Bebe ve çocuk hazır giyim sektöründe 1-2 yıldır işler iyi gitmiyor…

Dış satımda 2022 yılı, 2021’e göre düşüşle geçti. Bu yılın ilk 6 ayındaki tablo ise geçen yılın aynı dönemini aratır durumda…

Küresel pandeminin etkili olduğu 2020 yılında işlerin daha iyi olduğunu söyleyen sektör temsilcileri, bu yıl dış pazarda rekabetçilik gücünün zayıfladığını bildiriyor. Bu tablo, ihracat verilerine de yansıyor.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre ‘bebe giyim ve eşyası’ dış satımı, bu yılın ilk yarısında 2022’nin aynı dönemine kıyasla yüzde 20 oranında düşüşle 150 milyon dolar seviyesine geriledi. Haliyle bu düşüşten sektörün üretim üssü Bursa da doğrudan etkilendi.

Tüm sektörün ‘Vişne Caddesi’ olarak tanıdığı Bursalı bebe ve çocuk hazır giyim üreticileri, son yıllarda düzenlenen Junioshow fuarı ile ses getiriyordu.

Yılda iki kez ocak ve temmuz aylarında düzenlenen fuarlarda hem yeni kreasyonlar tanıtılıyor hem de uluslararası alım heyetleri ağırlanıyordu.

Sonbahar/kış sezonu ürünlerinin sergilendiği Junioshow, dün kapılarını açtı.

Açılışa Bursa Valisi Yakup Canbolat, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, BTSO Başkanı İbrahim Burkay, BEKSİAD Başkanı Ömer Yıldız, Bursa Milletvekilleri Mustafa Yavuz, Emine Yavuz Gözgeç, Selçuk Türkoğlu, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz sektör temsilcileri ve davetliler katıldı.

Bursa Uluslararası Fuar Merkezi’nde bu yıl ikincisi düzenlenen fuarda 2 salonda yaklaşık 100 firma yer aldı.

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Başkanı İbrahim Burkay, fuara 500 kişilik yabancı alım heyeti organizasyonu yapıldığını ve 3 günlük fuar boyunca yaklaşık 2 bin yabancı ziyaretçinin katılacağını öngördü.

BTSO’nun Küresel Fuar Acentesi (KFA) şirketince organize edilen fuarın ilk gününde, ocak ayındakine nazaran sakin bir hava hâkimdi.

Fuarla moral arayan sektör temsilcileri ile birebir yaptığımız görüşmelerde birçok sorun dile getirilirken ‘iş olsa onlar da aşılır’ deniliyor.

İşçilik dâhil tüm maliyetlerdeki artış, vergi oranlarının yükseltilmesi, nakliye fiyatlarındaki tırmanış sektörün uluslararası rekabetçiliğini olumsuz etkiliyor.

Çin ile rekabet halindeki sektör, ülkemize komşu yakın pazarlarda dahi çekik gözlülerle fiyatta rekabet edemiyor.

Bursa’da Suriyeli iş gücünün en yoğun istihdamı gözlenen sektör, yalnızca Çin ile değil bugün iç savaştan çıkmış Suriye ile rekabette de zorlanıyor.

Nereden nereye!

Sene 2015 yılıydı…

Eleman bulmakta zorlanan Vişne Caddesi, ceza korkusundan Suriyeli çalıştırmaktan imtina ediyordu. Dönemin valisi Münir Karaloğlu, bir toplantıda Vişne Caddesi temsilcilerine ‘siz çalıştırın, gerisini karıştırmayın’ diyordu.

O günlerde Türk’e kıyasla daha düşük ücretle çalışmaya başlayan Suriyeliler, bugün Türklerden yüksek ücret kazanıyor. Üstelik bazıları, uzun süredir kendi firmasını işletiyor…

Vişne’de kimi iş insanı, Suriyelilerin sektöre dinamizm kattığını söylüyor kimileri ise tam tersini…

‘Onlar olmasa çalıştıracak eleman bulamıyorduk’ diyenler de var… ‘Suriyelilerin çalışma disiplini yok’ diyenler de…

‘Yeni pazarlara onlarla açıldık’ diyenler de var… ‘Avrasya Pazarı’nda bize rakip oldular’ diyenler de…

İşin aslı rekabet zor iş… Kendi ülkende bir yana uluslararası arenada rekabet güç ister.  Bu gücü sağlamanın türlü yolları var. Ama ne yazık ki bizde geleneksel çizginin dışına çıkanların sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor.

Dünyaca ünlü markalara fason üretim yapar ama dünyaca ünlü bir marka çıkaramaz haldeyiz. E-ticaret, e-ihracat bir kent seyirlik tiyatrosu… Öyle ki konuşan, yapandan çok…

İşte bu sektörde de Ur-GE’lerimiz var… Çok da faydalı… Ama sonuç? Sınırımızın içinde dışında Çin ile rekabet edemiyoruz…

Bizim bu tabloda rekabeti, ucuz işçilikle sağlama fikrinden sıyrılmamız ve katma değerde aramamız şart...

Saygılarımla…