Geçtiğimiz günlerde duayen gazeteci büyüğümüz Ali Tongülüs Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz hakkında bir yazı kaleme almış, “Kepez halkı kandırılıyor mu?” diye sormuş. Ne yalan söyleyeyim yazı CUK diye oturmuş. Çünkü Başkan Kocagöz, cezaevinden çıktıktan sonran resmen değişime uğramış. Tıpkı kalp ameliyatı olduktan sonra değişen insanlar gibi.
Çünkü Mesut Kocagöz’ün seçim öncesi verdiği sözler ile icraatlar birbiri ile örtüşmüyor. Hele bir de işten işçi çıkarma konusu var ki tam bir YILAN HİKAYESİ! Neyse ben Ali abimin yazısına geleyim. Antalya Kepez Belediyesi’nin basın bürosu tarafından kamuoyuna servis edilen habere göre Başkan Mesut Kocagöz, HER GÜN 7’den 70’e yaklaşık 100 kişiyi makamında ağırlıyormuş.
Vallahi ben başkanın kapısında numaratör falan görmedim. Eğer ÖZEL KALEM deftere yazıyorsa sayfalar almaz, bilgisayara kaydediyorlarsa diskler yetişmez bu kadar rakama!
Bültende, “Büyüklerin ellerinden öperek hürmet gösteriyor, çocukları hediyelerle sevindiriyor, gün boyu halkın yanında bulunuyor, onlarla sıcak bir diyalog kuruyor. Vatandaşların sorunlarını dinleyip çözüm üretiyor. Ayrıca her çarşamba düzenlediği Halk Günleri ile de vatandaşlarla buluşmaya devam ediyor, hemşehrilerinin istek ve taleplerini dinliyor. Sorunları yerinde çözüme kavuşturmak için ilgili birim müdürlerini ve başkan yardımcılarını da toplantılara dahil ediyor. Halkla iç içe olmayı ve ulaşılabilir olmayı birincil öncelik sayıyor” deniyor.
Buna ben KUYRUKLU YALAN derim. Neden mi? Yahu adam göreve geldiği günden beri hala bana randevu veremedi. Ha bu yazıyı da onun için yazdığımı zannediyorsanız yanılırsınız. Kimseyle zorla görüşme gibi bir derdim, maddi ilişkim, rant derdim yokta ondan.
Bültene bakınca çok harika görünüyor değil mi? Habere göre, Kepezliler böyle bir başkana sahip olduğu için çok şanslı bir ilçe olmalı öyle mi? Ama hiç de öyle değil.
Gelin hep beraber bir bakalım KEPEZLİLER MESUT mu DEĞİL mi? Benden değil, Ali abime anlatan ve KEPEZ HALK GÜNÜNE katılan vatandaşlar anlatsın. Sonuçta ben Konyaaltı’nda oturuyorum. Hoş orasının da buradan kalır tarafı yok da.
Vatandaşa göre, “Kepez’de düzenlenen Halk Günleri tam bir fiyasko. Milleti bir salonda topluyorlar, Başkan Mesut Kocagöz geliyor, ‘merhaba, nasılsınız’ falan diyor. 5 dakika bile durmadan çekip gidiyor. Vatandaş bir şey anlatmaya çalışınca da YETKİSİZ bir iki görevli ile baş başa kalıyor. Sonra belediyenin yetkililerinden hiçbirine ulaşamıyoruz. Başkan’a ulaşmak Cumhurbaşkanı’na ulaşmaktan daha zor (Kocagöz, koruması olmadığını söylüyor). Biz derdimizi özellikle Başkan’a anlatıp bir çözüm bulmasını isteyeceğiz, ama Halk Günü’nde bile 5 dakika sadece görebiliyoruz. Başkan Mesut Kocagöz seçilinceye kadar hep içimizdeydi, bizimle olmaya falan söz verdi, ama şimdi kendisine ulaşmamız mümkün değil. Meğer resmen KANDIRILMIŞIZ, hala da KANDIRILIYORUZ.”
Maalesef CHP’nin halkçı olduğunu iddia eden Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz ile Kepez halkının ilişkisi böyle. Manzara ise hiç iç açıcı değil, gelen gideni aratıyor.
Ben ve bu işlerin içinde yer alanlar belediye başkanlarının işlerinin yoğun olduğunu bilir. Lakin vatandaş BAŞKANDAN para-pul istemiyor, ya sokağına asfalt, ya çöpüne temizlik, ya da ulaşımına kolaylık, BAŞKANA ve diğer yetkililere kolaylıkla ulaşabilmek istiyor. Yüz yüze konuşmak, anlatmak istiyor.
Tabi aralarından birkaçı da iş-aş talep ediyordur. Çünkü kamuoyunda belediyeler hep iş kapısı olarak görülüyor. Ama bir Başkan’ın BAŞKAN olmasının ana nedeni zaten vatandaşın derdiyle uğraşmak değil midir? Kaldı ki öyle söz vermemiş miydi Mesut Kocagöz.
Arazisine rant kazandırmak için plan tadilatı isteyenlerin, ballı ihale peşinde koşanların derdiyle daha az uğraşabilir mi diyorum Kocagöz? Veya yakınlarının kadrosu için BAKANLIK BAKANLIK dolaşmamalı mı diyorum? Ama nafile.
Partililerinin bitmek-tükenmek bilmeyen taleplerine, DURUN diyebilir mi ki? Sanmam. Halk Günleri’nde vatandaşa 3-5 saat ayırabilir ve sorunları gerçekten dinleyip çözüm üretebilir mesela. “Ceeee” deyip kaçmamalı mı sizce?
Hem Ali abi hem de ben bunları yazdık yazmasına da, KALIBIMI BASARIM Mesut Kocagöz ve ekibi DUDAK BÜKÜP geçecektir. Çünkü o da tipik bir CHP’li Başkan olmuş artık. Yani, hem kel hem fodul. Yani süslü sözlerin, yalan vaatlerin ve sloganların arkasına saklanmış bir Başkan. Böyle olmasaydı, Kepez halkı “MEĞER RESMEN KANDIRILMIŞ” der miydi?
Lafın özü KEPEZLİ KANDIRILDI. Hem Kepez hem de Kepezliler hiç MESUT değil.