Öyle gizli falan değil açıktan teröre destek veriyor.

Bölücülüğün propagandasını yapıyor.

Ülkenin milli marşını reddediyor.

Bayrağını yok sayıyor.

Kurucu liderine ve seçilmiş cumhurbaşkanına hakaret ve küfürler ediyor.

Şehirlerin adını değiştiriyor.

Teröristin heykelini dikiyor.

‘Terörist sizi tükürüğünde boğar’ diyerek meydan okuyor.

Sırtını terörün yuvalandığı dağlara mağaralara dayıyor.

Her türlü bölücülüğe imza atıyor.

Kör gözün parmağına cinsinden bunca hainlik yaptıktan sonra da parti kurabiliyor!

Seçimlere katılabiliyor!

Meclis’e girebiliyor!

Hazine’den yardım alabiliyor!

Belediye yönetiyor!

Bizim sol yumuşaklar da buna ‘demokrasi’ diyor!

Omurgasız, korkak ve asalaklar!

Dünyanın bir başka ülkesinde böyle bir demokrasi var mı acaba?

Ne yöne çeksen oraya uzayan demokrasi yumuşaklığı ‘yeter!’ haddine çoktan ulaştı.

Türk’e böyle bir demokrasi lazım değil!

***

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, son günler tartışmalı gündemine ilişkin açıklama yaptı.

“PKK terör örgütünün siyasi uzantısı olan DEM Parti’nin kazandığı belediyelerde skandallar art arda yaşanmaya başladı” diyen MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, beyanatının devamında şunları söyledi:

“Mardin Belediyesi’nde İstiklal Marşı okunmasının reddedilmesi, Diyarbakır Belediyesi’nde Türk bayrağının kaldırılması, Bağlar Belediyesi’nin ölen teröristin anısına heykel yaptırması, Tunceli Belediyesi’nin sosyal medya hesabının isminin ‘dersim’ olarak değiştirilmesi açıkça bölücü bir kalkışmadır.

Vatandaşımıza hizmet götürmekle görevli olan belediyeler ne yazık ki Dem Parti’nin işgalinde asli işlerine başlamadan Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve milli egemenliğimize karşı saldırıya geçmiştir.”

Ülke bölücü terör örgütü pkk’nın siyasi uzantısının kazandığı belediyelerde adeta özerklik iddiasına temel dayanak oluşturacak adımlar atarken Atatürk’ün partisi olduğu söylenen ve kendilerini ‘Atatürkçü’ tanıtan yumuşakçalardan ses yok!

Sayın Büyükataman, bu güruhun içine düştüğü bataklığı da ortaya koyuyor:

“Diğer taraftan DEM Parti ile ‘Kent Uzlaşısı’ adı altında sinsice ittifak yapan CHP tüm bu olanlara sessiz kalmış ittifak ortağına karşı tek bir söz edememiştir.”

“Türk devletinin bu bölücü ihanete göz yumması söz konusu değildir” diyen Sayın Büyükataman, yapılması gerekenleri sıralıyor:

“Belediyelerin görevi şehirlerimize hizmet etmektir. Ancak DEM’li belediye başkanlarının böyle bir niyeti olmadığı açıkça gözler önündedir.

Terör örgütünün piyonlarının işgali altında olan belediyelerimize Türkiye Cumhuriyeti devleti gereken tedbirleri ivedi bir şekilde alacaktır.

Belediyelerimiz en kısa zamanda Türk milletine ve Devletine karşı saldırıya geçen bu terör uzantısı kadrolardan temizlenmeli ve milletimize teslim edilmelidir.

Türkiye, CHP’nin beslediği, terör partisi DEM’in oynadığı bu sinsi garabetten kurtulmalıdır.

Terörle mücadele her alanda geliştirilmeli ve bölücü teröristler en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.

Türk milletinin terörün siyasi uzantılarını siyaset sahnesinde görmeye daha fazla tahammülü yoktur.

Bu doğrultuda Genel Başkanımız sayın Devlet Bahçeli’nin, terör partisinin kalıcı bir şekilde kapatılması konusunda yaptığı uyarıların ne kadar doğru olduğu bir kez daha anlaşılmıştır.

Belediyelerimiz bir an evvel terör yandaşlarından temizlenmeli, Türk Bayrağı ve İstiklal Marşı ile sorunu olan bu parti en kısa sürede kapatılmalıdır.”

***

Bölücü terör örgütü pkk ve uzantılarıyla mücadele yalnızca Şanlı Türk Ordusu’nun omuzlarına yüklenmemeli, acilen başta siyasi olmak üzere ekonomik ve sosyal alanlarda da mücadele başlatılmalıdır!

Büyükşehir’de Kandil’in vergi müfettişi gibi para toplayanlarla, Kandil’in istihdam ofisi gibi çalışanlarla, özünde terör propagandasından ibaret her türlü sivil ve sosyal faaliyetle de mücadele edilmelidir.

Büyükşehirlerde zenginliğinin kaynağı şüpheli ve şaibeli olanlara ivedilikle hesap sorulmalı; uyuşturucu ve kaçakçılık ile zenginleşen ve teröriste vergi ödeyen Kandil mudilerine gereken ceza kesilmelidir.

Sanayici, müteahhit, iş adamı, hukukçu, sanatçı, akademisyen kılıklı teröre destek veren bölücüler hak ettiğini bulmalı!

Yoksa mı? İşte tarih orada!

Saygıyla…