Son birkaç gündür yaşanan bir tartışma Peygamber Efendimizin asırlara ışık tutan ve hala da günümüzde inananlara rehberlik eden o güzel Hadis-i Şerif’lerinden birisini aklıma getirdi. “Emaneti ehline teslim ediniz!” İnananlar için çok açık bir şekilde yol gösteren bu sözün kıymetini elbette bilenler olduğu kadar bilmeyenler de olacaktır sözüm ona Müslüman mahallesinde.
Sözüm ona Müslüman Mahallesi diyorum çünkü öylesine tipler var ki sözde Müslümanlığı kimseye bırakmaz ama iş icraat geldiği zaman da salyangoz satmaya çalışıyor.
Neyse konumuza dönmek gerekirse hafta içerisinde yayınlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile üst düzey bürokraside adeta tayin rüzgarı esti.
***
Birçok kurumun genel müdürü, müdürü yardımcısı farklı görevlere atanırken yerlerine de vakit kaybetmeden atamalar yapıldı. Bu kurumlardan bir tanesi de Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü…
Cumhurbaşkanı Erdoğan o kurumun başına da öyle bir isim getirdi ki toplumun özellikle sanatla uğraşan kesiminin “helal olsun” demesini bekliyorduk adeta.
***
Ama boşuna beklemişiz çünkü kafa yanı, tıynet aynı, zihniyet aynı. Hep dışlayan, hakir gören, kendinden olmayana yaşam hakkı sunmayan, nefes almasını bile istemeyen bir yaklaşım tarzı…
Yahu kardeşim sevinseniz ya; bu ülkenin Cumhurbaşkanı adeta emaneti ehline teslim edercesine hayatını tiyatroya adamış, sanat camiasının önemli bir ismi olan Tamer Karadağlı’yı Devlet Tiyatroları Genel Müdürü olarak atamış.
***
Ne güzel işte sanat camiasının içinden gelen, tiyatronun tozunu yutmuş, sorunlara vakıf ve çözümleri bilen bir insan o görevde. Sanat camiasının bu kararı sevinle karşılamasını bekliyorduk ama ne görsek iyi?
***
Bulaşık yıkamaktan sadece elleri değil beyni pörsümüş sözüm ona kendini sanatçı zanneden karşı mahallenin sokakta kalmışı başlamış kendince beyanlar vermeye.
Neymiş efendim oraya Cumhurbaşkanı atama yapamazmış, sanatçı atanmazmış falan filan…
***
Beyni pörsümese o atamayı sütçünün, tüpçünün veya simitçinin yapmayacağını, Cumhurbaşkanı’nın yapacağını bilir de ne yaparsın işte zalim kader…
Allah akil fikir yoksunlarından, idrak ishaline yakalanmış şuursuzlardan ve eli, beli, dili, beyni pörsümüşlerden aziz milletimizi korusun.