Her yıl başka bölgelere tatil yapmaya giden yaban kazlarının yolu bu yıl da ülkemize düşmüş. 
Adını duydukları turizm bölgelerine uçmuşlar.
Gruplar halinde gezelim demişler.
Sahile, denize, alışveriş yerlerine gitmiş,dolaşmışlar.
Yaz sıcakları bunaltmış kazları.
Su içmek istemişler.
Uğramışlar bir büfeye.
Kendi dillerince su demişler.
Büfeci zeki.
Kurnaz.
Hokkabaz.
Cambaz.
Soyguncu.
Bakmış ki bunlar yaban kazları.
Seslenmiş çırağına:
"Ver oğlum ordan bir küçük su" diyerek ellerini ovuşturmuş keyifle gülümseyerek.
Kaz'a uzatmış.
Kaz almış bakmış bu küçük su kendini kanıksatmayacak.
İşaret diliyle büyüğünden istediğini anlatmış.
Büfeci cambaz, bir boy büyük sudan vermiş.
Kaz bir yudumda içmiş.
"Kaç lira vereceğim" demiş.
Su henüz boğazından geçmemişken boğulacak gibi olmuş.
Gözleri fal taşı gibi açılmış.
"Beş dolar" demiş büfeci.
Kaz kazıklandığını anlamış kazıklanmış gibi o anda orada donup kalmış.
Şikâyet etmiş büyük kazlara.
Ayrılmışlar oradan.
Gez, dolaş derken acıkmışlar sonra.
Girmişler bir lokantaya.
Lahmacun istemiş. 
Tadımlık değil, doyumluk.
İki tane olsun demiş garsona.
Hafif acılı istemişler.
Yemişler.
Kalkmışlar.
"Hesap lütfen" demişler.
Hesabı görünce mideleri yanmış, kavrulmuş.
Otuz dolar yazıyormuş ödeme fişinde.
Akdeniz sahillerinin sıcaklığı Kemer sıktırmış.
Apartmanın Bodrum katı misali boğmuş.
Fethiye hanımın kazları yolduğu gibi yolunmuşlar.
Canları çok sıkılmış.
Gece uyumak için girdikleri sade görünümlü uykuhane den sabah çıktıklarında bu kez  soyulduklarını anlamışlar.
Çünkü adam başı Türkiye parasıyla beşer bin lira ödemişler.
Bu durum çok ama çok zorlarına gitmiş kazların.
Birbirlerine bakmışlar tıslayarak ve:
"Bir daha buralara  gelmeyelim.Gelmek isteyen arkadaşlarımıza da gelmemelerini, burada her şeyin çok çok pahalı olduğunu, açıkça soyulduğumuzu anlatarak başka turizm ülkelerine gitmelerini söyleyelim" diye kendi aralarından konuşmuşlar.
İşte Türkiye'ye gelen ve nasıl soyulduklarını dile getiren yaban kazlarının son durumu.
Duyuyorum ki kazlar artık eskisi gibi uçarak keyifle Türkiye'ye gelmiyor, başka ülkelere Yunanistana, Mısır'a, İspanyaya,İtalya'ya gidiyorlarmış.
Turizm bölgelerinde sokaklar artık tenha imiş.
Oteller ardı ardına kapanıyormuş.
Sahillerde yerli kazlar varmış tek tük.
Şimdi o bölgelerdeki işletmelerine  bir tavsiyem var.
Bunu mutlaka yapsınlar.
Alsınlar ellerine bir saz ve başlasınlar "Kendim ettim kendim buldum" türküsünü çalıp söylemeye.