Kıymetli okur, lütfen hatırlayınız.

Seçim gününe gelene kadar gerçekle ilgisi olmayan çok sayıda iddia ortaya atıldı... Fakat hiçbirisi 14 Mayıs gecesi İmamoğlu’nun ağzından dökülen ‘aramızda kalsın, kazanıyoruz’ ifadesi kadar utandırmadı!

Daha önce paylaşmıştım. Bu, siyasetin kampanyası değil kampanyanın siyaseti...

Kampanya pragmatist bir yapıdır ki eğer dirayetli değilse siyasetçiyi elinde bir kuklaya çevirir...

Siyasetçinin ‘kahraman’ olarak görüldüğü bizim gibi toplumlarda kampanya siyasetine kapılan politikacı, uyduruk bir senaryoda üçüncü sınıf aktöre dönüşür.

İtiraf edildiği gibi kazanamayacağı ve kazanamadığını bile bile ‘kazanıyoruz’ dedirtir.

Sonra da gayet pişkince ‘İlk turda zaten kazanmayı beklemiyorduk’ denilir.

Ardından utanmanın sınırları zorlanır: “Biz, seçmenimizi kandırıyorsak size ne?

Ucuz senaryoda rol kesen politikacı, esasında halk nezdinde imajını böyle lime lime eder...

Üzücü olan politikacının itibarını sıfırlaması değildir! Esasen beis, kampanyanın faydacı yaklaşımının, bir kesimin politikasının temeli haline gelmesinde görülür.

Oysa demokrasilerde politikanın esası, halkın talepleri olmalıdır.

Şimdi görüyoruz ki sözde ‘muhalif’ kesim, iktidar nimetlerini bir ganimet gibi paylaşabilme rüyası içinde her türlü yola başvuruyor.

Temelleri tabana dayanmayan politikalar, en ufak sarsıntıda eksen değiştiriyor.

Görüyor ve yaşıyoruz...

İşte karşımızda Türkçü Kılıçdaroğlu...

Yavuz Ağıralioğlu, çok iyi özetledi:

...Arkanıza Atsız'dan iki tane kitap koyuyorsunuz, bununla Türkçü olduğunuzu gösterdiğinizi sanıyorsunuz. Allahtan seçim iki tur üçüncü tur olsa herhalde İslam İşbirliği Teşkilatı'na gidip halifeliğe soyunacak Kemal bey. Kılıçdaroğlu, Akşener için 'Arada Asena damarı tutar' demişti. Bizim ülkücülüğümüz ara sıra nüks etmez..”

Aslında üçüncü tura gerek yok, daha ilk turda Sayın Kılıçdaroğlu, Seyyid Kemal olmadı mı?

Yabancı seçmen!

Seçime doğru bir şaibe de yabancı seçmenler üzerinden oynandı.

Muhalif mahalle tarafından milyonlarca Suriyeli ve Afgan seçmen olduğu iddiaları ortaya saçıldı.

Halkın zihnini bulandıran sahte içeriğe kaynaklık eden merkez, döndü dolaştı yine kendi kendini yalanladı.

YSK verilerinden yaptıkları derlemeyle ‘yabancı seçmen’ sayısını açıklayan taraf kendileri oldu.

‘Milyonlarca’ dedikleri Suriyeli seçmenin 168 bin, Afgan seçmenin ise 24 bin civarında olduğunu gördüklerinde kendi iddialarını yalanlamaktan mahcup olmadılar.

Yetmedi, ‘yabancı seçmen’ kategorisine Suriyeli, Afgan ile birlikte Bulgaristan ve Almanya doğumluları da eklediler.

Onlara göre 14 Mayıs’ta oy kullanma hakkı bulunan 348 bin Bulgaristan doğumlu vatandaşımız yabancı seçmen!

Almanya doğumlu yaklaşık 210 bin vatandaşımız, yabancı seçmen!

Beyler emin olunuz ki yabancı olan seçmen değil sizsiniz! Bu düşünce yapınız ile halka yabancı bir noktadasınız! Öyle ki geldiğimiz noktada kabahati, halka fatura ettiğinizi de gördük...

***

İkinci tur...

14 Mayıs sonuçlarından hareketle özellikle iktidar kanadında kazandık havası seziliyor...

Evet milletvekilliğinde CHP yalnızca 10, HDP ise 13 ilde birinci...

İstanbul, Ankara, Bursa başta olmak üzere kalan illerin hepsinde AK Parti birinci çıktı... (Bu tabloya bakıp hem 6 gün sonraki hem de 10 ay sonraki seçimler için umutlananları şimdiden uyarmak gerek...)

Oy oranı ve milletvekili sayısı düşmüş olsa da AK Parti, 14 Mayıs’ta teşkilatları adına istediğini aldı.

Cumhurbaşkanlığı seçimi ise ikinci tura kaldı.

Meclis’te CHP ve HDP toplam 23 ilde birinci çıkarken Cumhurbaşkanlığında Kılıçdaroğlu’nun 30, Erdoğan’ın ise 51 ilde önde olduğu görüldü.

Aradaki dört puanlık fark, ikinci tur açısından pozitif sayılabilir. Fakat, bu kez katılımın 14 Mayıs yoğunluğunda olmama ihtimali göz önünde bulundurulmalı...

14 Mayıs’a gelene kadar olduğu gibi halen sahada en çok çalışanın Sayın Erdoğan olduğunu söylemek boynumuzun borcu. Teşkilatlar ise zafer edasında...

28 Mayıs sonrası AK Parti’yi büyük değişimler beklediğini görmek güç değil!

Öte yandan 28 Mayıs’a doğru tüm parti teşkilatlarının mahallelerinde sıkışıp kaldığı da ortada.

Kazanamaması halinde CHP’de kazan kaldıracaklar şimdiden hazırlık yapıyor...

İl başkanlarının ‘temayül yoksa istifa ederiz’ tehdidine boyun eğen Akşener’in de yolculuk hazırlığında olduğu duyuluyor.

Liste dışı kalan bazı önde gelen isimlerin 28 Mayıs sonrası söyleyeceği çok söz var...

Emin olun Haziran, Mayıs’tan daha hareketli olacak.

Temmuz ise Haziran’dan daha hararetli...

Saygıyla...