Her yeri tarih kokan güzel şehrimizin hemen hemen her yerinde rastlayabileceğimiz Türk mitolojik sembollerinden olan çift başlı kartal figürü ile yine sizlerleyim. Zaman zaman yanından anlamını bilmediğimiz için umursamazca geçtiğimiz ya da estetik duyumsamalarla hoş bir duvar süslemesi olarak gördüğümüz bu sembollerin her biri Türk mitolojik öğelerindendir.

Dilerseniz kendisini tanıyalım ki bir daha bilinçli gözlerle Antalya’mızdaki bu öz be öz Türk sembollerine karşı daha duyarlı olalım.

***

Eski Türk inanç sistemine göre Tanrıya açılan göğün kapısını bekleyen çift başlı kartal dünyanın en eski ikonografik öğelerinden biridir. Türk medeniyetleri tarafından sevilerek kullanılmış ve pek çok sembolik anlamlar yüklenmiştir. Türk mitolojisinde koruyucu ruh olarak kabul edilirken aynı zamanda gücü, hâkimiyeti, hükümdarlığı, bilgeliği ve şansı temsil etmiştir. Kuşların hakanı olarak da kabul edilen kartal, Türklerin eski inançlarından olan Şamanizm'de oldukça önemli bir yer tutmuş, insanlar ile tanrı arasında elçi olarak görev yaptığı kabul edilmiştir.

***

Kartal dini törenlerde, şamanların (kam) girmiş oldukları hayvan biçimlerinin başında yer almıştır. Çünkü o tüm uçan kuşların başıdır ve gerek uçan gerekse yeryüzünde yaşayan diğer canlılara korku salan, gökyüzünün hâkimi ve sonsuzluğun sembolü olarak kabul görmüştür. Tüm bu özelliklerinden dolayı Türk sanatında çok sık kullanılan motiflerden biri olmuştur. Hun, Göktürk, Uygur, Avar, Karahanlı ve Büyük Selçuklu sanatında nazarlık, tılsım, kudret ve kuvvet sembolü olarak kullanılmıştır. Aynı zamanda Dede Korkut hikâyelerinde iyiliğin, özgürlüğün ve yiğitliğin sembolü olmuştur.

***

Selçuklu hükümdarlarının çadırlarında savaşlardan sonra zafer işareti olarak dikilen, hükümdarlık ve Alplık sembolü olan çift başlı kartal, taş işlemeciliğinden çiniye, halı dokumacılığından metal işlemeciliğine kadar birçok alanda da yerini almıştır. Bununla birlikte zaman zaman karşımıza çıkan bu figürün neden iki başa sahip olduğu konusunda farklı görüşler bulunmaktadır.

***

Türk sanatındaki simetri tutkusunun veya koruyucu ya da egemen olan iki ruhun, iki iktidarın birleşerek iki kez artırılmış gücünü temsil ettiği görüşü başta sanat tarihçileri, arkeolog ve tarihçiler olmak üzere farklı disiplinlere mensup birçok araştırmacı tarafından ifade edilmiştir.

***

Kale ve surlar, çeşitli saray çinileri, cami ve mescitler, türbeler, medreseler, hanlar ve saraylarda uygulamaları mevcuttur. Bu yapılar üzerinde özellikle kudret, kuvvet, hükümdar arması, koruyucu unsur, uğur simgesi, bekçi, talih gibi hem sembolik hem de kozmolojik anlamlarda kullanılmıştır.

***

Türk kültür kodları bakımından zengin olan Antalya’mızda da en eski yerleşim alanlarından olan Haşim İşcan Mahallesinde tarihi bir binanın dış cephe yüzeyine işlenerek süsleme olarak kullanılmıştır. Kanaatimce burada da Türk mitolojisinde koruyucu ruh olarak kabul edildiğinden dolayı gene aynı görev için gururla beklemektedir.

***

Selçuklu hükümdarlarının birçok alanda kullandığı çift başlı kartal figürü, Antalya’daki keşifle büyük merak uyandırdı. Lider Gazete’nin gün yüzüne çıkardığı bu keşif, şehrin tarihi mirasına sahip çıkma adına büyük bir adım olarak kayıtlara geçti. Bu keşfi şehrimizin hafızasına kazandırdığınız için Lider Gazete’yi gönülden kutluyorum!

***

Görüldüğü gibi, Selçuklular surlardan, mezar taşlarına kadar her yapıda özellikle mitolojik varlıkları süsleme öğesi olarak kullanmış, yaratılmış olan âlemi çeşitli simgelerle sadeleştirmiş, soyutlamış, İslâm öncesi kültürü ile İslâm düşünce ve felsefesini bir potada harmanlayarak eşsiz bir ikonografi ortaya çıkarmışlardır. 

***

Günümüze kadar gelebilen mimari yapılarda bulunan bu efsanevi varlıkların; mitolojik, sembolik ve simgesel anlamlarına yönelik kısa kısa bilgileri sizlerle paylaşmaya devam edeceğim. Böylelikle yazımızda bu eşsiz eserlerin korunması konusuna dikkat çekerek, gelecek kuşaklara aktarılmasına bir nebze de olsa katkım olmasını arzu ediyorum.