Bursa’da Mustafakemalpaşa ve Karacabeyli domates üreticileri dün eylem yaptı.

İki ilçenin kesiştiği ‘Eski Pancar Kantarı’ noktasında toplanan üreticiler İzmir Yolu’nu trafiğe kapadı.

İki ilçenin Ziraat Odası başkanları basın açıklaması yaptı. Üreticilerin ‘hükümet istifa’ sloganı atması gündeme oturdu.

***

Aslında bu eylemin yapılacağını pazartesi gününden biliyorduk. Dünkü yazımda da duyurmuştum.

Eylem, Mustafakemalpaşa Ziraat Odası Başkanı Mehmet Aydemir ile Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem tarafından organize edildi.

Tarlada 1 kg domatesin alım fiyatının 1,5 liraya kadar düşmesi, üreticiyi maliyetlerini dahi karşılayamaz hale getirdi. Esasen ürünlerde fiyatların düşmesinin birçok nedeni var.

Birincisi salça fabrikalarının depolarının stokla dolu olması, ki bunun nedeni de salça ihracatına getirilen kısıtlama oldu. Fabrikalar ihracat yapamazken üreticinin sesi çıkmadı.

İkincisi tahıl, mısır, pamuk, pancar gibi ürünlerde alım fiyatının düşük açıklanması diğer bölgelerde de üreticiyi yüksek getiri ümidiyle salçalık domates üretimine yöneltti.

Üçüncüsü bu yıl yaz mevsiminde sıcaklıkların 15 gün öne gelmesiyle birlikte üründe erken hasat yapılması, alım-üretim-satım-ihracat takvimini bozdu.

Dördüncüsü mevsimsel etkiler (kırağı/don) dolayısıyla hemen her yıl ürünlerde yaşanan rekolte kaybı bu sene olmadı aksine üretim miktarı arttı. Yani arz fazlası oluştu.

Beşincisi sözleşmeli/taahhütlü tarım uygulamasının yaygınlaşmamış olması, üretimde bu tip verimsizlik/karsızlık gibi sorunları doğurdu.

Altıncısı sürekli artan üretim maliyetleri, üretici açısından ürün alım fiyatlarının düşük karlı kalabilmesinin önünü kapadı.

***

Hal böyle olunca da üretici, traktörüyle yola düştü. Neyse ki yollara domates dökülmedi.

Jandarma ekipleri, yolu trafiğe açmak için uzun süre gayret gösterdi.

İlçelerin kaymakamları oradaydı. Konuşturulmadılar.İl tarım müdürü oradaydı. Konuşturulmadı. İlçe tarım müdürleri oradaydı. Konuşturulmadı.

Muhalif siyasiler ise konuşturuldu. Onlar da ezberlerini savurmaktan öteye geçemedi.

‘Hükümet istifa’ sloganı, spontane gelişmemiş pankartları dahi hazırlanmıştı. Bu yönüyle eylemin politik bir amacı olduğu da açık. Ki bu da doğal.

Üreticileri ikna etmek için Vali Mahmut Demirtaş, olay yerine ulaşmak üzere yola çıktı.Kilitlenen trafikte zaman kaybedildi. Vali Demirtaş gelip konuşana kadar ‘hükümet istifa’ videoları dört bir yana yayıldı.

Vali Demirtaş, geldi ve konuşup üreticiyi ikna ederek yolu trafiğe açtı. Vali Bey’in çabasını takdir etmek gerekir.

***

Ki Vali Demirtaş, 2 gündür bu konuyla ilgileniyordu. Yoğun mesaiharcayan Vali Mahmut Demirtaş, konunun tüm muhataplarıyla bir dizi toplantılar yapmıştı. Ve birtakım kararlar alınmıştı.

Hatta toplantıya katılan ve dünkü eylemi önceden açıklayan Karacabey Ziraat Odası Başkanı Erhan Erdem, görüşmemizde bana ‘Vali Bey’den Allah razı olsun’ demişti.

Vali Bey’in talimatıyla fabrikalar ürün alımına başlamıştı. İş dünyasına, zincir marketlere, tarım krediye görevler verilmişti. Sorun gündelik olsa da çözülüyordu.

Erdem’e telefon görüşmemizde ‘madem sorun çözüldü neden eylem yapıyorsunuz?’ diye sormuş farklı illerde intihar girişiminde bulunan çiftçilerden örnek verip üreticinin sesini duyurmak istediklerini ve taahhütlü olmayanların da destek beklediğini söylemişti.

***

Peki, bu eylem neden oldu?

Şayet Bursa Valiliği, 2 gün boyunca yaptığı toplantılarda alınan kararları kamuoyuna iyi duyurabilseydi bu eylemin haklı bir tarafı kalmayacak ve politik bir tutum sayılabilecekti.

Ancak maalesef bireysel çabalarımla aldığım birkaç duyumun dışında toplantıda sorunun çözümü için varılan ortak kanaati öğrenemedik.

Biz, Lider Bursa olarak Vali Bey’in konuyla ilgili attığı her tiviti haber yaptık. Ancak o paylaşımlar da kamuoyuna somut bir çözüm vaat etmiyordu.

Kamunun iletişim eksikliğinin bu krizde rolünün büyük olduğunu kabul etmeliyiz.

Yani kamuda görevli kişilerin alanlarıyla ilgili kamuoyunu bilgilendirme yetkisinden mahrum olmasının mantıklı gerekçesi ne olabilir?

***

Öte yandan bu eylemin politik bir amaç taşıdığı da söylenebilir. Zira her iki ilçedeki üretici sayısını düşünüp eyleme katılanların sayısıyla kıyasladığınızda bir çıkarıma varabilirsiniz. Yani oradaki kalabalık tüm üreticileri temsil etmiyor.

Ayrıca ‘Hükümet İstifa’ diyen üreticiler, ‘karpuzu alıp bedavaya dağıtan Büyükşehir domatesi de alsın’ demiyordu. Üretici, neden karpuzu iyi fiyata alıp bedava dağıtan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e çağrı yapmadı?

Ziraat odaları başkanlarının kendi beyanları var. Taahhütlü olarak üretim yapan iyi kazanan üreticiler var.

İster taahhütlü ister taahhütsüz üretici kazanamıyorsa sorun var demektir. Üstelik ürün fiyatları vatandaşın cebini yakarken üretici nasıl kazanamaz.

Yani vatandaş manavdan domates, marketten salça alırken düşünüyor ama domates üreticisi isyan ediyor. Bu işte bir gariplik yok mu?

Dünkü yazıda da söyledim ya Bursa’da üretim adına her şey var politika yok. Ülke genelinde üreticinin birbirinin ne ürettiğinden haberi yok.

Tarımda üretim planı değil adeta üretim kumarı var. Bu yıl pancar para etti hurra hepimiz pancar ekelim…

***

AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen, üretici eyleminin kamuoyuna yansıdığı dakikalarda İHA’ya konuştu.Vekil Özen, Tarım Kredi Kooperatifi’nin ilk etapta 25 bin ton ürün alacağını duyurdu.

AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan da aynı duyuruyu tivitle yapmıştı. Fakat iş işten geçmişti. ‘Hükümet istifa’ sloganı çoktan ağızdan çıkmıştı.

Şu soruyla bitirelim: Tüm bu hikâyede Bursa’da böyle bir slogan atılmasının siyaseten sorumlusu kimdir? Vali mi? AK Parti İl mi? Milletvekilleri mi? Üreticiyi siyasi şova alet edenler mi?

Ülkesi için çalışanlara ve üretenlere saygıyla…