin yaz aylarında her geçen gün artan sıcaklığı ve yükselen nemiyle güzelliğine gölge düşürüyor.  

***

Tatil yapmak için farklı şehirlerden gelen misafirler bile Antalya’nın sıcağı ve neminden dert yanıyorlar. Antalya’ya gelen tatilciler klimalı odalardan dışarı çıkmak istemezken, Antalya’ da ikamet eden bizler ise bu zorlu mücadeleyi her geçen yıl misliyle veriyoruz. 

***

Şimdi gelelim sıcak havaların insanlar üzerinde bıraktığı bedensel ve ruhsal zorluklara... 

***

Her şeyden önce güne başlarken bile mutsuz başlıyoruz birçoğumuz. Sabaha kadar durmadan çalışan klimaların altında yatmaktan her yerimiz tutulmuş bir vaziyette uyanıyoruz ve ilk andan güne yenik başlıyoruz. Kapıdan dışarı çıktığımız an ise asıl kabus başlıyor...  

***

Bu durum ise sadece günlük yaşam tempomuzu bozmakla kalmıyor iş verimimizi bile düşürüyor. Sosyal çevremizle gerginlikler yaşıyor, olaylara ve kişilere karşı tahammül seviyemiz azalıyor.  

***

Dikkat ederseniz eğer yaz aylarında sokaklarda, trafikte kavga oranlarında da artış söz konusu. Patlamaya hazır bir bomba gibi geziyoruz. Ceviz kabuğunu doldurmayacak mevzular nedeniyle maalesef telafisi olmayan büyük kayıplar yaşıyoruz. Kornaya bastın, yanlış yere aracı park ettin, benim önüme direksiyon kırdın vs. gibi basit olayları sıcak hava ve yoğun nemin hissettirdiği baskıyla gözümüzde büyütüp olayları daha da bir çıkılmaz hale sokuyoruz. Sonrası mı? Sonrası geçmişler ola...  

Peki, bu dayanılmaz yaz sıcaklarından olumsuz yönde etkilenmemek için neler yapmalıyız?  

***

Mümkün olduğunca öğle saatlerinde dışarı çıkmamakla kendimizi her türlü riskten koruyabiliriz. Dışarı çıktığımız anlarda ise kalabalık ortamlara girmemeye özen göstermeliyiz diye düşünüyorum. Yaz aylarında hayatımızı ne kadar izole yaşarsak o kadar bedenen, ruhen sağlıklı bireyler olmamız çok da zor değil. 

***

Ekonominin insanlar üzerindeki etkisinin de her geçen gün sınırları zorladığını göz önünde bulundursak eğer; hayatımızda ne kadar az insan o kadar çok huzur mümkün diyebiliriz. 

***

Dediğim gibi ne yazık ki herkes patlamaya hazır bir bomba! Kimin ne zaman, nerede, nasıl, kime patlayacağı belli değil.  

***

Aşırı sıcaklarda herkes kendi önlemini alırsa eminim ki strese neden olan tehlikelerden de kendimizi korumuş olacağız.