Mezar taşlarındaki sembolik motifler salt bir süsleme unsuru olmanın ötesinde, kökleri tarih öncesine giden kültürel, sosyal, dini, felsefi ve mitolojik boyutlarıyla bir toplumun yaşantısını belgeler niteliktedir. İnsanoğlu en eski zamanlardan beri doğa ve doğadaki tüm canlılarla ilişkili bir yaşam sürdürmektedir. 
***
Yaşadığı bu alanı algılama, onunla ilgili bir kanaate varma ve bu kanaatten yola çıkarak onu yönetme arayışında bulunan insan, kendi iradesi ve gücü dışında cereyan eden doğa olaylarını kimi zaman korku, kimi zaman da saygıyla kabullenmiş olup, tarihin farklı süreçlerinde bu olaylara ister kozmolojik isterse de mitolojik anlamlar atfederek kendi inanç ve kültür motiflerini oluşturmuştur. 
Köklü bir medeniyete sahip olan Türkler de yaşadıkları alanda bulunan herhangi bir bitkiyi veya bir hayvanı yaşanmış bir olaydan yola çıkarak ataları, kurtarıcıları, yol göstericileri olarak kabullenmiş, totem olarak seçmiş ve kendilerinin bu canlıların soyundan geldiklerine inanmışlardır. 


***
Eski Türklerin ölülerine saygıyla bağlılığı ve atalarının öldükten sonra tekrar dirileceğine inanmaları mezar ve mezar taşı geleneğinin doğup gelişmesinde önemli bir etken olmuştur. Mezar taşlarına verilen önem, kaynağını bu inanç ve düşünceden almış, sembolik ve sanatsal açıdan yüksek değer taşıyan taşlar da bu amaçla vücuda getirilmiştir. 
***
Ölenin ardından yapılan törenlerin ve söylenenlerin değil, yazılan ve çizilenlerin kalıcı olacağını düşünen Türkler, sevdikleri için bir mezar taşı dikip, onunla ilgili bilgileri ve düşünceleri taşa işlemişlerdir. Mezar ve mezar taşları sadece mezarda yatan kişiyi değil, zamanı ve zaman içinde onların başlarından geçen olayları, kazandıkları zafer ve tarihlerini, mevkilerini, dertlerini, korkularını, inançlarını, geride bıraktıkları bölge insanının duygu ve düşüncelerini de anlatır.
***
Bu hafta kısaca “Kurt ağızı, Kurt izi, Canavar ayağı” olarak isimlendirilen motiften bahsetmek istiyorum. Öyle ki “Kurt Kapanı motifi ile Kurt Ağızı, Kurt İzi, Canavar Ayağı olarak bilinen bu motife aynı mezar taşında rastlamak heyecan verici oldu benim için. 
***
Yüzyılların kültürel birikiminin bir yansıması olan ve tarihimize ışık tutan mezar taşları üzerinde bu motif, iyimserliğin ve korunmanın simgesi olarak adlandırılır, aynı zamanda ışığı ve güneşi sembolize eder. Altaylardan Akdeniz’e ve Tanrı dağlarının doğusundan İdil (Volga) ile Tuna boylarına varıncaya kadar birbirinden binlerce km. uzaktaki Türk Ülkeleri’nde: kilimlerde, mimari eserlerde, mezar taşlarında, ortak/milli motifler, binlerce yıldan beri kullanılmıştır. 
***
Yalnız ülkeler arasındaki uzaklıklar değil, binlerce yıllık zaman aşımına rağmen, milli gelenek olarak kullanılan motifler, günümüze kadar gelebilmiştir. Her hafta sizlere tanıttığım bu motifleri/sembolleri Antalya’nın mezarlıklarında görmek Türk Kültürü’ndeki köklü milli birliğin varlığını, ayrıca milli geleneklerin devamlılık ve yaygınlığını gösteren keskin delillerdir. 
***
Yeter ki, yetkililer bu eşsiz milli kültür hazinelerimizi titizlikle korumaya yardımcı olsunlar. Böylece atalarımızın kutlu ruhları huzur bulacaktır.