Hayret ediyorum. Hatta şaşırıyorum. Üzülüyorum. "Olmaması lazım" diye düşünüyorum.

Ama oluyor.
Ama yaşanıyor.
Görüyoruz hepimiz.
Ramazan ayı boyunca orucumuzu tuttuk.
Huzurla ibadetlerimizi yaptık.
Müslüman bir toplumda yaşıyoruz.
Ülkemizin yüzde yüze yakını Müslüman.
Böyle olmasını rağmen son yıllarda özellikle gençlerin çok saygısızca ve edepsizce sokaklarda, kafe denen yerlerde, okul ve üniversite bahçelerinde, kantinlerinde fütursuzca sigara içtiklerini yemek yediklerini, abur cubur atıştırdıklarına şahit oluyoruz.
Adeta bir Hıristiyan ülkesindeymişiz gibi.
Yirmi, otuz yıl hatta kırk yıl önce böyle görüntüleri göremezdik.
Herkes haddini bilirdi.
Herkesin birbirine saygısı vardı.
Elbette ki özgürlük var.
Elbette ki isteyen oruç tutar isteyen tutmaz.
Ama kızı oğlanı uluorta yerlerde, halka açık yerlerde oruçlu insanları hesaba katmadan, ciddiye almadan oruç yiyorlar.
Ve adeta:
"Senden bana ne, benden sana ne" dercesine büyük bir edepsizce, Ramazan ayının ulviyetine yakışmayacak şekilde... 
Hiç Ramazan ayı değilmiş gibi....
"On bir ayın sultanı Ramazan ayı" değilmiş gibi.... 
Bu ayın kutsiyetini bilmiyormuş gibi halka açık her yerde oruç yemek tam anlamıyla oruç tutanlarla, oruç ile ve Ramazan ayı ile alay etmekten başka bir şey değildir.
Biz böyle değildik.
Nasıl bu hâle geldik?
Nasıl yozlaştık?
Nasıl o büyük Türk milleti olarak özümüzü kaybettik.
Bu ne hal?
Bu ne gidişat?
Bu halimiz geleceğimiz için çok ama çok tehlikeli çünkü varlığımızı güçlendiren ve bizi biz yapan değerlerimizden koparıldık.
Kopmuşuz.
Çok üzgünüm. 
Geleceğimizi kaybetmişiz de haberimiz yok.
Elem dolu bir yürekle bayramınızı kutluyorum.
Ramazan Bayramınız mübarek olsun.