Örseleyici ve zorlayıcı olumsuz yaşam olayları ile baş edebilen bireyler “sağlam ve dayanıklı” olarak değerlendirilir. Önceki yazımızda belirttiğimiz gibi Honda, Steve Jobs ve Aşık Veysel’in hayat yolculuklarında karşılarına çıkan olumsuz olaylardan güçlü çıkabilmeyi başarabilmiş, bir anlamda psikolojik sağlamlık ve dayanıklılık düzeyi yüksek bireylerdir.

***

Psikolojik sağlamlığı yüksek bireyleri diğerlerinden ayıran, yaşadıkları zorlayıcı olayların onları güçlendirmesidir. Psikolojik sağlamlığı yüksek bireyler, düştükleri yerden toparlanma gücünü kullanarak kalkarken kendi sağlamlık güçlerini de geliştirirler.

***

Yaşamın zor ve acı duygularını kabul ederek, bu duygularla birlikte iyileşme yönünde kendilerine yol açarak, deneyimlerinden güçlenerek, çözümler üreterek çıkmayı başarırlar. Yaşamsal zorluk ve güçlük, onları güçlendirir.

***

Araştırmalar psikolojik sağlamlığın geliştirilebilir olduğunu göstermektedir. Yaşadığımız yüzyılda geçek şu ki, stres kaçınılmazdır. Stres ve yaşamsal zorluklarla baş etmede önemli bir faktör de psikolojik sağlamlığı güçlendirmektedir.

Psikolojik sağlamlığı geliştirmek için ise şunlar önerilmektedir;

-Yaşadığımız olayların her birinin bizlere yeni şeyler öğrettiği, yaşam becerilerimizin gelişimini desteklediğine dair farkındalık kazanmak ve her yaşantıyı bir öğrenme süreci olarak değerlendirmek. Yaşadığımız olaylar ile ilgili “bu bana ne öğretti?” sorusunu sorabilmek ve bu bakış açısına sahip olabilmek.

-Sıradanlıktan uzaklaşarak, hayatımıza farklılıklar katabilmek, kendimize farklı beceriler ekleyebilmek için yeni girişimlerde bulunmak.

-Sosyal ilişkilerimizi güçlendirerek, dostlarımızla ilişkilerimizi güçlendirmek, duygularımız gören, destekleyici ve şefkatli insanlarla bağ kurmak ve bu bağlarımızı güçlendirmek

-Ruh sağlığımızı güçlendiren, sağlıklı beslenme, hareket, egzersiz, spor ile ilgilenmek, doğa ile temasta kalarak, doğada ve açık havada zaman geçirmek.

-Yaşamımızda bizlere ilham veren amaçlar bulmak ve yaşamı anlamlandırmak. Yapmak istediklerimizi ertelemek yerine, küçük adımlar atmak, ulaşılmaz görülen büyük hedefler yerine, “bu gün başarabileceğim, gitmek istediğim yere beni ulaştıracak ne yapabilirim?” sorusunu sormak.

Psikolojik sağlamlık, insana özgü her zorlayıcı durumun içinde bir armağan gizli olduğunu kabul edebilmek, düşememek değil, düştükten sonra kendi ellerinden tutabilmek, umutla hayat yolculuğuna kaldığın yerden devam edebilmektir.

Yolunuz açık, umudunuz bol olsun…