Geçtiğimiz günlerde bir vesile ile gittiğimiz eşimin memleketinde dedesinin mezarını ziyaret ettik. Geçmişlerimizi, üzerimizde emeği olan insanlardan fırsat bulduklarımızı da ziyaret ettik. Özellikle dedemizin mezarının toprağını temizlerken mezara ters ayna gömmüş olduklarını fark ettik. Bu sebeple sevgili okurlar bu hafta sizlere mezara ters ayna bırakma geleneğinden bahsetmek istiyorum. 
***
Neredeyse insanlık tarihi kadar eski bir geçmişe sahip olan ayna, çağlar boyunca hem kullanım olarak, hem de sahip olduğu simgesel anlamlar ile insan hayatında önemli bir öğe olarak kendine yer edinmiştir. Ayna, yalnızca görüntü yansıtan bir nesne olarak değil, dinî ayin ve ölüm sonrası ritüellerde de kullanılmıştır. Bu nedenle ayna, insanoğlu tarafından en fazla simgeleştirilen nesne olmuştur.  
***
Köklü bir tarihe sahip olan Türklerde ayna kullanımı oldukça eskiye dayanmaktadır.  Eski Türk düşünce sistemine göre aynanın farklı âlemlere, boyutlara açılan bir kapı olduğu düşünülür. Bu konuda en fazla ve yoğun bilgiyi şaman geleneklerinden öğreniyoruz. Konuya açıklık getirmek gerekirse şamanlar dinî ritüeller esnasında, başka âlemlere geçiş yaparken aynayı kullanırlar. 
***
Şamanizm’de diğer dünya bu dünyanın ters çevrilmiş hali olarak algılandığı için şaman, aynaya bakarak diğer dünyayı gözlemleyebilir. Konuya biraz daha açıklık getirmek gerekirse; ayna, şamanın başka dünyaları görmesini, ayrıca ruhların yerlerini belirlemesini sağlar. Özetle şaman aynaya bakınca ölmüş kişinin ruhunu görür. Bu dünyanın yansıması, yani ters çevrilmiş biçimi, öbür dünya olarak algılandığından, şaman aynaya bakarak öbür dünyayı seyreder. 
***
Bu nedenle evlerde kullanılan aynalara sık sık bakmak, başka âlemlere geçiş sağlanır korkusu ile iyi sayılmaz ve aynanın cam yüzeyindeki bu geçişlerin önüne geçebilmek için de ayna ters çevrilerek bırakılır ve arkalarındaki süslü kısım öne gelecek şekilde konur. Anadolu’da çocukların geceleri aynaya bakmamasının söylenmesi de bu inançtan kaynaklanır. 
***
Ayrıca, genellikle karanlık dünyanın bilinmeyen güçleriyle bağlantısı olduğu varsayıldığı için bir evde aynanın kırılması hayra yorulmamış ve aynanın kırıldığı evden birinin başına kötü bir şey geleceğine dair bir inanış oluşmuştur. 
***
Bunun yanında 20. yüzyılın ortalarına kadar cenaze törenlerinde mezarın üzerine ters ayna koyma geleneği devam etmiştir. Bu geleneğinin temelinde kanaatimce aynanın bu dünya ile öbür dünya arasındaki sınırı sembolize etmesinden kaynaklı olarak ölen kişinin ruhunun diğer dünyada huzur bulması amaçlanmıştır.
***
İnsan için bilinmeyen dünyaya açılan bir kapı niteliği taşıyan ayna için başka birçok şey daha söylenebilir. Ancak benden bu haftalık bu kadar…
Yazıma son verirken, Türk töresi gereğince ata ruhlarına ve onların mezarlarına karşı saygılı olmak, geride kalanlar için manevi borç sayıldığından dolayı geçmişlerinizin mezarlarını zaman zaman ziyaret etmeyi unutmamanızı hatırlatmak isterim. 
***
SON SÖZ
Kadim geleneklerimizden biri olan Atalar kültü gereğince mezarı ziyaret edilip ruhu memnun kalan mevtanın mezarı ışıkla, nurla dolar.  Ata ruhlarını memnun eden evlat yaşamı boyunca mutlu olur.